1. Uyku hastalıklarında uzman olan hekimler, uyurgezerliğin normalde derin uyku aşamasındayken ve uyku devam ederken fiziksel aktiviteyi tetikleyecek şekilde kısmen uyanıklıkta gerçekleştiğini ifade etmektedir. Çeşitli faktörler, bu tür kısmi uyanmanın meydana gelme olasılığını etkiler. Bunlar, genellikle genetik ve aile öyküsü olan kişiler olabilir.
2. Yapılan araştırmalarda, bazı insanların genetik olarak uyurgezerliğe yatkın olduğu belirlenmiştir. Ancak ebeveynlerinde uyurgezerlik öyküsü olmayan çocukların yaklaşık % 22’sinde uyurgezerlik olabilmektedir. Buna karşılık, ebeveynlerinden birinin uyurgezerlik öyküsü varsa çocukların % 47’si uyurgezer ve her iki ebeveynin de uyurgezerlik öyküsü varsa çocukların % 61'i uyurgezer olabilir.
3. Uyurgezerliğin diğer bir yaygın sebebi ise uyku yoksunluğudur. Uyku yoksunluğu döneminden sonra yaşanan uzun süreli derin uyku sırasında uyurgezerlik ortaya çıkabilmektedir.
4. Bunun dışında, akşamları alkol almak kişinin uyku evrelerinde dengesizliğe yol açabilmekte ve riski artırabilmektedir.
5. Çocuklarda yüksek ateşin uyurgezerliği daha olası hale getirdiği bulunmuştur. Ateşi olan çocuklarda gece boyunca artan sayıda hastalık kaynaklı beyin disfonksiyonu ile ilişkili olabilir.
6. Beyin iltihabı (ensefalit) dahil olmak üzere beyni etkileyen tüm hastalıklar, uyurgezerlik için bir tetikleyici olabilir.
7. Obstrüktif uyku apnesi (OUA) hava yolunun tıkandığı ve uyku sırasında nefeste kısa kesintilere neden olduğu bir uyku bozukluğudur. Gecede onlarca kez meydana gelen bu nefes kesintileri ve kanda oksijen yetersizliği beynin işlevini bozarak, uyurgezerliğe neden olabilir.
8. Huzursuz bacak sendromu, istirahat halindeyken özellikle bacaklarda huzursuzluk hissi ve hareket ettirme isteği ile karakterize olan bir uyku bozukluğudur. Gece uyanmaları bir kişinin uyurgezerlik dönemine girmesine neden olur.
9. Çeşitli stres kaynakları bölünmüş uykuya neden olarak, uyurgezerlik eğilimini artırabilir.