Uzmanlar Uyarıyor: Topuk Dikeni Yaşam Kalitesini Düşürüyor!
Topuk dikeni, topuk kemiği ve ayağın arka kısmından parmaklara kadar uzanan ayak kavsinin oluşmasını sağlayan plantar fasya isimli bağ dokusu arasında kalsiyum birikimine bağlı ortaya çıkan kalınlaşmadır. Bu doku yaylanarak yürürken ayağa yüklenen basının dağıtılmasına yaramaktadır. Bölgenin uzun bir süre zorlanması ve zedelenmesi sonucunda topuk kemiğinde kalsiyum birikmesi ortaya çıkmakta bu da topuk dikeni oluşmasına neden olmaktadır. Topuk dikeni tedavi edilmediğinde yaşam kalitesini düşüren bir sağlık sorunudur.
Topuk Dikeni Nedir? Neden Ortaya Çıkar?
Topuk dikeni, sağlıksız ayakkabı kullanımı ve aşırı kilo gibi nedenlerden dolayı ortaya çıkabilmektedir. Ancak bazı durumlarda topuk dikeninin altında yatan neden farklı bir romatolojik rahatsızlık olabilmektedir. Ayrıca düz tabanlık ya da ayak kavisi yüksekliği gibi basma kusurları da topuk dikeni oluşumuna yol açabilmektedir.
Topuk dikeni genel olarak 1-1,5 santimi geçmeyen bir boyuta sahiptir. Ayakta oluşan bu kalınlaşma veya çıkıntı röntgende her zaman görülmemektedir. Genelde başka bir sorun için röntgen çekildiğinde fark edilmektedir. Ayağın alt kısmında ağrı olduğunda topuk dikeni olabileceği akla gelmelidir. Topuk bölgesinde oluşan ağrı yürüyüş sırasında azalabilmekte, çeşitli aktivite ve sportif faaliyetler sırasında artış gösterebilmektedir. İltihaplanmayla beraber kimi zaman ayakta sıcaklık artışı, şişlik ve kızarıklık da meydana gelebilmektedir. Topuk dikeninin oluşma nedenler ise aşağıdaki gibidir;
- Eklem iltihabı
- Plantar fasiit
- Koşma ve zıplama sonucunda plantar fasyanın zedelenmesi
- Kuvvetli baldır kaslarına sahip olma
- Bağ yaralanması sonrasında ayağın arkasında bulunan aşil tendon kısalığı sonucu plantar fasyanın çok gerilmesi
- Aşırı kilo
- Düz tabanlı ve yüksek ayak kemerine sahip olma
- Reiter hastalığı
- Omurga ya da bel romatizması
- Diyabet
- Topuk dikenine sebebiyet verebilecek diğer hastalıklar
- Yaşın ilerlemesiyle oluşan hastalıklar
- Ayak yapısı ve sağlığına zarar verebilecek terlik ve ayakkabılar
- Öğretmen, garson, fabrika işçisi gibi uzun saatler boyunca ayakta kalmak zorunda olunan mesleklerde görev yapmak.
Topuk Dikeninin Teşhisi ve Tedavisi
Topuk ağrısı her zaman topuk dikeninin belirtisi değildir. Ayakta ortaya çıkan kızarıklık, iltihaplanma ve diğer hassasiyetlerin sebebini araştırmak için öncelikle fiziki muayene yapılması gerekmektedir. Topuk dikeni şikayeti için hastanelerin ortopedi ve travmatoloji bölümlerine başvurulması gerekmektedir. Topukta oluşan kemik çıkıntısı ve kalınlaşmayı görmek için en sık kullanılan yöntem röntgendir. Bir başka görüntüleme tekniği ise halk arasında MR kısaltmasıyla bilinen manyetik rezonanstır. Topuk dikeni ilaçlarla ya da daha ileri durumlarda ameliyatla tedavi edilebilmektedir.
Topuk dikeni hastalığını yaşayan kişilere uzun süre ayakta durmamaları önerilmektedir. Topuk dikani tedavisinde kullanılan diğer yöntemler ise şu şekildedir;
- 15-20 dakika ayağa buz uygulamak
- Topuk ortezleri ya da tabanlık kullanma
- Plantar fasya geren egzersiz
- Baldır kaslarını geren egzersiz
- Proloterapi
- Fizyoterapi
- Akupunktur
Topuk Dikeni Oluşmaması İçin Bunlara Dikkat!
Kişilerin de topuk dikeni sorununu yaşamaması için uzmanların bazı tavsiyeleri bulunmaktadır. Bunlar ağır fiziksel aktivitelerden kaçınmak, uzun saatler ayakta kalmamak, koşma ve zıplama başta olmak üzere sportif faaliyetleri yumuşak zeminde yapmak, yumuşak tabanlı ayakkabılar giymek, topuk ortezleri ve tabanlık kullanmak şeklinde sıralanabilmektedir. Aşırı kilo, sert zeminde sportif faaliyetler, koşma ve zıplama, uzun süre ayakta kalma, ayak yapısına uygun olmayan ayakkabılar kullanma gibi durumların da topuk dikenine davetiye çıkardığı unutulmamalıdır.
Dr. Furkan Turun
uzmandoktor.net
ilandır
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
40 yaş altı felç geçiren erkeklerin sayısı artıyor! Nedeni ise...
Kulak çınlaması ve baş dönmesi anemi habercisi olabilir!
Araştırma: Alzheimer riski en düşük meslek belli oldu!
SÜREKLİ ÜŞÜME HİSSİ NEDEN OLUR? D vitamini eksikliğinden kansızlığa tek tek açıklandı! ÜŞÜMEYE İYİ GELEN BESİNLER
SOSYAL MEDYANIN GÖRÜNMEYEN YÜZÜ: Kusursuz hayatlar ‘yetersizlik hissine' neden oluyor