"Anelka" olayı büyüyor

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, eski futbolcuları Nicolas Anelka'nın kulüpten ayrılışıyla ilgili eski yönetici Hakan Bilal Kutlualp'ın iddialarına yanıt verdi. Kutlualp'in yanıtı gecikmedi: "Maalesef Fenerbahçe Kulübü'nün başında doğru konuşmayan, gerçekleri işine geldiği saptıran bir başkanımız bulunmaktadır" dedi.

Yıldırım, kulübün internet sitesinde yaptığı açıklamada, Kutlualp'in medyada yer alabilmek, kendisini TV ekranlarında, gazete sayfalarında görmek ve gösterebilmek adına daha önce de pek çok kez tekrarladığı gibi, son dönemde de yine asılsız iddialarla ortaya çıktığını ileri sürerek, "Fenerbahçe Kulübü, Kutlualp ile yollarını, kulübümüzün marka değerine hizmetten ziyade kendi imajına yarar sağlamak niyetinde olduğu için ayırmıştır" dedi.

Nicolas Anelka'nın Fenerbahçe'ye transferi ve takımdan ayrılmasıyla ilgili bazı bilgileri kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına paylaşmak istediğini vurgulayan Aziz Yıldırım, şöyle devam etti:

"Hakan Bilal Kutlualp, Anelka'yı kulübümüz adına, kulübümüz tarafından kiralanan uçakla ülkemize getirmiştir. Kulübümüzde herhangi bir oyuncunun ya da herhangi bir teknik adamın transferinin bir yönetici tarafından tek başına yapılması söz konusu olamaz. Transferler, yönetim ve teknik heyetin ortak kararı, çalışmaları ve mevcut bütçe olanakları dahilinde yapılır. Kutlualp, Anelka transferine giderken randevular ve pazarlıklar da dahil olmak üzere her türlü hazırlık önceden yapılmıştı. Kutlualp, Anelka'yı sadece almaya gitmişti.

Kutlualp'in her fırsatta basında 'Anelka'yı ben transfer ettim' aldatmacasını devam ettirmeye çalışması, yine sadece kendi imajına hizmet etmek niyetinden
öteye gitmemektedir.

Kutlualp, kendisi ile çalışmak istemememiz üzerine yönetimimizden 17 Ekim 2005 tarihinde istifa etmiştir. Anelka ile yollarımız ise 28 Ağustos 2006'da
ayrılmıştır. Kutlualp, Anelka'nın kulübümüzden ayrılışından bir yıl önce yönetimden istifa ettiği için oyuncunun ayrılış sürecinde bulunmamıştır. Hal böyleyken bu sürece dair televizyonda asılsız iddialarda bulunmasının art niyetten başka bir izahı olamaz. Bu Kutlualp'in bir gün daha TV ekranlarında görünmek ve gazete sayfalarında yer almak adına kurguladığı bir senaryodan ibarettir."

Aziz Yıldırım, o dönemde kendilerine Luis Fabiano'nun teklif edildiğini, ancak kadrolarında Anelka olduğu için bu oyuncuyla ilgilenmediklerini anlatarak,
şunları kaydetti:

"Dolayısıyla Kutlualp'in iddia ettiği gibi Anelka'nın satılması ile ilgili yönetimimizin herhangi bir kararı kesinlikle söz konusu değildir. Tam tersine yönetimimizin Anelka'nın kalması konusunda kesin ve net bir tavrı söz konusuydu. İngiliz takımlarından Bolton, Anelka'nın takımımızla yaz dönemi hazırlık kampında olduğu süre içerisinde, futbolcumuza talip olduğunu kulübümüze defalarca resmi yollarla iletmiş olmasına karşın, futbolcumuzu satmak istemememiz sebebiyle ilgili takımın yetkilileri ile o tarihe dek herhangi bir görüşme yapılmamıştır. Hazırlık kampı sonrası Anelka'nın Premier Lig'de oynama arzusu ve ısrarı nedeniyle kendisinin kulübümüze daha fazla yarar sağlamayacağına karar verilmiş, o zamanki teknik direktörümüz Zico'nun da onayıyla oyuncunun Bolton'a gitmesine izin verilmiştir."

Hakan Bilal Kutlualp'ten anında yanıt geldi

Fenerbahçe Kulübü'nün eski yöneticisi Hakan Bilal Kutlualp, sarı-lacivertlilerin eski oyuncusu Anelka'nın Fenerbahçe'den ayrılması sırasında yaşanan gelişmelerle ilgili açıklamalarına yanıt veren kulüp başkanı Aziz Yıldırım'ın doğruları söylemediğini savundu.

Kutlualp, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Aziz Yıldırım'ın öncelikle, Anelka ile birbirlerinin üzerine yürüyüp, tartaklamalara varacak kadar yaşanan skandaldan bahsetmesini isteyerek, "Bunun canlı şahitleri var. Bir tanesi eski idari menajer Volkan Ballı'dır. Fakat hiçbir zaman için Fenerbahçe taraftarına doğru konuşmadığı için, bunu da inkar edeceğinden eminim. Maalesef Fenerbahçe Kulübü'nün başında doğru konuşmayan, gerçekleri işine geldiği gibi saptıran bir başkanımız bulunmaktadır" dedi.

Hakan Bilal Kutlualp, Anelka'nın transferinde yaşananları ise şöyle anlattı:

"Tabii ki bir kulübün oyuncu transferlerini yönetim kurulu birlikte yapar. Ben Anelka'nın transferi için defalarca yurt dışına gittim ve yaptığım pazarlıkların notları bile hala bugün elimde bulunmaktadır. Yurt dışından Aziz Yıldırım'ı aradığım dönemlerde, yanındaki yönetici arkadaşları dahil, telefonda bana desteklerini belirtmişlerdi ve oyuncuyu Türkiye'ye getirdiğimin sabahı Aziz Yıldırım beni telefonla arayarak, 'Hakan çok büyük iş başardın' dediğinde, 'Estağfurullah başkanım, sayenizde' dediğim zaman 'Kolay iş değil, bu kadar mütevazı olma, herkes yapamaz' dedi bana. Ama bakıyorum ki bugün yalan konuşuyor. Gerçekleri saptırmak için de insanları televizyon kameralarına çıkma arzusuyla veya Fenerbahçe'nin başına kendi şahsi menfaatleri için gelmek istemeleriyle suçluyor.

Şunu kamuoyu iyi bilsin ki, biz Fenerbahçe'nin başına gelirsek, hiçbir ihaleyi Fenerbahçe yüzünden almayacağımız gibi, Fenerbahçe'ye kendi yaptığımız villaları satmayacağız. Hiçbir yanlış ve illegal işimize de Fenerbahçe'yi kalkan yapmayacağız, bazılarının yaptığı gibi. Marka değerinden bahsedenler, kulübü Deloitte tarafından denetlenmiş süsü verip Fenerbahçe'nin 14 bin 300 kongre üyesini ve taraftarı aldatarak, Fenerbahçe marka değerine en büyük zararı verdiklerinin farkında değiller mi?"