Lucescu'nun kurduğu Brezilya damarı kesildi

Roma'ya 2-1 yenilerek Şampiyonlar Ligi'nden elenen Ukrayna ekibi Shakhtar Donetsk'in efsanesinden geriye pek yakında bir şey kalmayacak. Lucescu'yla birlikte açılan ve Galatasaraylı Batista'yla başlayan Brezilya damarı kesildi ve akan kan durdurulamıyor.Shakhtar Donetsk'in Ukrayna futboluna çok şey kazandırdı. Ancak Ukrayna, Shakhtar'a borcunu ödemediği gibi belki de kısa süre için de Shakhtar'ın sonunu getirecek. Chelsea, Barcelona'yla 1-1 berabere kalırken o harika gole imzasını atan isim Willian'dı. Çeyrek finale yükselen Juventus'un en çok dikkat çeken futbolcularınından birinin adı Douglas Costa'ydı. Pep Guardiola'nın Manchester City'sinini temel direği ise Fernandinho. Bu üç futbolcunun iki ortak noktası var: Brezilyalı olmaları ve hepsinin Shakhtar Donetsk'ten transfer edilmeleri. Yıllardır süregelen Dinamo Kiev egemenliğine son verip Ukrayna futboluna damgasını vuran Shakhtar Donetsk için futbol otoriteleri 'Avrupa'daki Brezilya takımı' ifadesini kullanıyor. Böyle söylemelerinin nedeni ise Shakhtar'ın birçok Brezilyalı yıldızın Avrupa'daki başlangıç noktası olması. Bir dönem sadece Portekiz takımları Brezilyalı futbolcuların Avrupa'ya açılma noktasıydı. Ancak on senedir Shakhtar da bu pastadan payını alıyor. Peki sırları ne? 2002'de Damian Rodriguez ve Brandao transferleriyle başladı Brezilya seferleri. Ancak asıl hikayenin başlangıcı 2004 yılına işaret ediyor.Türkiye A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörlüğü'nü yapan Mircea Lucescu'nun Shakhtar Donetsk'in başına geçtiği tarihi 2004. Takımın multimilyoner sahibi Rinat Akhmetov, Lucescu'yu getirirken büyük bir kumar oynadığını biliyordu. Onun Shakhtar için düşüncelerine yardım edebileceğine inandığı Lucescu'yla birlikte asıl amacı Dinamo Kiev egemenliğine son vermekti. Bununla da yetinmeyecekti. Shakhtar Donetsk'i etkileyici futbol oynayan bir takım haline getirmek istiyordu. İyi ve göze hoş gelen bir futbol oynamak istiyorsanız takımınızda Brezilyalı futbolcuların bulunması kaçınılmazdı. O da öyle yaptı.Portekizceyi akıcı biçimde konuşabilen Lucescu'yla plan yapıldı, strateji belirlendi. Lucescu döneminin ilk Brezilyalısı Joao Batista oldu. Ancak Batista, Brezilya'dan değil Galatasaray'dan transfer edildi. Bekleneni veremeyince gönderildi. Sonra Matuzalem geldi. O da İtalyan takımı Brescia'dan (Lucescu'nun eski takımı) geldi. Devamında Jadson, Fernandinho ve Elano gibi isimler takıma katıldı. Bu son 3 isim önemliydi çünkü Brezilya milli takımında oynuyorlardı. Shakhtar Donetsk markasının tanınırlığının artmasını sağladılar. Öte yandan birçok genç Brezilyalı oyuncu için Shakhtar Donetsk'i de bir transfer opsiyonu haline getirdiler. Ukrayna ekibi Brezilya'da bir scout sistemi oluşturdu. Sıfırdan yıldız adayları bulmak yerine genelde Brezilya'nın alt milli takımlarında oynayan gençleri takip ettiler. İyi Brezilyalılar geldikçe Shakhtar da Avrupa'nın devleriyle boy ölçebilir hale geldi. Oyuncularını dev rakiplerine kaptırmamak için iyi maaşlar verdiler. Shakhtar Donetsk yavaş yavaş bir Brezilya takımına dönüşmeye başladı. Hepsi kendilerini artık evlerinde gibi hissediyordu ve mutluydular. Mutlu oldukları için de Shakhtar'da birçok Brezilyalı futbolcu uzun süre kalmayı tercih etti. Mesela bugün Manchester City'de oynayan Fernandinho 8 sezon Shakhtar formasını giydi. Jadson 7 sezon oynadı. Shakhtar 2009'da İstanbul'da UEFA Kupası'nı kazandığında kadrosunda Luiz Adriano, William ve Ilsinho gibi Brezilyalı isimler vardı. Hepsi 2007'de transfer edilmişlerdi ve final maçında Werder Bremen'e karşı sahada 5 Breziylalı vardı. Goller Jadson ve Luiz Adriano'dan geldi. İşin ilginci Brezilyalı futbolcular için Shakhtar ilk opsiyon haline gelmeye başlamıştı. Willian, PSG'yi reddetmiş Shakhtar'ı tercih etmişti. Yeni Ronaldinho denilen Douglas Costa, Manchester United'a hayır demiş Ukrayna'nın yolunu tutmuştu.Alex Teixeira'nın Liverpool'a gitmesine kesin gözüyle bakılırken Brezilyalı futbolcu imzayı Shakhtar'a atmıştı. Sonra Shakhtar Brezilyalı yıldızların sataraka para kazanma yoluna gitti. Fernandinho'yu 40 milyon euro'ya, Teixeira'yı 50 milyon euro'ya Willian'ı 35 milyon euro'ya, Douglas Costa'ıy 30 milyon euro'ya sattı. Ukrayna ekibi kâr etti. Ancak bu oyuncuları satmak hiçbir zaman Shakhtar'ın birinci önceliği olmadı. Kulübün sahibi Akhmetov bölgenin gurur duyulan takımının sahibi olmak istiyordu. Brezilyalılar bunun sadece bir parçasıydı. Harika bir stat olan Donbass Arena, pazarlama yöntemleri vs. ile Donetsk şehrini bir marka haline getirmişti. Her şey harika gidiyordu ve sonra savaş başladı. Ukrayna'da yaşanan politik problemler, iç savaş Shakhtar'ı Donetsk'ten ayrılmaya Kiev'e taşınmaya zorladı. Kulübün başkanı Rinat Akhmetov'un evinin önünde toplanan Ayrılıkçılar takımı tehdit ediyordu. Mecburen Kiev'e gidildi. Ancak Kiev Brezilyalılar için pek de çekici bir şehir değildi. Temmuz 2014'te Alex Teixera ve Douglas Costa kulüpten kaçmaya çalıştı. İç savaşın da etkisiyle yeni Brezilyalı oyuncular Shakhtar'a gelmemeye başladı. Bu dönemde bir tek Coritiba'dan sağ bek Dodo, Ukrayna'ya geldi. Lucescu, 2016 yılında takımdan ayrılınca işler daha zorlaştı. Brezilyalılar için Portekizli teknik direktör Paulo Fonseca'yla anlaşıldı. Böylece en azından Fred, Marlos, Taison, Bernard, Ismaily, Dentinho ve Alan Patrick gibi oyuncuların takımda tutulması sağlandı. Bu isimlerin de bir kısmının bu sezon takımdan ayrılmasına kesin gözüyle bakılıyor. Fred, Taison, Marlos, Bernard, Ismaily gibi isimler büyük ihtimalle Avrupa'nın dev kulüplerine gidecek. 2002'den bu yana 29 Brezilyalı futbolcuyu sahneye çıkaran Shakhtar için Dodo transfer edilen son Brezilyalı olarak kalacak. Teknik Direktör Fonseca'nın da sözleşmesi sona erdi ve Everton'a gitmesi bekleniyor. Hep beraber bir imparatorluğun yıkılışına şahit oluyoruz. Shakhtar Donetsk'i kurtarabilecek tek şey Roma'yı geçmekti ancak o da gerçekleşmedi.