Şişmanlığın başlıca nedeni olan hastalık, iştahın kontrol edilememesine yol açıyor

Gnetik-soya çekim faktörü, stres, sıkıntı ve depresyon gibi duygusal faktörlerin yanı sıra doğum kontrol, anti depresan ve kortizon ilaçları, hipotroidi, cushing ve şeker hastalığı gibi hormon hastalıkları, hareketsiz yaşam ve yaş faktörü kilo alma nedenleri arasında yer alsa da şişmanlığın asıl nedeni başka. Bu sorun kontrol edildiğinde, kilo vermek çok daha kolay hale geliyor. Sık sık değişen formül diyetler kısa süreli olarak kilo verilmesini sağlasa da temel olarak açlık hissi, iştah fazlalığı, stres ve panik duyguları, sindirim problemleri, motivasyon düşüklüğü tedavi edilmediği için zayıflama diyetleri her seferinde hüsranla sonuçlanıyor. Ancak asıl olarak iştahın kontrol edilmesini zorlaştıran sorunun çözülmesi gerekiyor.

Haberin Devamı

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Hasan Levent, şişmanlığın, vücudun yağ depolarının artması ile karakterize sistemik ve kronik bir hastalık olduğunu dile getirdi. Çocuklar, ergenler ve yetişkinlerde şişmanlık görülme oranının son on yılda çarpıcı biçimde arttığına dikkat çeken Dr. Levent, “Şişmanlık, tip 2 şeker hastalığı, hipertansiyon, koroner kalp hastalığı, uyku apnesi, yağlı karaciğer hastalığı ve ağrılı eklem hastalıklarının meydana gelmesinde ana rol oynamaktadır. O nedenle tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Bu hastalık organlara da zarar veriyor. Bundan dolayıdır ki Sağlık Bakanlığı, şişmanlık hastalığının tedavi ve kontrolünde, sorumlu bir dahiliye hekimi ve ihtiyaç halinde diğer branş hekimleriyle konsültasyonun yapılabildiği bir zayıflama programını önermektedir” dedi.

Şişmanlığın en büyük nedeninin insülin direnci olduğunu belirten Dr. Hasan Levent, “İnsülin direncinde hastalar iştahlarını kontrol edemez, sık sık acıkırlar ve çok yerler.” diye konuştu. Dr. Levent diğer şişmanlık nedenlerini sıraladı.

“Diğer nedenler arasında genetik-soya çekim faktörü, stres, sıkıntı ve depresyon gibi duygusal faktörler, doğum kontrol, anti depresan ve kortizon ilaçları, hipotroidi, cushing ve şeker hastalığı gibi hormon hastalıkları, hareketsiz yaşam ve yaş faktörü bulunuyor.”

“STRES VE PANİK DİYETTE HÜSRANLA SONUÇLANIR”

Çok sayıda insanın sadece diyet değişikliği ve artan fiziksel aktivite ile kilo veremeyeceğine dikkat çeken Dr. Levent, “Sık sık değişen formül diyetler kısa süreli olarak kilo verilmesini sağlasa da temel olarak açlık hissi, iştah fazlalığı, stres ve panik duyguları, sindirim problemleri, motivasyon düşüklüğü tedavi edilmediği için zayıflama diyetleri her seferinde hüsranla sonuçlanır” ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

Diyetle kilo vermek isteyenlerin çeşitli sorunlarla karşılaştığına dikkat çeken Dr. Hasan Levent, şunları söyledi: “Kilo vermek isteyen insan ilk anda panik, arkasından depresif duygular ve psikosomatik sorunlar yaşar. Açlık hissi, sinirlilik, baş ağrısı, çarpıntı, titreme, halsizlik ve yorgunluk, konsantrasyon azalması, uykusuzluk, isteksizlik, karında şişkinlik, hazımsızlık, mide kazınması.”

“ZAYIFLAMAK İÇİN DOĞAL VE TAMAMLAYICI TEDAVİLER DE ÖNEMLİ”

Doğal ve tamamlayıcı tedavi uygulamalarının, vücutta iştahın ve stresin azalmasını sağladığını ifade eden Dr. Levent, “Bu uygulamalar, metabolizmanın hızlanmasına, yağların kolayca parçalanmasına ve yakılmasına, lenf ve kan dolaşımını hızlandırarak ödem ve toksinlerin atılmasına, insülin direncinin kırılmasına ve kan şekerinin düzenlenmesine önemli ölçüde yardımcı olmaktadır. Şişmanlık tedavisinde yaşanan tüm bu faydalı etkiler bir araya gelince kişi kendini çok daha enerjik ve motive hisseder, zayıflama süreci daha kolay, daha mutlu ve daha başarılı bir hale gelir.” ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı