KUCAKTAN KOPARILAN ÇOCUĞUN GÜVENİ ZEDELENİR
Çocukların, ‘nasıl olsa alışır’ düşüncesiyle ağlarken okula alınması, anne babanın kucağından sınıfa götürülmesi, en önemli hatalardan. Özellikle kucaktan koparılıp alınan çocuk belki bir süre sonra susar ve uyum sağlamış görünür ama aslında öğrendiği şey çaresizliktir. Ağlasa bile anne babadan yanıt alamayacağını görür bu da güven duygusunu zedeler. Ebeveynlerde, ’kapıdan bırakayım çocuğu gideyim’ tavrı da olmamalı. Burada anahtar ifade ‘yumuşak ve kademeli geçiş.’ İlk gün ailenin bahçede beklemesi, çocuğun kısa sürelerle istediği zaman anneye babaya ulaşabileceğini bilmesi, ikinci gün yine çocuğun ulaşabileceği bir konumda bulunmak, uyum sürecinin ilerleyişine göre kademeli olarak okuldan uzaklaşarak ilerlemek faydalı olacaktır.
‘ANA SINIFINA GİTTİ ZATEN ALIŞMIŞTIR’ DEMEYİN
İlkokul birinci sınıflar için ise uyum süreci çok farklı ilerler çünkü akademik bir beklenti de başlar. Okuma yazmayı öğrenmek gibi bir görevle karşılaşırlar, oyun saatleri teneffüslerle sınırlı, ders saatleri daha uzundur. O nedenle, ‘okul öncesine gitmişti, şimdi zorlanmaz’ diye düşünmemek gerekir. Çünkü tamamen farklı bir eğitim sisteminden bahsediyoruz. İlkokul dönemindeki oryantasyonda odaklandığımız şey çocuğun daha ciddi bir akademik düzene uyum sağlaması.