Soğuk algınlığını tanımlarken, "Genelde soğuk maruziyetine hazırlıksız yakalanmış olmanın sonucudur'' diyen Op. Dr. Çelikoyar şunları söyledi: "Kişinin kendisini giysileriyle koruyamadığı ya da başka nedenlerden ötürü bağışıklığının zayıf olduğu bir zamanda soğuk adeta çarpar. Dilimizde bu durumu ifade etmek için çok sayıda terim duyarız. 'Cereyanda kaldım', 'üşüttüm', 'rüzgâr fena çarptı' gibi. Soğuk algınlığı denince akla gelmesi gereken mikrobik hastalıklardır. Vücudumuzda sessiz sakin duran kimi mikropların, direnç düşmesini fırsat bilip harekete geçmesinin yanı sıra, salgınlar şeklinde seyreden bulaşlar da soğuk algınlığına yol açabilir."
BURUN AKINTISI, ÜŞÜME VE ATEŞ
Op. Dr. Çelikoyar, soğuk algınlığının tipik belirtilerini ise şöyle sıraladı: "Burun akıntısı, üşüme, bazen titreme, hafif ateş olarak sayılabilir. Bunlara ek olarak öksürük, kırgınlık kimi hastalarda ön plana çıkabilir. İshal ve kusma ise soğuk algınlığı belirtisi değildir. Bulaşıcı bazı hastalıklar ishal ve kusmaya yol açabilir."