Meme kanseri farklı türde tedaviler gerektirebilir
Genel Cerrahi ve Cerrahi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Hakan Mersin, meme kanserinin cerrahi tedavileri hakkında bilinmesi gerekenleri sizler için anlattı.
Meme kanserini başarılı bir şekilde tedavi etmek, kanserden kurtulmak veya uzun süre kontrol altına almak anlamına gelir. Ancak meme kanseri birçok farklı türde kanser hücresinden oluştuğu için, tüm bu hücrelerden kurtulmak farklı türde tedaviler gerektirebilir. Meme kanseri nasıl gelişir? Meme kanseri, normal meme dokusundaki hücrelerin kontrolsüz çoğalması sonucu gelişir. Kanser hücreleri bir tümör oluşturmak için çoğaldıkça değişmeye devam ederler ve giderek birbirlerinden farklılaşırlar. Bir kanser kitlesi büyüdükçe, aynı kanser içinde yeni ve farklı meme kanseri hücreleri oluşur. Zamanla oluşan hücre karışımı giderek daha karmaşık hale gelir. Bu nedenle bir kanserin her hücresi, aynı orijinal "ana" hücreyle ilişkili olsa da, kanseri oluşturan tüm hücreler aynı değildir. Bir kanserin içinde farklı hücre türlerinin bulunmasına "tümör heterojenitesi" denir. Her kanserin, hücrelerindeki DNA tarafından oluşturulan kendi genetik kimliği veya parmak izi vardır. Yani aynı yaş, boy, kilo ve etnik kökene sahip olan ve benzer tıbbi geçmişleri olan iki meme kanseri hastası neredeyse kesinlikle iki farklı kansere sahiptir. Kanserlerin tek ortak noktası, bir meme dokusu hücresinden başlamış olmalarıdır. Kanser hücrelerindeki farklılıklar, meme kanseri olan iki kişinin tamamen farklı tedavi planlarına sahip olabilmesinin nedenidir. Meme kanseri tedavi planı kanserin tipine, büyüklüğüne, evresi ve derecesine, kanser hücrelerinin hormonlara duyarlı olup olmamasına göre yapılır. Ayrıca hastanın genel sağlık durumu ve tercihleri de dikkate alınmalıdır. Meme kanseri tedavisi hakkında bilinmesi gerekenler Son yıllarda, meme kanserine karşı umut ve heyecan veren çok sayıda tedavinin gelişmesine tanıklık edildi. Bu sayede bugün az sayıda tedavi seçeneği yerine, hastanın ve kanserin özelliklerine göre kişiselleşmiş çok sayıda tedavi seçeneği mevcuttur.
Bu seçenekler arasında hastanın da kararını ve seçimini gerektiren çok sayıda olasılığın bulunması bazen zorlayıcı ve kafa karıştırıcı olabilmektedir. Bu konuda size yardımcı olmak üzere, tedavi sürecinde her zaman yanınızda olacak, kolaylıkla ulaşıp, danışabileceğiniz, güvenebileceğiniz, hekimi belirlemeniz çok önemlidir. Aslında en uygun tedaviyi planlayabilmek ve uygulayabilmek için eş güdüm içinde çalışan meme cerrahı, tıbbi onkoloji uzmanı, radyasyon onkoloğu, plastik cerrah, genetik danışman gibi uzmanlardan oluşan bir ekibe ihtiyaç vardır. Bu ekibi bir araya getirme, koordine etme, hastayı yönlendirme sorumluluğu genellikle hastayı ilk gören meme cerrahınındır. Meme kanserinin tedavisinde hangi yöntemler bulunmaktadır? Meme kanseri için ilk uygulanan tedavi çoğu zaman cerrahi tedavidir. Farklı cerrahi tedavi seçenekleri arasından en uygun olana hasta ve meme cerrahı birlikte karar verecektir. Cerrahi tedavi olarak memenin tamamen alınması (mastektomi) ve meme koruyucu cerrahi (lumpektomi) ve ardından radyasyon tedavisi olmak üzere iki ana seçenek mevcuttur. Lumpektomi (Memedeki kanser kitlesinin çıkarılması) Meme koruyucu cerrahi veya geniş lokal eksizyon olarak da ifade edilebilir.
Lumpektomi esnasında, kanser kitlesi ve çevresindeki sağlıklı meme dokusundan küçük bir miktarı çıkarılır. Mastektomi (Tüm memenin alınması) Mastektomi, meme dokusunun tamamının çıkarıldığı ameliyattır. Meme dokusu ile birlikte aynı taraf koltuk altı lenf bezleri de çıkartılırsa “modifiye radikal mastektomi”; koltuk altı lenf bezleri çıkarılmaz, sadece meme dokusu çıkarılırsa “basit mastektomi” olarak adlandırılır. Bunların dışında memenin görünümünü iyileştirmek ve rekonstruktif tedavilere olanak sağlamak üzere seçilmiş vakalarda “deri koruyucu mastektomi” ve “meme başı koruyucu mastektomi” gibi daha yeni mastektomi teknikleri de uygulanabilir. Meme kanseri olan hastalarda, lumpektomi ve mastektomi sırasında kanserin koltuk altı lenf bezlerine yayılıp yayılmadığını belirlemek için “sentinel (bekçi) lenf bezi biyopsisi” veya “koltuk altı lenf bezi diseksiyonu” yapılır. Sentinel lenf bezi biyopsisi çok daha sınırlı bir işlem olup ameliyat sonrası çok daha az soruna neden olmaktadır. Sentinel lenf bezi, tümörün lenfatik akımının ilk gittiği bir ya da birkaç lenf bezidir. Sentinel lenf bezlerinde kanser bulunmazsa, kalan lenf bezlerinde kanser bulunma şansı çok azdır, bu nedenle diğer lenf bezlerinin çıkarılmasına gerek yoktur. Sentinel lenf bezlerinde kanser saptanırsa, koltuk altındaki diğer lenf bezlerini de çıkarmak büyük olasılıkla gerekecektir.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
İÇİNİZİ ISITACAK 3 KIŞ TARİFİ! Dilara Koçak yazdı
C VİTAMİNİ DEPOSU! Kahvaltıda kaşık kaşık yiyin! Yaşlanma belirtilerini geciktiriyor, vücut direncini artırıyor
NEZLE VE GRİPTEN KORUYAN 18 ÖNERİ! Öksürük, Yüksek Ateş, Burun Tıkanıklığı, Halsizlik Ve Boğaz Ağrısı Kabusunuz Olmasın!
'BUNLAR İNSAN VÜCUDU İÇİN ZEHİR!' Canan Karatay uyardı! 'Kan şekerini fırlatıyor, kalp krizi riskini yükseltiyor'
Ani sıcaklık değişimi kalp krizini tetikleyebilir