Uzmanı uyardı: Bebeğinize muhallebi vermeden önce bir kez daha düşünün
Prof. Dr. Nalan Karabayır, “Proteinden fakir, muhallebi gibi karbonhidrattan zengin beslenme bebeğin gelişiminde soruna neden olabilir. Günümüzde yulaf, kinoa gibi besin maddeleri dışında propolis, keçiboynuzu gibi katkıların çocuk beslenmesinde ön plana çıktığı görülüyor ancak bunların hali hazırda bilinmeyen olumsuz etkileri yıllar sonra ortaya çıkabilir” dedi.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nalan Karabayır, toplumda kilolu bebeklerin sağlıklı olduğuna ilişkin kanının yanlış olduğuna dikkati çekerek “Pirinç unu muhallebi gibi karbonhidrat ağırlıklı ancak proteinden fakir beslenme bebeğin gelişiminde soruna neden olabilir” dedi. Prof. Dr. Karabayır, çocuklarda büyüme ve gelişmeyi etkileyen en önemli faktörün beslenme olduğunu belirterek anneler için en önemli kriterin kilo olduğunu ifade etti.
Fazla karbonhidrat ve az ya da aşırı proteinle beslenen bebeğin ileride diyabet, yüksek tansiyon gibi hastalıklara yakalanabileceğini ifade eden Karabayır, şu değerlendirmede bulundu: “Önce kilolu bebeğin sağlıklı bebek olmadığı gerçeğinin kabul edilmesi en önemli adımlardan biridir. Bebek beslenmesinde en önemli faktör ilk 6 ay yalnız anne sütü, 6’ıncı aydan sonra en az 2 yaşına kadar tamamlayıcı beslenme ile birlikte anne sütüne devam edilmesidir. Anne sütü alımı ile sağlıklı beslenme davranışı arasında ilişki olması dışında bu bebeklerde obezite, iskemik kalp hastalıkları gibi sorunların daha az sıklıkta görüldüğü bilinmeli.”
“Bıldırcın yumurtası erken ergenlik nedeni”
Karabayır, tamamlayıcı beslenmede en önemli faktörlerden birinin protein, demir, çinko ve B12 kaynağı hayvansal gıdalar olduğuna dikkati çekerek “Pirinç unu muhallebi gibi karbonhidrat ağırlıklı beslenme bebeğin büyüme ve gelişiminde soruna neden olabilir. Bu nedenle anne sütü ve tamamlayıcı beslenme konusunda ailelerin sağlık personelleri tarafından bilgilendirilmesi oldukça önemli” ifadelerini kullandı.
“Propolisin yan etkileri olabilir”
Son yıllarda annelerde artan beslenme farkındalığına işaret eden Karabayır, şu bilgileri verdi: “Klasik bebek beslenmesinde yer almayan kinoa, yulaf, rüşeym, keçiboynuzu gibi besin maddelerinin ön plana çıktığını, bazen de çocuk beslenmesinde vejetaryen hatta vegan beslenmenin tercih edildiği görülüyor. Çocuk beslenmesinde bilimsel kanıtları olmayan besinlerin büyüyen bir organizma olan çocuklarda şu anda bilinmeyen bir takım olumsuz etkileri yıllar sonra ortaya çıkabilir. Örneğin kız çocuklarda karşılaşılan erken ergenlik olgularının bir kısmında yüksek miktarda protein içeren bıldırcın yumurtası tüketimi olduğu saptandı. Son yıllarda popüler olan propolisin bazı türlerinin de östrojen hormonu benzeri maddeler içerdiğinden, çocuklarda hormon dengesini etkileyebileceği unutulmamalıdır. Çocuk beslenmesinde önerilerin bilimsel, genel topluma uygulanabilen, enerji ve protein açısından zengin, kolay ulaşabilecek besinleri içermesi gerekiyor.”
“Persantil eğrisine dikkat”
Karabayır, bebeklerin büyümesinin persantil eğrileriyle her ay takip edildiğini belirterek sözlerini şöyle noktaladı: “Pratik olarak doğumda ortalama 3 kilo civarında doğan bir bebeğin 5 aylıkken doğum ağırlığının 2 katı, 1 yaşında 3 katı olması beklenir. Yaşamın ilk 6 ayında ayda en az 500 gr tartı alımı ve toplam 16 cm boy uzaması normal iken, 6’ıncı aydan sonra tartı alımı ayda 400 gr’a, boy uzaması ise toplam 8 cm’e inmektedir. Bir yaştan sonra ise aylık tartı alımı 100-200 gr, yıllık boy uzaması ise 10-12 cm olmaktadır. Persantil eğrisindeki sapmalar bebeğin büyümesinde sorun olduğunu işaret edebilir. Tartı eğrisi giderek düşen bir bebekte beslenmenin yetersiz olduğu söylenebilir. Öte yandan kilosu özellikle boyuna göre normalin üstünde olan çocuklarda ise ayrıntılı beslenme öyküsü alınarak, 3 günlük beslenme listesi istenmeli.”