Salgın döneminde çocuklarda ev kazalarının görülme oranı arttı
Tüm dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını döneminde, özellikle 0-18 yaş aralığında yüksekten düşme, yanık, zehirlenme, soluk borusuna cisim kaçması gibi ev kazalarında görülme sıklığının arttığı belirtildi.
Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özlem Tekşam, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ev kazalarının, ölüm nedenleri arasında önemli bir yer tuttuğunu söyledi.
Özellikle 0-18 yaş arasını kapsayan yaş grubunda görülen ölümlerin en önde gelen sebeplerinden birinin kazalar olduğunu vurgulayan Tekşam, her yıl dünyada milyonlarca çocuğun, hastanelerin acil servislerine kaza kaynaklı başvurduğunun ve birçok kişinin, tüm hayatını etkileyecek sakatlıklarla yaşamını devam ettirmek zorunda kalabildiğinin altını çizdi.
Tekşam, "Yeterli ve birçoğu basit olan tedbirler alındığı takdirde bu sorunların hiç yaşanmayacağını bilmek çok önemli. Bu nedenle özellikle anne ve babaların, kazaları doğal bir olaymış gibi düşünmemesi, bu konuya yeterli önem vermesi gerekiyor." dedi.
"Çocuklar tehlikeyi bilmez, anlamazlar"
Özellikle 5 yaşından küçük çocuklarda kazaların önemli bir kısmının evlerde, daha büyük çocuklarda ise zamanının çoğunu geçirdikleri okullarda, oyun alanlarında veya trafikte görüldüğüne dikkati çeken Tekşam, şunları kaydetti:
"Ev kazaları, çocukların yaşam alanı içerisinde meydana gelen kazalardır. Ancak sadece ev içinde değil, özellikle yaz aylarında evin dışında bahçe, çatı, havuz ve balkon gibi alanlarda da meydana gelebilmektedir. Evde en sık görülen kazalar, düşmeler, yanıklar, zehirlenmeler, boğulmalar, kesici-delici alet yaralanmaları, soluk borusuna kaçırılan yabancı cisim, yabancı cisim yutmaları, televizyon ya da dolap düşmesine bağlı yaralanmalar ve elektrik çarpmalarıdır. Her yıl ev kazalarına bağlı hayatını kaybeden çocuk sayısı, lösemi ve menenjit gibi hastalıklara bağlı yaşamını yitiren çocuk sayısından fazladır."
Prof. Dr. Tekşam, çocukların meraklı olduğundan öğrenme, dokunma, tatma ve deneme isteklerinin de yüksek olduğuna işaret ederek, "Çocuklar tehlikeyi bilmez, anlamazlar, kendilerine zarar verebileceğini düşünmezler, taklit ederler. Bu nedenlerle de kazalar çocuklarda daha sık görülür." diye konuştu.
"Çocukların güvenli ortamda yaşamalarını sağlayacak önlemler bilinmeli"
Tekşam, Çin'in Vuhan kentinde ortaya çıkan ve kısa sürede dünyaya yayılan Kovid-19 pandemi sürecinde evde kalma oranlarının arttığını ve bunun ev kazaları görülme sıklığına yansıdığını dile getirdi.
Bu süreçte özellikle karantina döneminde çocuk acil servislerine başvuruların azaldığını, üst ve alt solunum yolu hastalıklarında belirgin gerileme olduğunu anlatan Tekşam, kazalara bağlı başvurularda ise azalma gerçekleşmediğini aktardı.
Bu dönemde çocukların okul yerine evlerinde daha çok zaman geçirdiğini, buna bağlı ev kazalarının daha fazla görüldüğünü dile getiren Tekşam, çok ciddi sonuçları olan kazalarla karşılaşıldığını vurguladı.
Evde, 5 yaş altı çocukların kazalara daha fazla maruz kaldığı karantina döneminde, her yaşta çocuğun acil servise kazalar nedeniyle başvurduğunu anlatan Tekşam, şöyle devam etti:
"Bu süreçte ne yazık ki çok sayıda balkondan düşme ve bu nedenle ciddi yaralanmalar, artan sayıda ciddi yanıklar, soluk borusuna yabancı cisim kaçma ya da zehirlenme nedeniyle başvuran çocuk hastalar oldu. Üstelik kazaların birçoğu anne-babaların evde bulunduğu saatlerde gerçekleşti. Bu, evlerde yeterince önlem alınmadığını, çocukların yeterli gözetim altında bulunmadığını gösteriyor. Bu nedenle anne-babaların çocuklarının güvenli ortamda yaşamalarını sağlayacak temel önlemleri bilmeleri gerekiyor. Pandemi döneminde Hacettepe Üniversitesi İhsan Doğramacı Çocuk Hastanesi Çocuk Acil Polikliniğine başvuran, evde ya da dışarıda gerçekleşen tüm travma başvurularında, 2019 yılının aynı dönemine göre belirgin bir artış oldu. Bir önceki yılın aynı döneminde tüm başvuruların yüzde 15'i travma hastasıyken pandemi döneminde yüzde 25'ini travma hastaları oluşturdu. Özellikle yanık hastalarında yüzde 65'e varan artış gerçekleşti. Evlerde basit düşmeler sık görülürken, bu dönemde balkondan düşme nedeniyle acil servise başvuran ve yoğun bakıma yatırılan çok sayıda hasta oldu."
"Evde özellikle mutfak ve banyolar, yanıklar için riskli alanlarıdır"
Basit bazı tedbirler alındığı takdirde bu kazaların gerçekleşmeyebileceğini aktaran Tekşam, ayrıca evde ya da oyun alanlarında, özellikle küçük çocukların sürekli gözetim altında tutulması, çocuklar için tehlike oluşturacak her şeyin gözden geçirilerek güvenli bir ortam oluşturulması gerektiğinin önemine işaret etti.
Tekşam, evde özellikle mutfak ve banyoların yanıklar için riskli alanlar olduğunu vurgulayarak, şu önerilerde bulundu:
"- Yanıkların önlenmesi için mutfakta yemek pişerken küçük çocuklar mutfakta bulunmamalı, ocağın arka sırası kullanılmalı, tencere-tava sapı ocağın üstüne doğru çevrilmeli.
- Çocukların fırın, soba ya da alev alan çakmak, kibrit gibi yakıcı cisimlere ulaşması engellenmeli.
- En çok kaynar su ya da çaya bağlı haşlanma yanıkları görüldüğünden, çocukların olduğu ortamlarda çay içilmemeli, kaynayan su asla çocuğun ulaşacağı ortamlarda bulunmamalı.
- Banyo suyunun, hatta çeşmeden akan sıcak suyun sıcaklığı kontrol edilmeli, çünkü çocuklar, su çok sıcak olduğunda hızla kaçma hareketini yapamazlar.
- Evde herhangi bir yangın anında kaçış planı olmalı, her odanın en az iki çıkış noktası olmalı, bunun için pratik yapılmalı, hatta mümkünse duman dedektörleri evlere takılmalı ve aralıklı test edilmeli.
- Düşmeler özellikle evlerde ve parklarda çok sık karşılaşılan bir kazadır. Evlerde pencerelerin kolayca açılmasını engelleyen kilit sistemleri kullanılmalı, evde merdiven varsa merdivene inip çıkmayı engelleyen bariyerler konulmalı, merdivene ya da halıların altına kaymayı engelleyen malzemeler konulmalı, balkonlar kesinlikle kitlenmeli, camların önüne ya da balkonlara sandalye, masa gibi çocukların tırmanacağı eşyaların konulmamalı.
- Oyun alanlarının zemininin güvenli, yumuşak ve uygun bir materyalle (beton olmamalı) kaplı olduğundan emin olunmalı.
- Televizyon ya da dolap düşmelerini engellemek için televizyon ya da televizyonun altındaki mobilyalar duvara sabitlenmeli, aynı şekilde dolaplar da benzer şekilde sabitlenmeli.
- Elektrik çarpmalarının engellenmesi için prizlere çocuk kilitleri takılmalı, kablolar ağıza alınmaması için çok görünür olmamalı.
- Zehirlenmelerin önlenmesi için ilaçlar ve temizlik maddeleri çocukların ulaşamayacağı bir yerde, kilitli bir dolapta saklanmalı. Çocukların yanında asla ilaç içilmemeli, adolesanlara dahi ilaçlar anne-babaları tarafından verilmeli ve saklanmalı. İlaçlar ve temizlik maddeleri daima orijinal paketinde muhafaza edilmeli.
- Mevsimin yaz olması nedeniyle bisiklet kazaları da çok sık gelmektedir. Bu nedenle bisiklet, kaykay, paten kullanılırken çocukların mutlaka kask takması, dizlik-dirseklik kullanması sağlanmalı. Bu önlemlerin alınmasıyla çocuklarda kafa travması ve yüz bölgesine olan yaralanmaların büyük ölçüde engellenecektir.
- Çocukların bisiklet sürmesi için güvenli ortamlar oluşturulmalı.
- Trafik güvenliği için ise çocuğun yaşına uygun araba koltuğu, yükseltici ve emniyet kemeri doğru kullanılmalı, 12 yaş ve daha küçük çocuklar asla arabanın önüne bindirilmemeli."