SON DAKİKA
HAFTA SONU TATİLİ İÇİN KUSURSUZ 10 ROTA! Listede yok yok: Sakarya, Nevşehir, Karabük, Muğla, İzmir...
Ekim ayı yaklaşırken hafta sonunu fırsat bilen seyahatseverlerin gözdesi olan 10 tatil yeri belli oldu. Sosyal medya kullanıcıları her biri birbirinden güzel bu belde ve ilçeler için 'Burası adeta cennetten köşe gibi', ‘Tek kelimeyle harika’, ‘Tatil için muhteşem tercih’ şeklinde yorumlarda bulunuyor. İşte sonbaharda hafta sonu tatili için 10 kusursuz rota…
Yaz sona erdi. Fakat sonbaharda tatil yapmak isteyenler için pek çok seçenek bulunuyor. Sakarya, Nevşehir, Karabük, Muğla, İzmir gibi illerimizin pek çok güzide ilçesi güz döneminde de tatilciler tarafından yoğun ilgi görüyor. İşte hafta sonu tatili için gözdesi 10 kusursuz rota:
Doğal güzellikleri ve huzurlu atmosferiyle ünlü bir tatil beldesi olan Sapanca'da yok yok:
Sapanca Gölü: Sapanca'nın en bilinen yerlerinden biri olan bu göl, hem doğal güzellikleri hem de su sporları ve yürüyüş yollarıyla ziyaretçilerin ilgisini çeker. Göl çevresinde bisiklet sürmek, yürüyüş yapmak veya göl manzaralı kafelerde dinlenmek popüler etkinliklerdir.
Kırkpınar: Sapanca’nın merkezine yakın, şirin bir mahalle olan Kırkpınar, yemyeşil bahçeleri, şık restoranları ve konaklama seçenekleriyle ünlüdür. Doğal güzellikleri ve huzurlu atmosferiyle özellikle yaz aylarında tercih edilen bir yerdir.
Maşukiye: Sapanca'ya yakın olan bu doğa harikası bölge, şelaleleri, ormanlık alanları ve doğal güzellikleri ile doğa severlerin gözde duraklarından biridir. Maşukiye’de yürüyüş yapabilir, alabalık restoranlarında yöresel lezzetlerin tadını çıkarabilirsiniz.
Sapanca Orman Parkı: Göle yakın bir konumda yer alan bu orman parkı, doğa içinde vakit geçirmek ve piknik yapmak için idealdir. Ayrıca çocuklar için oyun alanları da bulunmaktadır.
Kartepe: Sapanca’ya oldukça yakın olan Kartepe, kış aylarında kayak yapmak isteyenler için popüler bir yerdir. Kış sporları dışında doğa yürüyüşleri ve dağ bisikleti turları gibi aktiviteler de yapılabilir.
NATURKÖY: Doğal güzellikleri ve yürüyüş parkurlarıyla dikkat çeken NATURKÖY, içinde şelale ve göletlerin bulunduğu doğa ile iç içe bir yerdir. Piknik yapmak ve doğanın tadını çıkarmak için idealdir.
Serdivan Gölpark: Sakarya’da yer alan bu park, Sapanca Gölü manzarasıyla güzel bir dinlenme ve yürüyüş alanıdır. Manzara eşliğinde keyifli bir gün geçirmek isteyenler için idealdir.
Sopeli Doğal Yaşam Köyü: Sapanca’nın doğal güzellikleri arasında bulunan bu yer, sakinliği ve doğasıyla huzurlu bir kaçış noktası sunar. Doğal köy yaşamını deneyimleyebilir, doğa içinde yürüyüş yapabilirsiniz.
Camii Cedid: Sapanca merkezde yer alan tarihi bir camii olan Camii Cedid, Osmanlı döneminden kalma mimarisiyle dikkat çeker. Tarihi yapıları sevenler için görülmesi gereken yerlerdendir.
Rüstem Paşa Camii: 16. yüzyılda Kanuni Sultan Süleyman döneminde Rüstem Paşa tarafından yaptırılan bu camii, hem tarihi değeri hem de mimarisiyle ziyaretçileri çeker.
Göreme Açık Hava Müzesi: UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan bu müze, Kapadokya'nın en önemli tarihi ve dini merkezlerinden biridir. Kaya oyma kiliseleri, manastırları ve freskleriyle ünlüdür.
Paşabağ (Rahipler Vadisi): Bölgenin en ünlü peribacalarının bulunduğu bu vadi, eşsiz kaya oluşumları ve huzurlu atmosferiyle ziyaretçilerin ilgisini çeker.
Uçhisar Kalesi: Kapadokya'nın en yüksek noktası olan Uçhisar Kalesi, muhteşem bir manzara sunar. Kaleden Kapadokya'nın tüm vadilerini ve peribacalarını görebilirsiniz.
Derinkuyu Yeraltı Şehri: Kapadokya'nın ünlü yeraltı şehirlerinden biri olan Derinkuyu, binlerce insanın yaşadığı, sığınak ve yaşam alanı olarak kullanılan çok katlı bir yeraltı şehridir.
Ihlara Vadisi: Doğa yürüyüşü ve keşif yapmak isteyenler için ideal bir yerdir. Melendiz Çayı boyunca uzanan bu vadide kayalara oyulmuş kiliseler de bulunur.
Zelve Vadisi: Hem doğal güzellikleri hem de tarihi kalıntıları ile dikkat çeken bu vadi, peribacalarının en yoğun olduğu bölgelerden biridir.
Avanos: Seramikleri ve çömlekleriyle ünlü olan Avanos, Kızılırmak'ın kenarında yer alır. Burada geleneksel çömlek yapımını deneyimleyebilirsiniz.
Ürgüp: Kapadokya'nın önemli merkezlerinden biri olan Ürgüp, mağara otelleri ve şarap üretimi ile ünlüdür. Ayrıca çevresindeki vadiler ve doğal güzellikler de görülmeye değerdir.
Aşk Vadisi (Love Valley): Peribacalarının farklı şekilleriyle ünlü olan bu vadi, Kapadokya'nın en güzel doğa manzaralarından birine sahiptir.
Çavuşin Köyü: Tarihi kaya evleri ve kiliseleriyle dikkat çeken bu köy, fotoğrafçılar için ideal bir duraktır.
Tarihi dokusu, plajları, doğal manzaraları ve huzurlu atmosferi ile dikkat çeken Amasra, gezilecek başlıca yerler ise şu şekilde:
Amasra Kalesi: UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer alan bu kale, Roma, Bizans, Ceneviz ve Osmanlı dönemlerine tanıklık etmiştir. Kaleden şehrin ve denizin manzarası oldukça etkileyicidir.
Çekiciler Çarşısı: El yapımı ahşap oymacılığı ile ünlü bu çarşı, Amasra'ya gelen turistlerin en çok ziyaret ettiği yerlerden biridir. Ahşap hediyelik eşyalar almak için ideal bir yerdir.
Kemere Köprüsü: Kale ile Boztepe'yi birbirine bağlayan bu tarihi taş köprü, Amasra'nın simgelerinden biridir. Hem tarihi hem de manzarası ile ilgi çeken bir noktadır.
Amasra Müzesi: Bölgenin tarihine ışık tutan bu müzede, antik dönemden kalma eserler, heykeller, lahitler ve çeşitli arkeolojik buluntular sergilenir.
Boztepe: Amasra'ya bağlı küçük bir ada olan Boztepe, deniz manzarası ve temiz havası ile huzur verici bir yerdir. Ada yürüyüşleri için idealdir ve Amasra'nın farklı bir perspektiften görülmesini sağlar.
Ağlayan Ağaç: Boztepe'de yer alan ve denizden gelen nemin etkisiyle sürekli ıslak gibi görünen bu ağaç, bölgenin doğal güzelliklerinden biridir. Manzara fotoğrafları çekmek için popüler bir noktadır.
Küçük Liman ve Büyük Liman Plajları: Amasra'nın merkezinde yer alan bu plajlar, temiz kumsalları ve denizi ile özellikle yaz aylarında turistlerin tercih ettiği yerlerdir.
Tavşan Adası: Amasra'nın hemen karşısında bulunan bu küçük ada, adını üzerinde yaşayan tavşanlardan alır. Tekne turları ile adayı yakından görebilirsiniz.
Göldere Şelalesi: Amasra'ya yakın olan bu doğal güzellik, doğa yürüyüşü ve piknik yapmak isteyenler için harika bir noktadır. Şelalenin etrafındaki doğa huzur vericidir.
Fatih Camii: Aslen bir Bizans kilisesi olan bu yapı, Fatih Sultan Mehmet’in Amasra’yı fethetmesinden sonra camiye çevrilmiştir. Hem tarihi hem de dini bir öneme sahiptir.
Direkli Kaya: Amasra'nın sahilinde bulunan bu doğal oluşum, kayaların içinden geçen deniz suyu ile dikkat çeker. Gün batımını izlemek için ideal bir yerdir.
Amasra Sahil Yolu: Deniz kenarındaki bu yol, yürüyüş yapmak ve şehrin huzurlu atmosferinin tadını çıkarmak isteyenler için idealdir. Sahil boyunca yer alan kafelerde oturup denizin keyfini çıkarabilirsiniz.
Ayder Yaylası, Rize'nin Çamlıhemşin ilçesinde yer alan, Karadeniz'in en ünlü yaylalarından biridir. Doğal güzellikleri, şifalı kaplıcaları ve muhteşem manzaralarıyla her yıl çok sayıda turistin ilgisini çeker.
Ayder Yaylası Milli Parkı: Yemyeşil ormanları, temiz havası ve yayla çiçekleriyle çevrili olan bu alan, yürüyüş yapmak ve doğayla baş başa kalmak için harika bir yerdir. Ayder'in doğal güzelliklerini keşfetmek isteyenler için ideal bir başlangıç noktasıdır.
Ayder Kaplıcaları: Şifalı sularıyla ünlü olan Ayder Kaplıcaları, romatizma, eklem rahatsızlıkları ve cilt hastalıkları gibi çeşitli rahatsızlıklara iyi gelir. Sıcak su havuzları ve termal otelleriyle hem sağlık hem de rahatlama arayan ziyaretçiler için keyifli bir durak.
Gelintülü Şelalesi: Ayder Yaylası'nda en çok ziyaret edilen doğal güzelliklerden biri olan Gelintülü Şelalesi, yüksekten dökülen suları ve etkileyici manzarasıyla dikkat çeker. Şelalenin etrafında doğa yürüyüşü yapabilir ve fotoğraf çekebilirsiniz.
Zilkale: Ayder Yaylası'na yakın olan Zilkale, Fırtına Vadisi'nde, yüksek bir kayalığın üzerinde yer alan tarihi bir kaledir. Orta Çağ’dan kalma bu kale, Karadeniz'in doğasına hakim bir manzaraya sahiptir ve ziyaretçiler için tarihi bir cazibe merkezi sunar.
Fırtına Deresi: Ayder Yaylası'nın yakınından geçen Fırtına Deresi, rafting ve zipline gibi macera dolu sporlar için idealdir. Doğa ve adrenalin tutkunları için eşsiz bir deneyim sunar.
Pokut Yaylası: Ayder Yaylası'na yakın olan ve harika manzarasıyla bilinen Pokut Yaylası, bulutların üzerinde yer alan bir cennet gibidir. Burada Karadeniz'in nefes kesen doğasını ve ahşap yayla evlerini görmek mümkündür.
Palovit Şelalesi: Ayder Yaylası çevresindeki en etkileyici şelalelerden biri olan Palovit Şelalesi, Fırtına Vadisi'nde yer alır. Yoğun su debisi ve doğal çevresiyle büyüleyici bir güzelliğe sahiptir.
Şenyuva Köprüsü: Tarihi kemer köprülerinden biri olan Şenyuva Köprüsü, taş işçiliği ve doğal çevresi ile dikkat çeker. Fırtına Deresi üzerindeki bu köprü, fotoğraf çekmek ve doğayı izlemek için ideal bir yerdir.
Avusor Yaylası: Ayder Yaylası'na nispeten yakın olan Avusor Yaylası, daha sakin ve sessiz bir yayla deneyimi sunar. Yayla, doğal gölleri ve yürüyüş parkurlarıyla doğa severlerin ilgisini çeker.
Huser Yaylası: Özellikle bulut denizi manzarası ile ünlü olan Huser Yaylası, gün batımını izlemek isteyenler için muhteşem bir yerdir. Ayder Yaylası'na yakın olan bu yayla, Karadeniz'in en güzel yayla manzaralarından birini sunar.
Bodrum, Türkiye’nin Muğla iline bağlı, Ege kıyısında yer alan popüler bir tatil beldesidir.
Bodrum Kalesi: Bodrum’un simgesi haline gelen bu kale, St. Jean Şövalyeleri tarafından 15. yüzyılda inşa edilmiştir. Bugün, içinde Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi'ni barındıran kale, tarih ve deniz tutkunları için görülmesi gereken bir yerdir.
Halikarnas Mozolesi: Antik dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilen Halikarnas Mozolesi, Kral Mausolos adına inşa edilmiş görkemli bir anıt mezardır. Bugün yalnızca kalıntıları kalmış olsa da, tarihe meraklı ziyaretçiler için hala önemli bir cazibe merkezidir.
Bodrum Marina: Lüks yatlar ve teknelerin yer aldığı bu marina, restoranları, kafeleri ve alışveriş olanaklarıyla Bodrum'un en canlı noktalarından biridir. Hem gündüz hem de akşamları yürüyüş yapmak için ideal bir yerdir.
Bodrum Antik Tiyatrosu: 13.000 kişilik kapasiteye sahip bu antik tiyatro, Kral Mausolos döneminden kalmadır. Yaz aylarında çeşitli konserler ve etkinliklere ev sahipliği yapar ve şehri tepeden gören harika bir manzarası vardır.
Zeki Müren Sanat Müzesi: Bodrum’da uzun yıllar yaşamış ünlü sanatçı Zeki Müren’in evi, bugün bir müze olarak ziyaretçilere açıktır. Sanatçının kişisel eşyaları, sahne kostümleri ve aldığı ödüller sergilenmektedir.
Myndos Kapısı: Büyük İskender’in Bodrum’u fethederken aşmaya çalıştığı bu antik kapı, Halikarnassos'un (Bodrum’un antik adı) savunma duvarlarının bir parçasıydı. Bodrum’un antik tarihine tanıklık eden yerlerden biridir.
Gümbet Plajı: Bodrum’un en popüler plajlarından biri olan Gümbet, su sporları ve eğlenceli aktiviteleri ile bilinir. Geniş kumsalı ve turkuaz rengi denizi ile yaz tatilleri için mükemmel bir plajdır.
Bitez Plajı: Bodrum'un sakin ve huzurlu plajlarından biri olan Bitez, özellikle rüzgar sörfü ile ilgilenenler için idealdir. Ayrıca, sahil boyunca uzanan restoranlarda yerel Ege mutfağının lezzetlerini tadabilirsiniz.
Turgutreis: Bodrum Yarımadası’nın batısında yer alan Turgutreis, muhteşem gün batımları ile ünlüdür. Ayrıca, haftalık pazarında yöresel ürünler ve hediyelik eşyalar bulabilirsiniz.
Yalıkavak Marina: Bodrum’un lüks tatil noktalarından biri olan Yalıkavak Marina, lüks yatlar, şık restoranlar ve mağazalar ile ünlüdür. Marina etrafında yürüyüş yapabilir, alışveriş yapabilir ya da deniz manzarasının tadını çıkarabilirsiniz.
Ortakent Yahşi Plajı: Bodrum’un en temiz ve sakin plajlarından biri olan Ortakent Yahşi, aileler ve huzurlu bir tatil arayanlar için idealdir. Ege Denizi’nin serin sularında yüzebilir ve sahil boyunca yürüyüş yapabilirsiniz.
Gümüşlük: Tarihi ve doğal güzellikleri ile ünlü olan bu köy, deniz kenarındaki balık restoranları ve Tavşan Adası’na yürüyerek geçiş yapılabilen antik kalıntılarıyla dikkat çeker. Gümüşlük, sessiz ve huzurlu bir tatil arayanların uğrak noktasıdır.
Türkbükü: Bodrum'un lüks tatil köylerinden biri olan Türkbükü, ünlü isimlerin de tercih ettiği bir destinasyondur. Sahil boyunca sıralanmış lüks oteller ve restoranlar, tatilciler için konforlu bir ortam sunar.
Karaada: Bodrum’a 6 km mesafede yer alan bu ada, sıcak su kaynakları ve doğal güzellikleriyle ünlüdür. Mavi tur teknelerinin uğrak noktalarından biridir ve özellikle dalış meraklıları için ilgi çekici bir yerdir.
Aspat Koyu: Doğal güzellikleri ve tarihi kalıntıları ile ünlü bu koy, sakinliği ve berrak denizi ile huzurlu bir kaçış noktasıdır. Ayak basılmamış doğası ile deniz ve doğa severler için ideal bir yerdir.
Safranbolu, Karabük iline bağlı, Osmanlı döneminden kalma tarihi evleriyle ünlü bir şehir olup, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer almaktadır. Hem tarihi yapıları hem de doğal güzellikleri ile dikkat çeken Safranbolu'da gezilecek başlıca yerler şunlardır:
Safranbolu Tarihi Evleri: Safranbolu'nun en meşhur yerlerinden biri, Osmanlı dönemine ait ahşap evlerdir. Bu evler, Türk mimarisinin güzel örnekleri olup, tarih boyunca iyi korunmuştur. Sokaklarda yürüyerek bu evlerin estetik dokusunu yakından görebilirsiniz.
Cinci Hanı ve Cinci Hamamı: 17. yüzyılda yapılmış olan bu han, Safranbolu'nun en önemli tarihi yapılarından biridir. Cinci Hamamı ise geleneksel Türk hamam kültürünü yaşatan bir başka yapıdır. Her iki yapı da Osmanlı mimarisinin güzel örnekleridir.
Safranbolu Kent Tarihi Müzesi: Eski hükümet konağında yer alan bu müze, Safranbolu'nun tarihini ve kültürel mirasını tanıtan eserlerle doludur. Müzede, şehrin geçmişine dair pek çok belge ve obje sergilenmektedir.
Kaymakamlar Evi: Geleneksel Osmanlı evi olarak koruma altına alınmış bu yapı, tipik bir Safranbolu konağıdır. İçinde eski dönemlere ait eşyalar sergilenir ve geleneksel yaşamı gösteren bir müze olarak hizmet verir.
Hıdırlık Tepesi: Safranbolu'nun panoramik manzarasını görmek isteyenler için ideal bir noktadır. Özellikle gün batımında şehri kuşbakışı izleyebileceğiniz bu tepe, fotoğrafçılar için de popüler bir duraktır.
Yörük Köyü: Safranbolu'ya yaklaşık 11 kilometre mesafede bulunan bu köy, tarihi dokusunu korumuş bir yerleşimdir. Geleneksel Osmanlı köy hayatını ve mimarisini yakından görmek isteyenler için görülmeye değer bir yerdir.
İncekaya Su Kemeri: Osmanlı döneminde su taşımak için inşa edilen bu kemer, mimarisiyle dikkat çeker. İncekaya Su Kemeri’nin bulunduğu bölge, aynı zamanda doğa yürüyüşü yapabileceğiniz güzel bir alandır.
Tokatlı Kanyonu: Doğa yürüyüşü yapmak isteyenler için Safranbolu'nun en popüler yerlerinden biridir. Kanyon boyunca yürüyüş yapabilir, doğanın tadını çıkarabilirsiniz. Ayrıca kanyonda bulunan Kristal Teras üzerinden kanyonun muhteşem manzarasını izlemek mümkündür.
Yazıköy: Safranbolu'ya yaklaşık 16 kilometre uzaklıkta bulunan Yazıköy, ahşap evleri ve tarihi yapılarıyla dikkat çeker. Köy, aynı zamanda çevresindeki doğal güzelliklerle doğa severlerin ilgisini çeker.
Buluslar Köprüsü: 18. yüzyılda inşa edilmiş bu taş köprü, Safranbolu'nun tarihi dokusunun bir parçasıdır. Mimari estetiği ve doğa ile uyumu sayesinde ziyaretçilerin ilgisini çeker.
Tarihi Saat Kulesi: Safranbolu'daki Saat Kulesi, Osmanlı döneminde yapılmış olan nadir saat kulelerinden biridir. 1797 yılında inşa edilen bu kule, hala orijinal saatiyle çalışmaktadır.
Safranbolu Lokum ve Safran Ürünleri: Safranbolu'nun adı, safran bitkisinden gelir. Safran, Safranbolu'nun önemli bir ürünüdür ve şehirde safranlı lokum ve diğer safran ürünlerini deneyebilirsiniz. Şehir merkezinde birçok lokum ve hediyelik eşya dükkânı bulunmaktadır.
Çeşme, İzmir’in batısında yer alan, Ege Denizi kıyısındaki popüler bir tatil beldesidir. Mavi bayraklı plajları, tarihi yapıları, termal kaynakları ve canlı gece hayatıyla dikkat çeken Çeşme, yaz aylarında hem yerli hem de yabancı turistlerin akınına uğrar. İşte Çeşme'de gezilecek başlıca yerler:
Çeşme Kalesi: 16. yüzyılda Osmanlılar tarafından inşa edilen bu kale, Çeşme'nin simgelerinden biridir. Kale içindeki Çeşme Müzesi, bölgenin tarihini yansıtan eserlerle doludur. Kaleden Ege Denizi ve marina manzarasını izlemek de oldukça keyiflidir.
Ilıca Plajı: Çeşme'nin en ünlü plajlarından biri olan Ilıca Plajı, incecik beyaz kumları ve sığ denizi ile özellikle çocuklu aileler için idealdir. Ilıca’nın termal kaynaklarından beslenen ılık suları da ünlüdür. Su sporlarına da elverişli bir plajdır.
Alaçatı: Çeşme'nin en popüler köylerinden biri olan Alaçatı, taş evleri, dar sokakları, şirin kafeleri ve rüzgar sörfü için ideal olan plajlarıyla ünlüdür. Özellikle sörf tutkunları ve şık mekan arayan tatilciler için vazgeçilmez bir yerdir. Alaçatı'nın meşhur taş evlerini gezebilir ve butik mağazalarda alışveriş yapabilirsiniz.
Çeşme Marina: Lüks yatların bulunduğu Çeşme Marina, restoranları, kafeleri ve alışveriş mağazaları ile hem gündüz hem de akşamları canlı bir atmosfer sunar. Marina çevresinde yürüyüş yaparak denizin tadını çıkarabilir ve keyifli vakit geçirebilirsiniz.
Erythrai Antik Kenti: Çeşme’ye bağlı Ildırı Köyü'nde yer alan bu antik kent, Helenistik döneme ait kalıntılarıyla tarih severlerin ilgisini çeker. Kentin en dikkat çeken yapıları arasında tiyatro ve Athena Tapınağı kalıntıları yer alır. Buradan gün batımını izlemek de oldukça etkileyicidir.
Dalyan: Çeşme’nin kuzeyinde yer alan Dalyan, balık restoranları ve sakin atmosferiyle bilinir. Dalyan'da deniz kıyısındaki restoranlarda taze balık ve deniz ürünlerinin tadını çıkarabilirsiniz. Ayrıca Dalyan çevresindeki plajlar da oldukça popülerdir.
Şifne Kaplıcaları: Çeşme'nin termal turizm merkezlerinden biri olan Şifne, şifalı kaplıca suları ve çamur banyoları ile ünlüdür. Romatizma ve cilt hastalıklarına iyi geldiği düşünülen bu kaplıcalar, sağlık turizmi açısından önemli bir yere sahiptir.
Çeşme Ilıca Termal: Ilıca bölgesi, termal suları ile ünlüdür. Hem denizde hem de termal otellerde sıcak su kaynaklarından faydalanabilirsiniz. Kaplıca tedavisi arayan ziyaretçiler için mükemmel bir destinasyondur.
Delikli Koy: Çeşme'nin bakir koylarından biri olan Delikli Koy, sessiz ve huzurlu bir tatil isteyenler için harika bir yerdir. Koy, adını delikli kaya formasyonlarından alır ve berrak denizi ile bilinir. Özellikle kamp yapmayı sevenler için ideal bir noktadır.
Sakızlı Koy: Çeşme'nin doğusunda yer alan bu koy, mavi bayraklı denizi ve sakız ağaçlarıyla çevrili doğasıyla dikkat çeker. Sakinliği ile bilinen bu koy, huzurlu bir tatil arayanlar için idealdir.
Altınkum Plajı: Çeşme’nin en popüler ve güzel plajlarından biri olan Altınkum, adını altın sarısı kumlarından alır. Serin ve berrak denizi ile ünlüdür. Rüzgarlı havası sayesinde sörf ve kiteboard gibi su sporları için de uygundur.
Pırlanta Plajı: Çeşme'nin bir başka güzel plajı olan Pırlanta Plajı, incecik kumları ve sığ deniziyle bilinir. Çocuklu aileler için uygun olan bu plaj, rüzgarlı yapısıyla aynı zamanda sörf tutkunlarının da tercih ettiği bir yerdir.
Aya Yorgi Koyu: Çeşme'nin en ünlü koylarından biri olan Aya Yorgi, yaz aylarında beach clubları ve canlı eğlence hayatıyla dikkat çeker. Gündüzleri berrak denizde yüzebilir, akşamları ise hareketli gece hayatının tadını çıkarabilirsiniz.
Kum Beach: Çeşme’nin en gözde plajlarından biri olan Kum Beach, özellikle gençlerin tercih ettiği bir yerdir. Plajda yapılan DJ performansları ve çeşitli etkinliklerle eğlence dolu bir gün geçirebilirsiniz.
Germiyan Köyü: Çeşme'nin en sakin ve huzurlu köylerinden biri olan Germiyan Köyü, organik tarım ürünleri ve köy pazarları ile bilinir. Özellikle köy kahvaltısı yapmak ve doğayla iç içe vakit geçirmek isteyenler için idealdir.
Pamukkale, Denizli ilinde bulunan ve UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan, doğal ve tarihi güzellikleriyle ünlü bir bölgedir. Pamukkale’nin travertenleri, termal suları ve antik kentleri her yıl binlerce turisti kendine çeker. İşte Pamukkale'de gezilecek başlıca yerler:
Pamukkale Travertenleri: Pamukkale’nin simgesi haline gelmiş beyaz travertenler, kalsiyum oksit içeren termal suların çökelmesi sonucu oluşmuştur. Yumuşak beyaz kayalardan oluşan bu doğal teraslarda yürüyüş yapabilir ve şifalı termal suların tadını çıkarabilirsiniz.
Hierapolis Antik Kenti: Pamukkale’nin hemen yanında yer alan bu antik kent, Roma döneminden kalma tarihi yapılarıyla dikkat çeker. Antik kentte Antik Tiyatro, Agora, Plutonium ve Apollon Tapınağı gibi önemli yapıları görebilirsiniz. Özellikle tiyatro, muhteşem manzarası ve iyi korunmuş yapısıyla ilgi çeker.
Kleopatra Havuzu: Hierapolis Antik Kenti içinde yer alan bu doğal termal havuz, antik dönemden kalma sütun kalıntıları ile doludur. Kleopatra’nın burada yüzdüğü rivayet edilir ve havuzun termal suları cilt hastalıklarına iyi gelmesiyle ünlüdür.
Hierapolis Antik Tiyatrosu: M.Ö. 2. yüzyılda inşa edilen bu tiyatro, Hierapolis Antik Kenti’nin en görkemli yapılarından biridir. 12.000 kişilik kapasitesi ve detaylı işçiliğiyle, Roma dönemi tiyatrolarının en güzel örneklerinden biri olarak kabul edilir.
Pamukkale Antik Havuz (Termal Havuz): Antik dönemden kalma sütunlar arasında yüzerken aynı zamanda şifalı termal sularda rahatlayabileceğiniz bu havuz, doğal güzelliği ve tarihi atmosferi ile ziyaretçileri cezbediyor. Özellikle sıcak suyun iyileştirici etkisinden yararlanmak isteyenler için ideal bir yerdir.
Karahayıt Kaplıcaları: Pamukkale’ye yakın olan Karahayıt, kırmızı renkteki termal suyu ile ünlüdür. Bu şifalı kaplıcalar romatizma, cilt ve eklem hastalıklarına iyi gelmesiyle bilinir. Doğal kaynak suyu hem içme hem de banyo terapileri için kullanılmaktadır.
Pamukkale Doğa Parkı: Pamukkale travertenlerinin yakınında yer alan bu park, hem travertenlerin hem de antik kentin manzarasını sunan keyifli bir dinlenme alanıdır. Parkta yürüyüş yapabilir, piknik yapabilir ve travertenlere karşı fotoğraf çekebilirsiniz.
Laodikeia Antik Kenti: Pamukkale’ye 10 km uzaklıkta yer alan bu antik kent, Roma döneminin en önemli ticaret ve finans merkezlerinden biri olarak bilinir. Laodikeia’da tiyatro, stadyum, kilise ve tapınak kalıntılarını görebilirsiniz.
Antik Havuz (Kleopatra Havuzu): Yıkılan antik sütunlar arasında yüzme imkanı sunan bu havuz, antik dönemdeki termal tedavi yöntemlerinin bir parçası olarak kullanılmıştır. Efsaneye göre, Kraliçe Kleopatra’nın burada yüzdüğüne inanılır.
Pamukkale Hierapolis Arkeoloji Müzesi: Bu müze, Hierapolis ve çevresindeki antik kentlerden çıkarılan eserleri sergiler. Roma dönemine ait heykeller, lahitler ve taş kabartmalar gibi önemli tarihi eserleri burada görebilirsiniz.
Denizli Teleferik: Denizli'ye gidip Pamukkale'yi keşfettikten sonra şehirde yer alan teleferik ile Bağbaşı Yaylası'na çıkabilirsiniz. Yayladan Pamukkale ve çevresinin panoramik manzarasının tadını çıkarabilir, yayla havasında güzel bir gün geçirebilirsiniz.
Colossae Antik Kenti: Pamukkale’ye yakın olan bu antik kent, Lidya Krallığı döneminde kurulmuştur. Hristiyanlık açısından önemli bir yere sahip olan Colossae, tarih meraklıları için keşfedilmeye değer bir bölgedir.
Hem deniz hem de doğa aktiviteleriyle dolu dolu bir tatil sunan Kaş’ta gezilecek birçok yer bulunmaktadır. İşte Kaş'ta gezilecek başlıca yerler:
Kaputaş Plajı: Kaş ile Kalkan arasında yer alan Kaputaş Plajı, turkuaz renkli denizi ve altın sarısı kumlarıyla ünlüdür. Dik bir merdivenle ulaşılan bu plaj, doğa harikası bir kanyonun denizle buluştuğu yerdir ve yüzmek için mükemmel bir atmosfere sahiptir.
Kekova Adası ve Batık Şehir: Kekova, Kaş’ın en önemli turistik noktalarından biridir. Tekne turları ile ulaşabileceğiniz Kekova Adası, denizin altında kalmış antik bir Likya kentini keşfetme imkanı sunar. Şeffaf denizi sayesinde bu batık şehir suyun altından kolayca görülebilir.
Simena (Kaleköy): Kekova’ya komşu olan Simena, tarihi bir Likya kenti olup, Kaleköy olarak da bilinir. Tarihi kalesi, dar taş sokakları ve deniz manzarası ile ünlüdür. Kale içerisinden Kekova’nın muhteşem manzarasını izleyebilir ve küçük teknelerle ulaşabileceğiniz bu köyde vakit geçirebilirsiniz.
Antiphellos Antik Kenti: Kaş’ın antik ismi olan Antiphellos’un kalıntıları, Kaş’ın merkezine çok yakın bir noktada yer alır. Antik tiyatro, Likya kaya mezarları ve şehir surları, tarihi dokuyu keşfetmek isteyen ziyaretçiler için görülmeye değerdir. Özellikle antik tiyatro, gün batımında harika bir manzara sunar.
Kaş Yat Limanı: Kaş’ın kalbi olarak kabul edilen yat limanı, şık restoranları, kafeleri ve butik mağazalarıyla hem gündüz hem de akşamları hareketlidir. Limandan tekne turları düzenlenir ve deniz manzarası eşliğinde keyifli vakit geçirebilirsiniz.
Patara Plajı: Türkiye’nin en uzun kumsallarından biri olan Patara Plajı, incecik kumları ve berrak deniziyle ünlüdür. Aynı zamanda caretta caretta kaplumbağalarının yuvalama alanıdır. Plaj yakınlarında yer alan Patara Antik Kenti ise Likya’nın önemli ticaret ve liman kentlerinden biriydi. Antik tiyatro ve sütunlu cadde gibi yapılar burada görülebilir.
Saklıkent Kanyonu: Kaş’a yaklaşık 40 kilometre mesafede bulunan Saklıkent Kanyonu, doğa yürüyüşleri ve serin sularda macera arayanlar için harika bir destinasyondur. Kanyonun içinden akan soğuk suyun etrafında yürüyüş yapabilir ve doğanın tadını çıkarabilirsiniz.
Akçagerme Plajı: Kaş’a yakın, sakin ve temiz bir plaj arayanlar için ideal bir yerdir. Özellikle aileler için uygun olan bu plajda su sporları yapabilir, güneşlenebilir ve denizin keyfini çıkarabilirsiniz.
Hidayet Koyu: Kaş’a birkaç kilometre uzaklıkta bulunan bu koy, denizaltı zenginliği ve berrak sularıyla dikkat çeker. Şnorkelle dalış yapmak ve denizaltı yaşamını gözlemlemek isteyenler için harika bir yerdir. Koyda yer alan işletmelerden de faydalanabilirsiniz.
Liman Ağzı Koyu: Tekneyle ulaşılabilen bu sakin koy, kristal berraklığındaki denizi ve huzurlu atmosferi ile Kaş’ta doğayla baş başa kalmak isteyenler için ideal bir noktadır. Liman Ağzı’na düzenlenen tekne turları ile bölgeyi keşfetmek mümkündür.
Mavi Mağara: Kaş açıklarında yer alan bu doğal mağara, büyüleyici mavi suyu ve içeriye yansıyan gün ışığı ile bilinir. Tekne turlarıyla mağarayı ziyaret edebilir ve suyun içindeki mavilikte yüzmenin keyfini çıkarabilirsiniz.
Uzun Çarşı ve Aslanlı Lahit: Kaş’ın merkezinde yer alan Uzun Çarşı, taş döşeli dar sokakları ve butik mağazalarıyla ünlüdür. Çarşının sonunda yer alan Aslanlı Lahit ise Likya döneminden kalma bir lahittir ve Kaş’ın sembollerinden biridir.
Meis Adası: Kaş’ın karşısında yer alan Yunan adası Meis (Kastellorizo), Kaş’tan günübirlik feribot turları ile ziyaret edilebilir. Ada, şirin mimarisi, renkli evleri ve deniz kenarındaki restoranları ile dikkat çeker.
Kalkan: Kaş’a yaklaşık 30 km uzaklıktaki Kalkan, şirin bir sahil kasabasıdır. Butik otelleri, restoranları ve taş sokakları ile huzurlu bir tatil sunar. Kalkan’dan da birçok tekne turu düzenlenir ve civardaki koylar keşfedilebilir.
Abant, Bolu ilinde yer alan ve doğal güzellikleriyle ünlü bir tatil bölgesidir. Özellikle doğa ile baş başa kalmak isteyenler için ideal bir destinasyon olan Abant, gölü, ormanları ve doğa yürüyüş parkurları ile huzurlu bir kaçış sunar. İşte Abant ve çevresinde gezilecek başlıca yerler:
Abant Gölü Tabiat Parkı: Abant'ın en ünlü noktası olan Abant Gölü, ormanlarla çevrili, harika bir doğa parkıdır. Göl çevresinde yürüyüş yapabilir, bisiklet kiralayabilir ya da göl kenarındaki alanlarda piknik yapabilirsiniz. Göl manzarası, dört mevsim farklı güzellikler sunar ve özellikle kış aylarında karlar altında büyüleyici bir atmosfere bürünür.
Abant Gölü Yürüyüş Parkurları: Göl çevresinde yaklaşık 7 kilometrelik bir yürüyüş parkuru bulunur. Bu parkur, doğa yürüyüşü yapmayı sevenler için mükemmeldir. Parkurun etrafı tamamen ağaçlarla çevrilidir ve yürüyüş sırasında göl manzarası eşliğinde temiz hava alabilirsiniz.
Abant Tabiat Müzesi: Göl kenarında yer alan bu küçük müze, Abant ve çevresindeki doğal yaşam ve bitki örtüsü hakkında bilgi sunar. Bölgedeki flora ve fauna hakkında bilgi edinmek isteyen doğa severler için keyifli bir duraktır.
Örmeci Yaylası: Abant’a yaklaşık 16 kilometre uzaklıkta yer alan Örmeci Yaylası, doğa ile iç içe, sessiz ve sakin bir yayla deneyimi sunar. Burada çadır kampı yapabilir ya da doğa yürüyüşleriyle çevredeki manzarayı keşfedebilirsiniz.
Samandere Şelalesi Tabiat Anıtı: Abant’a yaklaşık 50 kilometre mesafede yer alan Samandere Şelalesi, doğanın sessizliği ve şelale sesiyle huzurlu bir ortam sunar. Şelalenin çevresinde doğa yürüyüşü yapabilir ve fotoğraf çekebilirsiniz.
Güzeldere Şelalesi: Abant'a yakın bir diğer doğa harikası olan Güzeldere Şelalesi, yaklaşık 135 metre yüksekten dökülen etkileyici bir şelaledir. Çevresinde yürüyüş yolları ve piknik alanları bulunur. Doğa tutkunları için mükemmel bir kaçış noktasıdır.
Sinekli Yaylası: Abant bölgesinde yer alan bir başka yayla olan Sinekli Yaylası, sessiz ve huzurlu bir atmosfer sunar. Burada doğal güzelliklerin tadını çıkarabilir, yürüyüş yapabilir ve yayla yaşamını deneyimleyebilirsiniz.
Akkaya Travertenleri: Abant’a yaklaşık 30 kilometre mesafede yer alan Akkaya Travertenleri, Pamukkale’yi andıran doğal bir güzelliktir. Bu travertenler, bembeyaz kireç taşları ve sıcak su kaynakları ile dikkat çeker. Bölgeyi ziyaret ederek bu benzersiz doğal oluşumu görebilirsiniz.
Bolu Yedigöller Milli Parkı: Abant’a yaklaşık 1,5 saat uzaklıkta bulunan Yedigöller Milli Parkı, doğa severler için harika bir başka destinasyondur. Adından da anlaşılacağı gibi yedi farklı gölden oluşan bu park, sonbaharda renk cümbüşü sunar. Yürüyüş yapabilir, kamp yapabilir ve doğanın tadını çıkarabilirsiniz.
Abant Köy Pazarları: Abant’ın çevresindeki köylerde kurulan pazarlar, yerel ürünleri ve doğal yiyecekleri keşfetmek için harika bir fırsat sunar. Abant köy pazarlarında organik sebze ve meyveler, bal, tereyağı, peynir gibi yerel lezzetleri bulabilirsiniz.
Abant At Çiftlikleri ve Fayton Turları: Abant Gölü çevresinde at çiftlikleri bulunmaktadır ve bu çiftliklerden kiralayacağınız atlarla göl çevresinde turlayabilirsiniz. Ayrıca, göl çevresinde faytonla gezinti yapmak da oldukça popüler bir aktivitedir.