Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, kadro dışı kalan futbolcular ve gündeme ilişkin çok çarpıcı açıklamalarda bulundu.FB TV'ye konuşan Ali Koç, kadro dışı kalan Volkan Demirel, Aatıf ve Dirar hakkında çarpıcı açıklamalar yaparken görevine son verilen 3 yardımcı antrenör hakkında ses getiren ifadeler kullandı. 4 ay önce göreve geldik, hangi şartlarda geldiğimizi unutmayalım. Kabul edemediğim iki performans olmuştur. Biri Zagreb, diğeri de Rize'deki performanslar. Bunlar dışında takım üzerine koyarak ilerliyor. Giuliano ve Josef, hocamızın satılmasını istemediği oyunculardı ama aldığımız teklifleri kabul etmemek sorumsuzluk olurdu. 25 milyonluk satış yapıp 11-12 milyona hem yeni takım kurup hem de yaş ortalamasını düşürmek kolay değil. Sivasspor maçına yeni sponsorla çıkacağız. Kaynaklar yaratmamıza rağmen hala Mart ayından sonra nasıl döneceğini göremiyoruz. Biz günü kurtarmak için gelmedik. Ersun Yanal hoca bizim planlarımızda yok. Dün olmadı, bugün de yok, yarın da olmayacak. Sizden de ricam bu sezon bu sevdaya son verin. Bu durumun bize bir faydası yok. Ne değişim yapmak istesek bir dirençle karşılaştık. Samandıra'da futbolcu ve personele de yansıdı. Erwin Koeman'ın göreve gelişi sonrası Turgay Altay'ın görevlerinin bir kısmı aktarılıyor. Bunun ardından yardımcı antrenörlerin teknik ekibe yardımı düşüyor. İsteksizlik oluyor ve kötü sonuçlar başlıyor. Sorumluluktan kaçmaya, umursamaz tavırlar göstermeye başlıyorlar. Bu gidişatı nasıl çözeceğiz, nasıl daha iyi oluruz diye konuşulurken antrenörlerden Turgay Altay, 'Bana ne? Benim sorunum mu, Fenerliler düşünsün diye tesis içinde birkaç kez konuşuyor. Oyuncular maçlardan sonra yorgun olduklarını bu kişilere bildiriyorlar ve daha sonra bunun teknik direktöre iletilmediği ortaya çıkıyor. Araştırmalar sonra dayanıklılık testlerinin yanlış yapıldığı ortaya çıkıyor. Bunların ciddi sakatlıklar yaratabileceği orta çıkıyor. Bu arkadaşın bilgisayarında sezon açılışından itibaren idmanlarla ilgili tüm görüntüler, maç istatistikleri gibi çok önemli bilgiler dışarıya sızdırılmış. Samandıra'daki sistemde bütün veri toplanıyor, ilgili kişi oradan tüm bilgileri alıyor. İronik durum şu, geçen senenin tüm verileri silinmiş. Niye silindi dediğimiz zaman yeterli hafıza yoktu deniyor. Beşiktaş maçından önce takımın motivasyonunu düşürmek için ciddi çaba sarf ediliyor. Hatta bu maç içine kadar taşınıyor. Salona bir halı seriliyor. Bu halının ne olduğu sorulunca bir arkadaş 'Bugün hoca yenilecek ve cenazesini halıya saracağız' cevabı veriyor. Spartak Trnava maçı öncesi yemek masasında taraf seçin gibi konuşmalar oluyor. Maç öncesi oyunculara da 'Hocanın gidiş tarihi belli, ne zaman ayrılacağı söylendi' diyor. Daha sonra stada geldiklerinde halı bu kez serili duruyor. Aatıf ve Dirar disiplinsizlik, ciddiyetsizlik, vurdumduymaz tavırlar, ekip ruhundan uzak görüntü ve sportif açıdan yetersizlik olduğu için kadro dışı bırakılmıştır. Gözlemlediğim kadarıyla en mutsuz olduğumuz günlerimizde bile bu iki oyuncu şen şakrak, gamsız mı dersin, umursamaz mı dersin, ne dersen artık. Beklediğim, talep ettiğim ruhu yansıtmayan davranış içindeler. Dirar kadroya giremeyince Aatıf huzursuz olmaya başladı. Aatıf, Dirar'ın oynaması için açık açık lobi yaptı. Hocasına söyledi, arkadaşlarına söyledi, söylettirdi. Olabilir. Ancak bu olmadığı zaman işini en iyi şekilde yapman lazım. Müjdat Hoca açık sözlü bir insandır. Seçim sürecinde Aziz Yıldırım'ın tarafında yer aldı. Bir avukat görevlimize saldırma noktasına geliyor. Ertesi gün Dereağzı'nda çok ağır ifadeler kullanarak hem bana, hem de bana oy vermiş kongre üyelerine hakaret ve küfürler ediyor. O anda yollarımızı ayırdık. Scouting performansına baktığımızda da herhalde yollarımızı ayıracaktık. Ben Müjdat Hoca'ya saygı duymasam hemen üyeliğini iptal ederdim ama işi kişiselleştirmedim. Somut olarak 2 olay yaşadık, bunlar da bardağı taşıran damlalar oldu. Dergi yazısının çıkacağı gün, Samandıra'dan haber geldi. Volkan Demirel teknik direktör yardımcısının üstüne yürümüş. 'Ben biriyle kavga edeceğim' demiş. Volkan o gün tabiri caizse bir volkan patlaması yaşıyor. Samandıra'ya gittik ne oluyor diye. Erwin Koeman'a 'Sen niye ters bakıyorsun?' demiş. Sonra el sıkışmışlar. 2 gün düşündüm, bu kararı verdim. Riskli bir karardı. O günkü davranışları, bu durumu belirledi. Bugünden sonraki davranışları ise yarın ne olacağını belirleyecek. Volkan sözleşmeli oyuncumuzdur. Benim arzum, bundan sonra doğru hareketleri yapmasıdır. Döner mi, nasıl döner, ne zaman döner ya da hiç dönmez, onun bileceği iş. Oturup onun da etraflıca düşünmesi lazım. Vefa konusuna çok önem veririm. Alex'in jübilesi niye yapılmadı diye çok gündeme geldi. Bu jübile konusunu tekrar başlatmayı çok istiyorum. İlk başlatmak istediğim isim de Volkan Demirel'dir. Kaleciliği bıraktıktan sonra eğitimin en iyisini görüp Fenerbahçe'ye yıllarca antrenör olarak hizmet etmesini çok isterim. Ona karşı kişisel bir durumum yok ama benim için her şeyden önce Fenerbahçe gelir. Şu aşamada hoca değişikliğine gitmenin erken olduğunu düşünüyoruz. Hocamız çok çalışıyor, ağır mesai harcıyor. Zaman zaman tercihlerini sorgulamıyor muyuz? Sorguluyoruz ama içinde bulunduğumuz durumu sadece hocaya bağlamak ciddi anlamda yanlış olur. O yüzden tercihimizi Cocu yönünde kullanıyoruz. Blanc'mış, Ersun Yanal'mış, Tayfun Korkut'muş... Hiçbiriyle konuşmadık. Wenger konusu çok komik. Bodrum'a bir yarış izlemek için geldi, görüştük. Ertesi gün o haberler çıktı.