Ufuk Özkan'ın karaciğerini bitiren meyve diyeti mi? Menajeri de açıkladı, gerçek çok başka

Ünlü oyuncu Ufuk Özkan'ın 3'üncü derece siroz hastalığına yakalandığı ve organ nakline ihtiyacı olacağına ilişkin haberlerin ardından pek çok şey yazılıp çizildi. Özkan'ın rolüne hazırlanırken uyguladığı Hollywood diyeti ise başrolde. Oyuncunun menajerliğini yapan şirket iddiaları yalanlarken, siroz hastalığının ardındaki gerçeği ise İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayça Kaya açıkladı. (Zeynep Dilara Akyürek/ milliyet.com.tr)Zengin Kız Fakir Oğlan, Kalk Gidelim gibi dizilerle tanınan ünlü oyuncu Ufuk Özkanın 3. derece siroz hastalığına yakalanması sevenlerini üzdü. Bu haberle sosyal medyada bilgi kirliliğine yol açan iddialar da ortaya atıldı. Özkanın bir rol için 5-6 kilo vermek üzere Hollywood diyetine başvurması ve bu durumun kontrolden çıkarak 17 kilo kaybetmesine, beraberinde de siroz hastalığa yol açtığı iddiaları yayıldı. Ünlü oyuncu her ne kadar sosyal medya hesaplarından konuyla ilgili açıklamalar yapsa da diyet mevzusu tartışılmaya devam ediyor. Biz de milliyet.com.tr olarak işin doğrusunu öğrenmek için Ufuk Özkan'ın menajerliğini yürüten Abdullah Bulut Management Cast Ajansına ulaştık. Ajans, Ufuk Özkan bu konuda daha fazla konuşmak istemiyor. Diyet yüzünden siroza yakalandığı ya da kötüleştiği kesinlikle doğru değil. Kendisi zaten yıllardır takip altındaydı. Önümüzdeki günlerde yeniden tahlilleri yapılacak açıklamasında bulundu. Peki daha önce Steve Jobs ve Ashton Kutcher ile de gündeme gelen, sadece meyve ile beslenmeye dayalı Hollywood diyeti iddia edildiği gibi siroza yol açabilir mi? Ünlü oyuncu Ufuk Özkanın yaşadıklarının ardından en merak edilen detay siroz hastalığının beslenme ile olan ilişkisini obeziteyle mücadelede bugüne kadar önemli çalışmalara imza atan İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayça Kayaya da sorduk. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayça Kaya, siroz hastalığının ciddiyetine değinerek Ufuk Özkanın bir diyet sonucu hastalığa yakalandığı iddialarını değerlendirdi. Uzm. Dr. Ayça Kaya, sözlerine şöyle devam etti: Karaciğer vücudun en önemli organlarından biri vücudumuzun hem fabrikası hem de atıkları temizleme organı diyebiliriz. Günlük yaşamda karaciğer enzimlerimizi kontrol ettirmiyoruz. Bunun için doktora gitmiyoruz. Kişiler alkol kullanıyorsa, kötü besleniyorsa, kronik hastalığı varsa ve buna bağlı ilaçlar kullanıyorsa ya da zayıflama hapları kullanılıyorsa karaciğerin sağlığını riske atıyoruz. Ancak 'Bu diyeti yaptı, sadece meyve tüketti ve bir günde siroz oldu' diyemeyiz. Şunu biliyoruz, karaciğer yağlanması olduğunda hücrelerin içinde yağ birikiyor. Sanatçımız bir diyet yapıyor ve bunun sonucunda karaciğer enzimlerinde bozulma ve karaciğer harabiyeti olabilir. Ancak kişi alkol kullanıyor mu, altta Hepatit B, Hepatic C ve başka metabolik hastalıklar var mı bilemeyiz. Hatta bazen tıbbi onayı olmayan bitkisel ürünler kullanılıyor. Bunlar Sağlık Bakanlığı onaylı değil. Biz etken maddelerini ve zararlarını bilmediğimiz için karaciğeri ne denli harap edeceğini de bilemiyoruz. Uzm. Dr. Ayça Kaya, Ufuk Özkanın yaptığı iddia edilen Hollywood diyetinin yeterli bir beslenme olmadığına dikkat çekerek, sağlıklı beslenme ipuçlarını paylaştı. Dr. Kaya, Hiçbir besin yoktur ki yediğimizde karaciğeri hemen iyileştirsin. Dünyanın kabul ettiği bir şey var; yağı kısıtlanmış Akdeniz tipi beslenmenin insan vücudu için en sağlıklı beslenme olduğunu biliyoruz. Taze sebze ve meyveleri ön plana almak, yeterli protein almak, bunu da tavuk, balık, kırmızı et ve bakliyatlarla sağlamak önemli. Bazı yiyecekler karaciğere ayrıca iyi gelir. Enginar, kuşkonmaz, soğangiller ve sarımsak bunlar arasında. Doğada olan her türlü sebze ve meyve mevsiminde yediğinizde aslında ilaçtırç Vücudumuzun bizden istediği karbonhidrat yağ ve proteini vücudumuza vermek zorundayız. Sonuçta biz bir makineyiz. Dünya Sağlık Örgütü diyor ki yediklerinden günde yüzde 50-55 karbonhidrat, yüzde 17 protein, yüzde 25-30 en fazla olmak üzere yağ alacaksın. Birçok diyette ya protein fazladır ya bitkisel bazlıdır ki sanatçımızın yaptığı iddia edilen Hollywood diyeti budur. Böylece de vücut yeterince karşılayamadığı ihtiyaçları olduğunda kendi kendini yiyor dedi. Uzm. Dr. Ayça Kaya, karaciğer yağlanmasının yapılan diyetlerle ilişkisini ise sağlıklı ve yeterli beslenmeye dikkat çekerek şu şekilde anlattı:Çok hızlı kilo vermede serbest yağ asitleri birden dolaşıma çıktıkları için bunların karaciğerde birikme durumları oluyor. Bu nedenle hasta evre 1 ya da evre 2 karaciğer yağlanması yaşıyor ama bunu bilmiyor ve hızlı diyet yapıyor. Vücudun ihtiyacı olan vitamin mineral protein karbonhidrat makro ve mikro besinleri vücuduna vermediği için hızlı kilo vermeden kaynaklı yağ hücreleri karaciğerde birikiyor ve var olan problem büyüyebiliyor. Bir de zayıflama hapları kullanıyorsa sorun daha da ciddileşiyor.Biz burada şunu biliyoruz yanlış diyetler insanı sağlığından eder. Karaciğer yağlanması toplumumuzda her 4 kişiden birinde görülüyor diyen Kaya, Biz de karaciğer yağlanmalarını ikiye ayırıyoruz: Alkole bağlı ve alkole bağlı olmayan. Toplumda en çok görülen tür ise alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanmaları. Bunun da en büyük sebebi sağlıksız beslenme, obezite, kan yağlarının yüksek olması, hareketsiz yaşam, kötü yiyecek ve içecekler bilgisini paylaştı. Tavsiyelerini sıralayan İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Kaya, Bizim yapmamız gereken şekerli yiyecek ve içecekler, yüksek mısır şuruplu ürünlerden uzak durmak. Üzerinde diyet yazan şeyleri de asla tüketmeyin. Trans yağlı yiyecekler; özellikle hamburger, pizza, patates kızartması, salam, sucuk, sosis gibi yiyeceklerden uzak durulmalı. Fazla tuz alımı da yapmayın uyarısında bulundu.