MR tekniğiyle beynimizi görüp acımızı azaltmamız mümkün
İnsanlar beyinlerinde olup bitenleri anında görebilse, acı ve ağrılarını hafifletebilir, kendilerini daha iyi kontrol edebilir, zihinsel güçlerini arttırabilir. Bu tekniğin daha yaygın kullanılması gelecekte birçok beceriyi mümkün kılabilir.
Herkesin duygularıyla baş edebilmek için kendine özgü yöntemleri vardır. Örneğin kimileri nefes alma üzerine yoğunlaşarak stres atar, kimi başka bir meditasyon tekniğiyle diş ağrısını hafifletir.
Moralimizin bozuk olduğu anlardan, mutlu olduğumuz bir yeri hatırlayarak kurtulmaya çalışırız. Bu yöntemlerin çoğu farklı derecelerde başarılıdır.
Beyindeki aktiviteyi görmek
Herhangi bir duyguyu veya üzüntü, endişe, korku, zevk gibi hisleri yaşarken beyninizde ne olup bittiğini görebildiğinizi düşünün bir. Bu şekilde, o hislere neden olan etkenleri görmek, olayın üzerindeki bilinmezlik perdesinin kaldırılmasını ve çeşitli zihinsel teknikler geliştirerek örneğin bu duyguları kontrol altına almayı mümkün kılabilir.
Gerçek zamanlı fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme (fMRI ya da fonksiyonel MR) adı verilen bir teknik tam da bunu yapmayı amaçlıyor. Çeşitli zihinsel yöntemler geliştirirken beyindeki aktiviteyi görerek duyguları, hisleri, bazı arzuları kontrol etmeyi öğrenebiliriz.
BBC Türkçe'nin haberine göre tıpkı sporcuların belli kaslar üzerinde yoğunlaşması gibi, bu konuda sürekli pratik yapmak yoluyla beynimizi kontrol etme gücünü geliştirebiliriz. Böylece bugün hayal bile edemeyeceğimiz zihinsel yeteneklere gelecekte sahip olma ihtimali giderek artıyor.
Başarılı deneyler
Gerçek zamanlı fonksiyonel MR'ın etkili bir araç olarak kullanılabileceği ilk kez 2005'te ağrı kontrol çalışmaları sırasında görüldü. Hastalara ağrılarını kontrol etmeyi öğretmeye çalışan araştırmacılar, sekiz hastayı tarama cihazı üzerinde tutarken derilerine ağrı verici bir sıcaklık uyguladı.
Beyinde acıyı algılayan bölgedeki hareketi göstermek amacıyla sanal alev görüntüsü oluşturuldu. Daha sonra çeşitli yöntemlerle hastalar bu alevlerin büyüklüğünü kontrol etmeyi, böylece beyindeki elektriksel aktivite oranını ve ağrı seviyesini azaltmayı öğrendi.
13 dakikalık bir çalışmanın ardından hastalar ağrı seviyesini yarıya düşürmeyi başarmıştı.
O günden beri bu alandaki deneyler hızlı bir artış gösterdi. Beyindeki elektriksel aktivitenin düzeyini göstermek için ses ve sanal gözlüklerle izlenebilen termometreler kullanıldı.
2017'de Appetite adlı dergide yayımlanan bir araştırma, bu yöntemin obezite ile savaşta da kullanılabileceğini gösterdi. Dört günlük bir eğitimin ardından aşırı kilolu erkek denekler beynin ödül kısmını harekete geçirmeyi öğrenerek yemelerini kontrol altında tutmayı ve daha sağlıklı yiyeceklere yönelmeyi başardı.
Yine bu yıl yayımlanan başka bir araştırma ise Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (ADHD) olan gençlerin, beynin ilgili bölümünü kontrol etmeyi öğrenerek rahatsızlık belirtilerini azaltmayı ve dikkatlerini geliştirmeyi de öğrendiklerini gösteriyordu. Denekler 11 ay sonra kontrol edildiğinde bu beceriyi hala kullanabiliyordu. Yani eğitme yoluyla beyinde sağlanan değişimin etkisi uzun süreli oluyor.
2016'da yaşlılarla yapılan çalışmalarda kullanılan tekniklerin bilişsel algılarını arttırdığı görüldü. Benzer teknikler gençler için de kullanılarak konsantrasyon ve dikkatleri geliştirilebilir.
Gelecekteki olanaklar
Bu yöntemler depresyon, anksite, sigara tiryakiliği ve başka sorunlar için de kullanılabilir. Fakat bunun uzun vadede ne kadar etkili ve pratik olacağını zaman gösterecek.
Gerçek zamanlı fonksiyonel MR pahalı cihaz kullanımını gerektiriyor. Bu nedenle şimdilik daha ucuz tedavisi mümkün olmayan ağır rahatsızlıklarda kullanılıyor. Fakat bütün teknolojik yenilikler gibi bu yöntem de zamanla çok daha ucuz ve pratik cihazlarla uygulanır hale gelecektir.
Bu birçok olanağı da birlikte getirecektir. Herhangi bir becerinin geliştirilmesi açısından görsel veriler işe yarar; örneğin atletler hangi egzersizlerin işe yaradığını görerek çalışmalarını düzenleyebilir, beyin eğitimi açısından da aynı şey söylenebilir.
Peki ya insanlar gerçek zamanlı fonksiyonel MR ile haftalık, hatta günlük egzersizlerini yıllar boyunca yapma olanağı bulsa neler olur? Bunu şimdiden kestirmesi zor, ama 'süper zihinler' yaratmak olasılık dışı görünmüyor.
Sinirsel verileri görünür kılma yoluyla, keşişlerin acı ve ağrıyı zihinsel kontrol sayesinde bloke ederek örneğin buz gibi bir odada vücut ısılarını artırıp sırtlarında ıslak havlu kurutmaları gibi yıllar süren meditasyon sonucu edinilen beceriler bir gün çok daha kısa sürede edinilip, çok daha yaygınlaşabilir.