* Başlattığınız “1 Maske 1 Hayat” kampanyasından bahseder misiniz?
Maske kullanımı çok önemli. Kampanyada, bölgede çalışanlarda hiçbir koruyucu donanım olmadığını gördük. Tek kullanımlık tulum, maske, gözlük gibi kişisel koruyucu donanım kullanılmıyor. Biz de başlattığımız “Bir maske bir hayat” kampanyasına yapılacak bağış ve destek için AFAD’dan resmî izin aldık. Orada aylarca devam edecek bir yıkım, söküm söz konusu. Bu nedenle uzun dönemde maske kullanımı gerekiyor. Tulum, eldiven gibi ihtiyaçlar için çalışmalarımız devam ediyor. Maalesef kampanyaya beklediğimiz desteği alamadık.
* İstanbul’da da binalar yıkılıyor. Belediyelerde bu süreç nasıl işliyor? Asbest Söküm Uzmanlığı istihdama açık mı?
Asbest söküm uzmanı sayısı Türkiye’de 700 kişiye yakın. Spesifik bir uzmanlık olduğu için çok fazla bir sayı değil. Ben inşaat mühendisiyim; benim de bilgim yoktu, uzmanlığı alınca bu tehlikenin farkına vardım. Asbest söküm uzmanlığına başvurmanız için iş güvenliği uzmanı olmanız yeterli. Ankara’da bir eğitim alıyorsunuz. En azından birkaç pilot yerde daha bu eğitimin başlanmasıyla ilgili şu anda bakanlığa talebimizi ilettik. Tavsiyemiz asbest söküm uzmanı konusunda belediyelerin daha fazla adım atması. Evet, istihdam eden belediyeler var. Şişli, Beşiktaş, Kadıköy, Kâğıthane gibi örnekleri verebilirim. Derneğimizin yayınladığı İstanbul Asbest Haritası Raporu’nu inceleyebilirsiniz, belediyelerin durumunun genel olarak iyi olmadığını göreceksiniz. Şöyle bir öneride bulunabiliriz: Her belediye birer asbest söküm uzmanı istihdam etsin. Farkındalık yok, fakat evinizin dibinde binalar yıkılıyor. 1 Temmuz 2022’de yayınlanan Binaların Yıkılması Hakkında Yönetmelik’e uygun değil. Bu yönetmeliği uygularsanız asbestten maruziyetimiz minimuma iner. Bakın sıfıra iner diyemiyorum. Asbest nanometreye kadar küçülebiliyor. Dolayısıyla gözümüzün görmüyor olması solumadığımız anlamına gelmiyor. Özellikle kentsel dönüşüm bölgesinde olanlar yıkımı sakın izlemesinler. Yıkımı izlemek bir intihardır. Yıkım bölgesinde oturmaya veya çalışmaya mecbursanız P3 toz maskesi öneriyorum.
* Türkiye’de asbest uzmanı sayısı yetersiz diyebilir miyiz?
Yetersiz buluyoruz. Hesaplarımıza göre 3 bin 500-4 bin civarında uzman gerekiyor. Ama şu anda ne yazık ki bu uzmanlarımız eksiklikler sebebiyle başka işler yapabiliyor. Sahada 40 kişiyi geçmez doğrudan bu işi yapan. Kamuoyunun bilinci artıkça yerel yönetim de tedbirler alacaktır. Çocuklar için risk 5 kat fazla Çocuklar ve yetişkinler için aynı oranda mı risk var? Burada ileriye dönük süreçte özellikle çocuklar tehlike altındadır. Çünkü asbeste bağlı hastalıklara yakalanma olasılığı çocuklarda yetişkinlerden 5 kat fazladır. Mümkünse çocukları yıkım bölgelerinden moloz döküm sahalarından uzak tutalım. Muhakkak maske ve eldiven kullanalım. Eldiven de cilt kanserine karşı koruyor.
En azından bölgede çalışanlar için P3 tipi, bölgede yaşayanların ise P2 tipi toz maskesi ve eldiven kullanmalarına özen gösterelim.