hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Ürtiker (Kurdeşen) belirtileri nelerdir?

    Ürtiker (Kurdeşen) belirtileri nelerdir
    expand

    1 Ekim Dünya Ürtiker (Kurdeşen) Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Özlem Su Küçük, “Ürtikerin en sık rastlanan belirtileri; dudaklar, göz çevresi ve genital bölge dâhil olmak üzere vücudun her yerinde kırmızı renkte kabarcıkların görülmesidir. Ürtikerin neden olduğu şikâyetler hastaları geceleri daha çok etkilemektedir” dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Prof. Dr. Özlem Su Küçük, 1 Ekim dünya Ürtiker Günü kapsamında önemli açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Özlem Su Küçük, “Ürtiker ya da halk arasında daha çok bilinen adıyla kurdeşen; vücudun her yerinde görülebilen kaşıntılı deriden kabarık, kızarık döküntüler ile karakterize bir deri hastalığıdır. Döküntülerin en önemli özelliği kaşıntılı olması ve genellikle 24 saat içerisinde kendiliğinden kaybolmasıdır. Dudak ve göz kapaklarında şişme de (ödem) görülebilir. Bu tabloya anjioödem adı verilir. Ürtikerin neden olduğu şikâyetler hastaları geceleri daha çok etkilemektedir. Ürtiker, bulaşıcı bir hastalık değildir” diye konuştu

    Ürtiker ve anjioödem aynı hastalık mıdır?

    Zaman zaman ürtikere eşlik eden anjioödem ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Özlem Su Küçük, “Ürtiker ve anjioödem beraber görülebilir veya ayrı ayrı ortaya çıkabilir. Anjioödem, deride ve mukozalarda (dil, dudak, ağız, genital bölge) şişlik ile kendini gösteren bir rahatsızlıktır. Şiddetli ürtiker olgularına anjioödem ve solunum sıkıntısı da eşlik edebilir veya tek başına anjioödem atakları görülebilir. Anjioödemin gerilemesi 72 saati bulabilir. Anjioödem ve ürtiker, anafilaksinin (alerjik şok) deri bulgusu olabilir, bu nedenle solunum ve kardiyovasküler sistem değerlendirmesi hayati öneme sahiptir” açıklamasını yaptı.

    'Ülkemizde yaklaşık 1 milyon kronik ürtiker hastası var'

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Akut ve Kronik olmak üzere iki çeşit ürtiker olduğunu belirten Prof. Dr. Özlem Su Küçük, “Altı haftadan kısa süren ürtikere ‘Akut Ürtiker’ diyoruz. Akut Ürtiker, çocuklarda daha sık görülüyor. Toplumun yaklaşık dörtte biri, hayatının bir döneminde akut ürtiker atağı geçiriyor. Akut ürtikere neden olan etmenler, enfeksiyon, ilaçlar ve gıdalardır.

    Altı haftadan uzun süren ürtiker ataklarına ‘Kronik Ürtiker’ adı verilir. Toplumda % 0,5-1 oranında görülür. Kronik ürtiker 20-40 yaş arasında, genç erişkinlerde ve özellikle kadınlarda erkeklere oranla iki kat sıktır. Ülkemizde yaklaşık 1 milyon civarında kronik ürtiker hastası mevcut. Hastalık genellikle 1-5 yıl arasında sürmektedir. Ancak 20-25 yıl hatta daha uzun süren olgular da var” dedi ve sözlerini şu şekilde tamamladı:
    “Özellikle kronik ürtiker, hastaların yaşam kalitelerini ciddi derecede bozmaktadır. Kaşıntı nedeniyle görülen uyku bozuklukları, kişilerin iş ve sosyal yaşamını olumsuz etkilemekte, iş ve okul başarısında azalmaya yol açmaktadır. Bu durum da hastalarda kaygı ve anksiyete bozukluğunu beraberinde getirmektedir. Kronik ürtiker tedavi edilebilen ve kontrol edilebilen hastalıktır. Önemli olan doğru tanı ve tedavinin belirlenmesi ve düzenli doktor kontrollerinin gerçekleştirilmesidir.”

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow