"Hashtag ve tweet çok, bazen sonuç yok"

Atılan bir tweet ya da basılan beğen butonu... Artık bir amacı desteklediğimizi göstermek bu kadar kolay. Peki bu kısa ve kolay eylem gerçekten bir işe yarıyor mu? Yani sosyal medya gerçekten de sosyal bir değişime neden olabilir mi? Çok da kolay görünmüyor...

Haberin Devamı

Yeni mecra sosyal medya... Yeni furya da hashtag. Düşünceler 140 karaktere, imza kampanyaları da bir etikete sığdırılıyor. Siyasi bir dava da orada yankı buluyor, sosyal sorumluluk projesi de. Herkes oturduğu yerden tek tıkla orada.

Bugünün trendi bu olunca sosyal medya aktivizmine bir isim türetmek gerekti. Önce kliktivizm geldi, şimdi de hashtag aktivizmi.

Nijerya'da Boko Haram 276 kız öğrenciyi kaçırdı. Sosyal medyada hemen kampanya başladı. Nijeryalı bir avukat "biring our girls back" etiketiyle başı çekti, dünya da onu takip etti.

Gazeteciler, ünlü isimler hatta Amerikan first lady'si Michelle Obama bile kampanyaya katıldı. Onca tweet atıldı, ama 276 öğrenci hala Boko Haram'ın elinde.

El Cezire muhabirlerinin Mısır'da tutuklanmasının ardından başlayan "El Cezire çalışanlarını serbest bırakın" hashtagi... Bugüne kadar bu etiketle de binlerce tweet atıldı. Ancak gazeteciler de bir çok kez duruşmaya çıkmalarına rağmen hala özgür değil.

Bu örnekler hashtag aktivizmi ne kadar etkili sorusunu gündeme taşıdı. Ses duyuldu duyulmasına, ama kim duydu ve ne sonucu oldu. Tartışılmaya başlandı.

Dijital ortamdan 2 milyon tweet yerine 2 milyon kişi sokakta mı olsa görüşü paylaşıldı. O tartışmayı en iyi anlatan da yine mizahın gücü oldu.

Eric Allie imzalı bir karikatür... Yolda bıçak çekilen bir kadın "yardım edin" diye bağırıyor. Apartmanın camından bakanlarda hashtag çok ama eylem yok.