Otizm nedir, belirtileri ve nedenleri nelerdir?
Otizm hastalığı kısaca gelişimsel rahatsızlık olarak bilinse de hastalığın farklı etkileri ortaya çıkabiliyor. Türkiye’de farkındalığı artırmak için çalışan kurumlar otizm belirtileri ve tedavi yöntemleri ile ilgili çeşitli bölgelerde seminerler veriyor. Peki, tam olarak otizm nedir, nasıl anlaşılır?
Otizm spektrum bozukluğuna neyin yol açtığı kesin olarak bilinmezken gen temelli etkenler ve çevresel faktörlerin hastalığın ortaya çıkışında etkili olduğu düşünülüyor. Otizm hastalığına her çeşit ırkta ve ailede rastlanabildiği için direkt olarak genetiksel bağlantılı demek tam karşılığı olmuyor.
İstatistiklere göre bu hastalık nadir olarak görülse de otizm günümüzdeki en yaygın nörolojik bozukluk olarak ön plana çıkıyor. ABD’de yapılan bir araştırmaya göre 2006 yılında her 150 çocuktan birinde otizm görülürken 2012’de bu rakam 88’de 1’e 2014’te ise 68’de 1’e kadar çıktı.
Bu hastalığa sahip çocukların görünüşleri diğer çocuklardan pek farklı olmasa da davranışları ve gelişim süreçleri farklılık gösterebiliyor. Otizm klinik testlerle kesin anlaşılabilir bir durum olmadığı için uzmanlar genellikle uzun bir gözlem yaparak bu hastalığın teşhisini koyuyor.
OTİZM NEDİR?
Otizm spektrum bozukluğu, doğuştan gelen ya da yaşamın ilk yıllarında ortaya çıkan karmaşık bir nöro-gelişimsel bir bozukluktur. Otizmin, beynin yapısını ya da işleyişini etkileyen bazı sinir sistemi sorunlarından kaynaklandığı sanılmaktadır.
Genetik altyapıya dayanan, doğuştan gelen, nörobiyolojik esaslı, karmaşık bir gelişim bozukluğu olan Otizm; başkalarıyla etkileşimde bulunmayı engeller ve kişinin kendi iç dünyasıyla baş başa kalmasına yol açar. Otizm genelde 3 yaştan önce ortaya çıkarak çocukların iletişim ve davranışlarını olumsuz yönde etkiler.
Otizmin, beynin yapısını ya da işleyişini etkileyen bir sürecin sonucunda ortaya çıktığı düşünülüyor. Otizm, çocuğun çevresi ile yeterli sosyal ilişkiler kuramaması, dil-iletişim alanında belirgin gelişim sorunları yaşaması ve kalıplaşmış, takıntılı davranış biçimlerine sahip olması ile kendini gösterir.
Otizmin erkek çocuklarında görülme riski ise kızlardan 4 kat daha fazla. Türkiye’de yaklaşık 600.000 otizmli birey bulunduğu tahmin ediliyor. Ülkemizde 0-18 yaş grubu arasında yaklaşık 352.000 otizmli çocuk bulunmasına ve otizmin görülme oranı hızlı artmasına rağmen toplumumuzda otizm yeteri kadar bilinmiyor.
Hastalığın günümüzde bilinen tek tedavisi ise erken tanı ile yoğun ve sürekli özel eğitimdir. Erken tanı ve ardından her çocuğun özelliklerine göre verilecek doğru bir eğitimle otizmli çocukların hayatlarında büyük fark yaratmak ve onları sağlıklı gelişim gösteren yaşıtları ile birlikte aynı okulda okuyacak seviyeye getirmek mümkün olabiliyor.
Nisan ayı, Birleşmiş Milletler tarafından bütün dünyada Otizm Farkındalık Ayı, 2 Nisan ise Otizm Farkındalık Günü olarak ilan edilmiştir. Nisan ayı boyunca tüm dünyada otizm konusunda bilinçlendirme çalışmaları yapılır. Türkiye’de ise bu çalışmalara bazı otizm dernekleri ve vakıfları yoğun bir şekilde öncülük ediyor.
OTİZM BELİRTİLERİ NELER?
- Başkalarıyla göz teması kurmamak,
- Gözlerin bir yere takılıp kalması,
- İsmi söylendiğinde bakmamak, sözleri tekrarlamak,
- Yaşıtlarının oynadığı oyunlara ilgi duymamak,
- Sallanmak,
- Çırpınmak,
- Parmak ucunda yürümek,
- Dönen nesnelere karşı aşırı ilgi ve takıntılı davranışlar yer alır.