“Karagül mayası gözaltı morlukları ve şişliklerine iyi geliyor"
Şanlıurfa Halfeti’de yetişen karagülün hem kozmetik hem de sağlık sektöründe kullanıldığını ve son günlerde karagüle ilginin arttığını söyleyen Koku Kültürü ve Turizm Derneği Başkan Yardımcısı Bihter Türkan Ergül, karagül mayasının cilde olan faydalarını araştırmaya devam ettiklerini belirtti. Ergül, karagül mayasının gözaltı morlukları ve şişliklerine iyi geldiğini vurgulayarak, mayanın daha bilinmeyen birçok olumlu etkisi olduğunun da altını çizdi.
Karagül mayasının birçok ülke tarafından talep edildiğini belirten Ergül, “Verimli Anadolu toprakları yıllar boyunca sayısız medeniyetin güzellik ve sağlık sırlarına hizmet etti. Karagül, bu sırların birçoğunu içinde barındırıyor. Biz de Anadolu topraklarındaki koku kültürünü araştıran Tiyrus Koku Uygarlığı olarak sadece Halfeti’de yetişen ve karagül bahçelerinden ele edilen karagül mayasının cilde olan faydalarını araştırmaya devam ediyoruz” dedi.
“KARAGÜL OLARAK BİLİNEN HALFETİ GÜLÜ ÜZERİNE ARAŞTIRMALARA BAŞLADIK”
Karagül’ün Isparta gülünden daha zor yetiştiğini söyleyen Ergül, gülün yılda iki kez Nisan ve Ekim aylarında hasat verdiğini ve 5 ton gül yaprağı kullanılarak mayasının oluşturulduğunu belirtti.
Karagül mayasının cilde faydasını Isparta laboratuvarlarında araştıran Doç Dr. Sabri Erbaş da “2018 yılında Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesinde kurulan Gül ve Aromatik Bitkiler Uygulama ve Araştırma Merkezi’ne (GÜLAB) kurucu Müdür olarak atandım. 2015 yılında Koku Kültürü Derneği ile tanışma fırsatım oldu ve yeni birliktelikler ortak çalışmaları da beraberinde getirdi. Özellikle Şanlıurfa ilinin Halfeti ilçesinde yetişen ve Karagül olarak bilinen Halfeti gülü üzerine araştırmalara başladık” ifadelerini kullandı.
“KARAGÜLE GÖRSEL GÜZELLİĞİNİN YANINDA ENDÜSTRİYEL BİR DEĞERDE KAZANDIRABİLMEKTİ”
Karagül mayasını belirli aşamalardan geçirerek elde ettiklerini vurgulayan Doç Dr. Sabri Erbaş, “Hedefimiz Karagüle görsel güzelliğinin yanında endüstriyel bir değerde kazandırabilmekti ve bu amaçla 2019 yılında Halfeti gülü çiçeklerinin koku karakterlerini belirlemek için Halfeti gülü uçucu yağı, aromatik suyu, konkreti (katı gül yağı) ve absolütün koku profillerini belirledik. Fark ettik ki yaptığımız bu araştırma Halfeti gülünün kokusunun değer taşıyabileceği ve potansiyel bir kullanım alanı olabileceği idi. Ancak detaylı çalışmalara ihtiyaç vardı. Çünkü Halfeti gülünün uzun bir çiçeklenme periyodu var ve çiçekler bitki üzerinde uzun süre kalıyor, hâlbuki Isparta’da yetişen yağ gülünün günlük toplanması gerekiyor, bir sonraki güne kalan güller hızlıca dökülüyordu. Bu nedenle öncelikle Halfeti gülünün koku sentezinin daha iyi anlaşılabilmesi için resimde görmüş olduğunuz evrelerde hasat yaptık ve koku sentezi ile içeriklerini araştırdık. Halen uzun periyot açan Halfeti gülünde uygun zamanı için farklı dönemlerde hasat edilen çiçeklerde koku karakterizasyonu üzerine araştırmalarımız devam ediyor” şeklinde konuştu.
Dünyanın özellikle doğal kozmetik sektörünün son günlerde karagül mayasında peşinde olduğunun altını çizen Bihter Türkan Ergül, karagül mayasının cilde sağladığı faydalarını şöyle sıraladı:
“Cildimizde ve yüzümüzdeki ödememi atmaya yardımcı olur”
“Cilde parlaklık verir”
“Cilt sıkılaştırıcı özeliğine sahiptir”
“Yaşlanma belirtileri ile mücadele eder”
“Doğal bir tonik olması sebebi ile cilde faydalıdır”
“Mineral ve vitaminler konusunda oldukça zengindir”
“Yorgunluktan ve uykusuzluktan oluşan gözaltı morlukları ve şişliklerine iyi gelir”
“Cildin kaybettiği nemi hızlıca sağlar”
“Gün içinde hoş kokusu ile enerjimizi yükseltir”
“Nemli saçlarda kullanıldığında parlaklık verir.”
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Grip misin yoksa nezle mi? Grip, nezle ve soğuk algınlığı arasındaki farklar ne? İşte ayırt etmenin yolu
Vücutta 300'den Fazla Reaksiyonda Görevi Var! Eksikliğinde En Sık Görülen Belirti Kas Krampları... Magnezyumun Önemi
Ağız Kanseri Riski: Erkeklerde 2 Kat Fazla Görülüyor! Belirtileri Göz Ardı etmeyin...
Gözden Kaçan En Önemli Salgın! Mide Ve Bağırsak Kanserlerini Tetikliyor! Bulaş Yaşı Çocukluk Çağına Kadar İndi
Uzman İsimden Korkutan Uyarı: 2050 Yılında, Dünya Nüfusunun Yarısı Miyopi Olacak Diye Tahmin Ediyoruz