“Ne kadar geç müdahale ederseniz o kadar kalp kası hasarı”
Kalp krizlerinde erken müdahalenin önemine dikkat çeken Okuyan, “Ne kadar geç müdahale ederseniz o kadar fazla kalp kası hasarı oluyor ve bu ölen kalp dokusu, yerine gelmiyor. Kalp kendini yenileyemiyor, kalbinizin elde kalan yüzde 40-50’si işlevini yitirdiyse bu krizden dolayı artık kalan kalp kası dokusuyla ömrünüzü devam ettirmeniz gerekiyor, bu da çoğu zaman yeterli olmuyor. Kalp hasar görmeden gereken tedbirleri almak lazım. Ramazan’da da bütün gün boyunca sahurdan itibaren istirahatte olan bir bünyeye siz bir anda hızlı bir şekilde besinleri alıyorsunuz. Bir anda kan şekerinde ani oynamalar oluyor, bu aldığınız besinleri sindirebilmek için kan direkt mide, bağırsak dokularına hücum etmeye başlıyor. Kritik organlara giden kan akımı azalıyor. Kalp krizlerini kolaylaştırıcı bir durum olarak karşımıza çıkabiliyor. Zaten Ramazan’da genellikle acil servislere kalp krizlerinin geldiği zamanlara bakarsak genellikle iftardan sonradır. İftardan sonra yavaş yavaş, sakin sakin öncelikle sıvı gıdalarla beslenmek konusunda zaten diyetisyenler uyarıyorlar'' dedi.
"Stres, modern yaşamın sebep olduğu kabuslardan birisi"
Stresin de kalp sağlığını etkileyen çok önemli bir faktör olduğunun altını çizen Okuyan, ''Stres, modern yaşamın sebep olduğu kabuslardan birisi. Stresten ne kadar kaçınalım desek de bu her zaman mümkün olmuyor. Bütün bu beslenme, hayat tarzı değişiklikleri maalesef çağın teknolojik gelişimi, yoğunluğun getirdiği şeyler, buna stres de eklenince kalp hastalıklarının yaşı düşüyor. Buna bir de kötü alışkanlıklar sigara, nargile, türün ürünlerini, obeziteyi eklediğiniz zaman kalp hastalıklarına yakalanma yaşının düşmesi kaçınılmaz oluyor'' dedi.Artan hava sıcaklığı nedeniyle hastaların tedavisinde değişimler olabileceğini ve Türkiye’nin kalp sağlığı anlamında kötü bir durumda olduğuna dikkat çeken Okuyan, “Bizim yaz aylarında düzenli idrar söktürücü tarzı ilaç kullanan veya tansiyon ilacı kullanan hastaların ilaç dozlarını yeniden ayarlamamız gerekebiliyor. Hastanın tuz alımını bir dengeye sokmamız gerekebilir. Yaz aylarında kaybedilen tuzun yerine konması gerekebilir, bu bizim özellikle hipertansiyonu, kalp yetersizliği olan hastalarımız için önemli bir problem. Sıcak havalarda kalp, tansiyon hastalarının, yaşlıların çok dikkat etmesi lazım.