“Doğal olan her şey zararsızdır gibi görülüyor”
Prof. Dr. Akpolat, halk arasında doğal olan her şeyin zararsız olarak görüldüğünü belirtip, “Kış aylarına yaklaşıldığında en çok tüketilen ürünlerin başında ıhlamur geliyor, özellikle bu aylarda çok fazla tüketiliyor. Sakinleştirici ve idrar söktürücü özelliği, soğuk algınlığına iyi gelmesi, öksürük ve balgam giderilmesinde ve bağışıklık sisteminin korunması amacıyla tüketiliyor. Çok sık tüketildiği için bir takım yanlışlıklarda yapılıyor. Eğer biz doğru kullanırsak yüksek bir performansta fayda sağlıyoruz. Ama kullanım hatası olursa yararından çok zararı da olur. Halk arasında doğal olan her şey zararsızdır gibi görülüyor. Almış olduğumuz ıhlamurun bir taze olması ve dönemin de toplanması gerekli. Toz toprak olmaması ve özellikle daha çok kapalı poşetlerde alınması, ıhlamurun çiçek ve yaprağıyla birlikte kullanılması gerekiyor” dedi.
“Ihlamur saatlerce kaynatılmamalı”
Prof. Dr. Akpolat, ıhlamurun saatlerce kaynatılmaması gerektiğini söyleyerek, “Almış olduğumuz ıhlamuru demleyeceğimiz zaman yapılan hatalardan birisi soğuk suya koyup saatlerce kaynatmamız. Uzun sürede kaynattığımız zaman ıhlamurda ki tanen miktarı suya geçiyor rengi koyulaşmaya başlıyor ve acılaşıyor. Artık bitkideki istemediğimiz ve yarardan çok zararı olabilecek maddeler bu suyun içerisine geçmeye başlıyor. Biz ıhlamurun saatlerce kaynamasını istemiyoruz. Burada yapılabilecek şey bir tutam ıhlamuru toz ve topraktan arındırmak için hafif sudan geçirmek gerekiyor. Diğer bir yanlış husus bitki çaylarını 100 derecenin üzerinde çok kaynar şekilde içiyoruz. Bu şekilde içildiğinde gırtlak kanseri ve boğazda sorunlar görülebilir” şeklinde konuştu.