hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Şimdi ‘bağ’lanmanın tam zamanı

    Şimdi ‘bağ’lanmanın tam zamanı
    expand
    KAYNAKHürriyet

    Sonbaharla birlikte ülkemizin güzel bağlarını görmek için yollara düşmenin de zamanı geldi. Türkiye’nin bağ rotasına Çanakkale’den başlayıp oradan da Bozcaada, Urla ve Kapadokya’ya doğru ilerleyelim. Üzümler güzelliğini sergilerken yazdan kalma günlerin tadını çıkaralım. Ebru Erke yazdı...

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Türkçeye önoturizm olarak çevrilen bağbozumu turizminin en hareketli dönemine giriyoruz. Seyahate çıkmayı planlayanlar için en iyi bağlarımız ve lezzet duraklarından önerilerle bir rehber hazırladık.

    Günübirlik gidilebilir

    Trakya Bağ Rotası

    Çanakkale’den başlayıp Gelibolu Yarımadası’nı kapsayan, oradan Şarköy, Tekirdağ ve son olarak Kırklareli’ne uzanan yol Türkiye’nin en uzun bağ rotası. İstanbul’a yakın olması sayesinde rotanın bir kısmı günübirlik bile gezilebilir. Konaklamalı seyahat tercih ederseniz Porta Caeli ve Arcadia konforuyla olduğu kadar, lokal malzemelerle hazırladıkları yemeklerle de öne çıkan yerler. Bengodi Boutique Hotel ise yeni bir alternatif. Murat Yankı danışmanlığında hayata geçirdikleri şarap müzesi sizi geçmişten günümüze güzel bir yolculuğa çıkarıyor. Eceabat’taki Suvla ise hem tadım yapabileceğiniz hem de restoranı Kilye’de lezzetli yemekler yiyebileceğiniz bir alternatif. Şarköy’deki Chateau Kalpak Bağları’nda düzenlenen sanat etkinliklerine denk gelirseniz renkli görüntülerle karşılaşabilirsiniz.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

     ◊ Tekirdağ Bağları: Chateau Nuzun, Barel, Umurbey, Barbare
    ◊ Şarköy Bağları: Melen, Gülor, Chateau Kalpak
    ◊ Kırklareli Bağları: Dessera, Arcadia, Chamlija, Saranta
    ◊ Gelibolu Bağları: Gali, Suvla, Porta Caeli, Bengodi

    Bozcaada Bağ Rotası

    Bağcılık geleneğinin asırlar öncesine dayandığını bilmek adada içtiğiniz her yudumda sizi o üzümün ve bağların arkasındaki hikâyeleri de düşünmeye itiyor. Karalahna ve kuntra siyah üzümleriyle vasilaki (diğer adıyla altıntaş) beyaz üzümü adanın endemik türleri. Dolayısıyla içecek tercihinizi bu üzümlerden yana kullanmanızı tavsiye ederim. Hele de yolunuz akşamüstü saatlerinde adanın batı ucundaki Polente Feneri’ne düşerse hayatınızın en güzel günbatımlarından birine şahitlik edeceğinize emin olabilirsiniz. Eylül ayında düzenlenen Bağbozumu Festivali bu keyfi yaşamak için iyi bir zaman. Ama adadaki Amadeus, Ataol, Corvus, Çamlıbağ, Gülerada, Talay, Yunatçılar gibi üreticilerde her mevsim gidip tadım yapmak da mümkün.

    Binlerce yıllık kültür

    Urla Bağ Rotası

    Gastronomik devinimleriyle gündemde olan Urla, İzmir Kalkınma Ajansı ve Büyükşehir Belediyesi’nin desteklediği Urla Bağ Yolu projesiyle topraklarındaki binlerce yıllık bağcılık kültürünü ayağa kaldırarak sadece yemekte iddialı olmadığını kanıtlıyor. 2000’li yılların başında kaybolan şarap kültürünü yeniden canlandırmak üzere yola çıkarak kurulan Urla Şarapçılık, bölgedeki değişim ve gelişimin de fitilini ateşlemiş oldu. Sicilya’nın Nero d’Avola’sına denk Urla karasını da tekrar gün yüzüne çıkarmaları lokal çeşitlilik adına da önemli bir kazanç. Urlice Bağları da yine en eskilerden biri. Bağların içindeki Vineyard Cafe’de hem tadım yapabilir hem de bir şeyler atıştırabilirsiniz. Usca , Gödence mevkisi yamaçlarındaki Şatomet, Mozaik ve Çakır’ın yanında Perdix rotanın en yenilerinden. Bağ turunuzun arasında mutlaka devasa botanik bahçesi Uzbaş Arboretum’u ziyaret edin. Ve tabii ki OD Urla, Teruar Urla, Vino Locale gibi alternatiflerle seyahatinizi bir üst boyuta taşıyın.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Antik küplerde üretim

    Kapadokya Bağ Rotası

    Bağbozumu için ziyaret edilebilecek en keyifli duraklardan biri hiç kuşkusuz Kapadokya. Bu mistik coğrafyanın en güzel zamanlarından olan eylül ayında gidip Ürgüp Bağ Bozumu Festivali’ne (8-9 Eylül) katılabilirsiniz. Kavaklıdere bölgenin en büyük, Turasan ve Kocabağ en eski yerel üreticileri. Bölgenin tüflü toprak yapısının çıkardığı yıldız, beyaz Emir üzümü. Gece ve gündüz ısı farkının yüksek olması üzüm şırasındaki o istenen asiditeyi fazlasıyla yaratıyor ve bölgenin ürünlerini de ayrıcalıklı kılıyor. Adı pek duyulmamış olabilir ama Gelvere’yi de es geçmemenizi öneririm. Alman Udo Hirsch’in, eşi Hacer Özkaya ile birlikte antik küplerde ve sadece bölgenin üzümleriyle yaptığı doğal üretimler son derece ilgi çekici.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Kısa duraklar:

    ◊ Elazığ: Öküzgözü ve Boğazkere Elazığ ile özdeşleşmiş, bölgenin ve aslında ülkemizin en iyi yerli üzümlerinden. Bu iki üzüm dışında şifoni, ternevi gibi Elazığ dışında çok bilinmeyen çeşitler de var. Ama öküzgözünün yeri hepsinden farklı. Hem sofralık hem de şaraplık üzüm olarak kullanılabildiği gibi pekmezi ve yöre ağzıyla ‘orcik’ denen cevizli sucuğunun da tadına doyulmuyor. Eylül sonu bağbozumu için en ideal zamanlar.
    ◊ Güney İzmir: İsabey Bağları&Bağ Evi, Lucien Arkas Bağları, meyveli şaraplarıyla ünlü Şirince, Yedi Bilgeler ve Sevilen Magnesia Şaraphanesi’yle devam eden bu rota da farklı karakterlerdeki üreticilerle buluşmanızı sağlıyor.
    ◊ Denizli: Bilen bilir. Denizli’nin Güney ilçesi ülkemizde üzüm kalitesinin en üst düzeyde olduğu yerlerden biridir. Pamukkale Bağları’nın tamamına yakını burada. Ayrıca Çal ilçesinde Küp, Doluca, Karven, Kayıbağ ve Ezel; Bekilli’deyse Laodikya ve Biricik Bağları da ziyaret edilebilecek alternatiflerden.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow