Yılda en az 500 kadavra ihtiyacı var ama bağış az
Tıp eğitimi için Türkiye'de yılda en az 500 kadavraya ihtiyaç duyuluyor. Ancak kadavra bağışı bu ihtiyacı karşılamıyor. Yurtdışından kendini kadavra olarak bağışlamış kişilerin bedenlerinin Türkiye'ye getirilmesi ise 15 bin doları buluyor. Akademisyenler bu eksikliğin tıp eğitimini olumsuz etkilediğini söylüyor.
Ülkemizde kadavra bağışı, tıpkı organ bağışında olduğu gibi önemli bir sorun. Tıp-anatomi eğitiminde olmazsa olmaz kabul edilen kadavra çalışmaları için yapılan bağışlar ülkemizde de son yıllarda başlamasına rağmen, ihtiyacın çok gerisinde kalıyor. Uzmanlar, ülkemizdeki tıp fakültelerinin sayısı gözönünde bulundurulduğunda yıllık kadavra ihtiyacının 500 civarında olduğunu bildiriyor.
Medical Park hastanesinin Türk Anatomi ve Klinik Anatomi Derneği desteği ve BAU Tıp Fakültesi ev sahipliğinde bu yıl ilk kez düzenlediği “Medical Park Anatomi Günleri”, Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Kampüsü’nde başladı.
Anatomi eğitiminin önemi ve güncel gelişmelerin ele alındığı sempozyumun ilk gününde düzenlenen basın toplantısında ise Türkiye’deki tıp eğitiminde anatominin yeri ve kadavra ihtiyacı gündeme getirildi. Basın toplantısına Medical Park Hastaneler Grubu Hekimlik Hizmetleri Direktörü Dr. Şerif Köksal, BAU Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Türker Kılıç, Türk Anatomi ve Klinik Anatomi Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ümit Şehirli, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Tekdemir katıldı.
“Yılda en az 500 kadavra gerekiyor”
Türk Anatomi ve Klinik Anatomi Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ümit S. Şehirli anatomide kadavra ile eğitimi “olmazsa olmaz” diye tanımlayarak “Gelişen bilgisayar teknolojileri çok yararlıdır, öğrenmeyi kolaylaştırmaktadır. Ancak kadavranın yerini alması çok uzun süre mümkün olmayacaktır” diye konuştu.
Kadavra ile yapılan bilimsel çalışmalar ve eğitimin insanların canını kurtarmaya vesile olduğunu ifade eden Prof. Dr. Şehirli, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ülkemizde kendini tıp bilimine ve eğitime bağışlayanlar olmasına karşın henüz ihtiyacı karşılayacak seviyede değildir. Tüm tıp fakültelerimiz kadavra bağışı kabul etmektedirler. Bu amaçla fakültelerimizle iletişime geçilmeli ve bağış formlarının doldurulması gerekmektedir. Ülkemizde yıllık kadavra ihtiyacı, tıp fakültelerinin sayısını göz önünde bulundurduğumuzda en az 500 adet civarındadır. Kadavra ile eğitiminin maksimum 10-12 kişilik gruplar halinde yapılması önerilmektedir.
“İthal kadavra 15 bin doları buluyor”
Ne var ki, birçok fakültemizde bu oranı sağlayacak düzeyde kadavra bulunmamaktadır. Yapılan son düzenlemelerle, yurtdışından kendini kadavra olarak bağışlamış kişilerin bedenlerinin ülkemize getirilmesine izin verilmiştir. Ancak maliyeti 15 bin doları bulmaktadır. Bu bedel yurtdışındaki kurumun yaptırdığı Hepatit, HIV vb. testler, ilaçlama ve saklama bedelleri, Türkiye’ye nakli sağlayan firmanın nakliye ve bu iş için harcadığı emek karşılığında ödenmektedir. Kadavranın kendisinin bir bedeli yoktur.
Kadavra ile yapılan bilimsel çalışmaların, eğitimin insanların canını kurtarmaya vesile olduğunun anlatılması gerekmektedir. Batı’da bazı ülkelerde bağış fazlalığı nedeniyle bazen bağış kabul edemez duruma gelmektedirler.”
“Anatomistlerin yüzde 70’i kadavra bağışına hazır değil”
Meslektaşlarına yönelik yaptıkları bir anketten de bahseden Prof. Dr. Şehirli, şöyle dedi: “Son yaptırdığımız bir ankete göre anatomistler arasında bile öldükten sonra kendini kadavra olarak bağışlayanların sayısı oldukça az çıktı. Ankete katılan anatomistlerin yüzde 30’u öldükten sonra kendini kadavra olarak bağışlayabileceğini belirtirken, yüzde 70’i ise bu konuda henüz hazır olmadıklarını bildirdi.”
“Tıp öğrencisi çoğaldıkça sorun büyüdü”
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Tekdemir de gerek tıp eğitimi gerekse uzmanlık ve mezuniyet sonrası uygulama ve eğitimlerde kadavra çalışmalarının önemine vurgu yaptı. Prof. Dr. Tekdemir; şöyle dedi:
“Son yıllarda tıp fakültelerinin ve öğrenci sayısının artmasıyla kadavra bulmakta sorunlar yaşanmış ve bu sorunların çözümü için çeşitli arayışlar başlatılmıştır. Uzmanlık eğitimi sırasında da kadavraya ihtiyaç duyuyoruz. Çünkü yapılacak uygulamaların tümü, önce kadavra üzerinde deneniyor. Teknolojik gelişmelerle birlikte, ameliyat teknikleri ve tedavi yöntemleri sürekli gelişmektedir. Bunlar ancak kadavra üzerinde öğrenilebilir."
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Normal kahve mi yoksa kafeinsiz kahve mi? Kafeinsiz kahve nedir ve nasıl yapılır?
Ezber bozan araştırma: Yumurta beyin sağlığını koruyor ve kolesterolü düşürüyor
Kötü ağız kokusunun baş sebebi; Stres
Kış hastalıklarından korunmak için doğru beslenme ile bağışıklık sistemimizi güçlendirin
Akciğer kanseriyle mücadelede birincil koruma tütün ve tütün ürünlerini bırakmak