Haritada bakınca İstanbul'dan şıp diye gideriz diye düşünmeyin Bozcaada'ya. Uzun bir karayolu, ardından iki feribot yolculuğunu göze alacaksınız. Arabanızı Geyikli'de otoparka bırakıp, feribotla adaya ulaşmanız en ideali... Bozcada merkezde iki mahalle var; gemiden çıktığın ana yolun üstü Rum mahallesi, aşağısı Türk mahallesi. Her birinin kendine özgü bir mimarisi var ve hemen fark ediliyor. Her yeri yürüyerek keşfetmek şart. Rum evleri, Rum kapıları önünde fotoğraf çektirmek, sokaklar arasında kaybolmak adetten. Adının tarihi hakkında bilgi sahibi olmak, eski fotoğraflar arasında kaybolmak istiyorsanız, merkezdeki Bozcaada Müzesi'ni gezmenizi öneririm.
BOZCAADA GÜN BATIMININ EN İYİ ADRESİ
Bozacada'nın üzüm bağları meşhur. Bağ evleri, üzümlerinin tadına doyulmuyor, özellikle Çavuş üzümüne... Türkiye'nin en güzel gün batımı keyfi kesinlikle Bozacada'da yaşanıyor. Gün batımı manzarası için adanın en batısına gitmeniz gerekiyor. Polente denen noktada, akşam saatleri olduğunda yer bulmak neredeyse imkansız. Sandalyesini kapan, içeceklerini alan manzarayı izlemeye geliyor. Ben gittiğimde iki evlenme teklifine şahit oldum, o kadar romantik anlayacağınız... Adanın son dönemdeki en güzel alışkanlıklarından biri ATV. Adaya araba getirmenin gereksiz olduğuna uyanan herkes, birer ATV kiralayıp adayı turluyor.