“Polyannacılık yerine kendinize özşefkat göstermeye çalışın”
“Kaygıyı tamamen ortadan kaldırmamız, pozitif düşünmemiz ve aşırı iyimser davranmamız gerekir diye düşünüyoruz ama bu doğru değil. Kaygı belli bir seviyede gerekli bir duygudur” diyen Psikolog Güler başlıca aşırı kaygı hissedenlere yönelik sakinleşme önerilerini şöyle dile getirdi: “Polyannacılık veya kendini aşırı iyimser düşünmeye zorlamaktan kaçınılmalı. Kendi duygularınızı regüle etmek için öz şefkate yönelmelisiniz. Endişeyle baş etmenin en güzel yollarından biri de düşüncelerimizi not almaktır. Not alır ve bir süre sonra dönüp bakınca ne kadar esneyebildiğimizi görür ve yeni bir bakış açısı ediniriz.” Yeterli uyku ve düzenli egzersiz ile fiziksel sağlığı korumanın önemine değinen Psikolog Güler “Anahtar, kontrol edebileceğiniz ve şu anda yapabileceğiniz bir şey bulmaktır. Kaygı anında yapılabilecek en doğru şeylerin başında sanatla, müzikle uğraşmak gibi anda kalabilecek ilgi alanları bulmak geliyor” diye konuştu.
“Anne babanın huzursuzluğu çocuğa da yansır”
Psikolog Güler, pandemiye karşı, panik aşamasına vardırmadan ebeveynler olarak önlem almak gerektiğini belirterek “Ebeveynlerin ruh sağlığını destekleyecek nefes alma teknikleri, yoga, egzersiz kaynaklarını araştırıp kullanması faydalı olacaktır. Sabırsız, gergin anlarda huzur veren başka şeylerle meşgul olunması, çocuğa ilgilenebileceği bir etkinlik verilmesi ya da evdeki bir başka erişkinin onunla ilgilenmesi ailelere destek olabilir. Deneyimsel oyun terapisinin kurucusu Prof. Dr. Byron Norton‘ın belirttiği gibi ‘Bir çocuğun üç ebeveyni vardır; Anne, baba ve anne ile baba arasındaki ilişki’. Bu üçüncü ebeveyn çok etkilidir. Çocuklar huzurlu ve tutarlı ortamlarda daha az kaygılı olurlar” dedi.