İşitme cihazı sektörü kalifiye eleman bulamıyor!

Türkiye'deki işitme cihazı sektörü hızla büyürken istihdam edecek kalifiye eleman bulma sıkıntısı çekiyor.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Türkiye’de işitme sektöründe hizmet veren Si-Ser İşitme Merkezleri’nin Genel Müdürü Mahfuz Ağaç, milyonlarca üniversite mezununun işsiz gezdiği ülkemizde, işitme sektörünün ise 1500-2000 TL’ye çalıştıracak kalifiye eleman bulamadığından yakındı.

Mahfuz Ağaç, “Sektörde özellikle odiometrist sıkıntısı var. Odiometrist bulamayan firmalar yeni yer açamıyor. Bazı firmalar da kapanmanın eşiğine geldi. Odyolog veya uzman odyolog konusunda sanırım Dünyanın en fakir ülkesiyiz. İran gibi bir ülkede 1000’in üzerinde Odyolog var” dedi.

Ağaç, vatandaşların göz ve diş kadar kulak sağlıklarına da dikkat etmeleri gerektiğini belirterek, “4 milyonu aşkın işitme engellinin bulunduğu Türkiye’de yılda ortalama sadece 110 bin işitme cihazı satılıyor” diye konuştu.

Sektörün genel görünümü ve firmanın gelecek planlarını açıklayan Si-Ser İşitme Merkezleri Genel Müdürü Mahfuz Ağaç, mağaza sayılarını 2011 yılı içinde 30’a çıkarmayı planladıklarını anlattı.

Hedeflerinin yurtdışında özellikle Ortadoğu ve Arap ülkelerine yoğunluk vererek, buralarda da büyümek olduğunu belirten Ağaç, yurtdışı çalışmalarına ilişkin, şu bilgiyi verdi:

“Ortadoğu ve Asya pazarlarında yapılanma çalışmalarına ağırlık verdik. Afrika pazarında da yoğun araştırma faaliyetleri gerçekleştiriyoruz. Kuzey Irak’ta geçen yıl 5 şube açtık. Yakında  güney Irak’ta da 2 mağaza açıyoruz. Bu yıl Güney Irak’a ağırlık vereceğiz. Geçen yıl, Azerbaycan’da da 1 şube  açtık. Yurtdışındaki şube sayımız, bu yıl artarak devam edecek. Cezayir, Rusya, Fas, Suriye, İran, Mısır gibi ülkelerde de yapılanmamız devam edecek.”

Öte yandan İşitme Cihazları İthalatçıları ve Üreticileri Derneği (İŞİTDER) Başkanlığı görevini de yürüten Mahfuz Ağaç, sektörün genel durumu ve sorunları hakkında da bilgiler verdi.

İşitme sektöründe kalifiye elaman sorunu yaşandığını belirten Ağaç, özellikle odiometrist sıkıntısının had safhada olduğunu kaydetti. Personel  sıkıntısı nedeniyle  firmaların yeni şubeler açamadığını, bazı firmaların ise kapanma ile yüz yüze kaldıklarına işaret eden Ağaç, “Odiometristler, 2 yıllık meslek yüksek okulundan mezun oluyor. Ancak bu okulların sayısı çok az. Firmalar, 1500-2000 TL’ye çalıştıracak odiometrist bulamıyor. Ülkemizde 4 yıllık üniversite mezunları dahi işsiz. Oysa işitme sektöründe büyük bir iş imkanı var. Devletin bunu değerlendirmesi lazım. Odiometrist yetiştiren okulların sayısı artırılmalı” şeklinde konuştu.

Kaliteli bir cihazın fiyatının 1000-1500 bin TL civarında olduğunu, ancak ülkemizde işitme cihaz alan vatandaşa devletin sadece 378 lira ödeme yaptığına dikkat çeken Ağaç, son dönemde ise SGK tarafından ödemelerin durdurulduğunu açıkladı.

Ağaç, bu konuda şu bilgiyi verdi:

“Bir vatandaş, ödemelerin yetersizliği konusunda Danıştay’a açtığı davayı Aralık ayında kazandı. Buna paralel, SGK yeni Sağlık Uygulama Tebliği kapsamında, her il için ayrı fiyat araştırması yapıyor. Yani, işitme cihazına her il için ayrı ödeme yapılacağı konuşuluyor. Bu karışıklığa ve eşitsizliğe yol açar. Yeni tebliğin baharda yayınlanmasını bekliyoruz. Bu ara dönemde ise maalesef işitme cihazı alan vatandaşa SGK tarafından ödeme yapılamıyor ve vatandaş mağdur oluyor.”

Mahfuz Ağaç, geçen yıl aralık ayında yürürlüğe giren yeni yönetmelik kapsamında, Sağlık Bakanlığı’ndan ruhsat alamayan işitme cihazları merkezlerine  SGK’nın ödeme yapmadığına da dikkat çekti.

Ağaç, yine yönetmelik kapsamında, sektördeki firmaların ruhsat alabilmek için Ankara’da eğitime tabii tutulduğunu ve başarılı olanlara sertifika verileceğini söyledi.

Ancak bu dönem içinde, Sağlık Bakanlığı’nın ruhsat konusunda hızlı ve somut adımlar atamaması sonucu hem sektördeki yaklaşık 500 işitme bayisinin hem de vatandaşın mağdur edildiğini kaydeden Ağaç, şöyle devam etti:

“Firmalar, ruhsat alabilmek için bakanlık tarafından kontrol edilmesi gerekiyor. Ancak bu süre uzuyor. Ruhsat alamadığı için firma, fatura kesemiyor, fatura kesemediği için de sattığı işitme cihazı için SGK tarafından vatandaşa ödeme yapılamıyor. Bu durum bayilerin satışına büyük darbe vurdu. Firmalar her an kapısına kilit vurabilir. İşlerin daha hızlı ilerlemesi için Sağlık bakanlığı ve SGK arasında daha iyi iletişimin olması kaçınılmazdır. İşitme cihazı sektörü bakanlıkça çok iyi tanınmadığından sürekli farklı düzenlemeler yapılıyor, mesnetsiz olduğu için de yeniden değiştiriliyor. Bu da firmaları ciddi maliyetlere sokuyor. Sektördeki firmalar ve dernekler olarak elimizden geldiğince katkı sunmaya hazırız ve Bakanlığın bir an önce sağlıklı düzenlemeleri yapmasını bekliyoruz.”

Öte yandan, stres ve trafiğin işitme kayıplarını artırdığına da dikkat çeken Mahfuz Ağaç, en fazla işitme kayıplarının metropollerde yaşandığını söyledi. Ağaç ancak, ülkemizde vatandaşların göz ve diş kadar kulak sağlıklarına dikkat etmediklerini belirtti.

Türkiye’de 4 milyonu aşkın işitme engellinin bulunduğunu ve sektörün yılda 110 bin işitme cihazı sattığını belirten Ağaç, 400 bin kişinin ise işitme cihazı kullanması gerekirken, bazı sebeplerden dolayı bunu tercih etmediklerini dile getirdi.

Türkiye’de işitme engellilerin büyük bir bölümünün cihaz kullandığının bilinmesini istemediğini de söyleyen Mahfuz Ağaç, sözlerine şöyle devam
etti:

"İnsanımız evde işitme cihazı kullansa bile dışarıda kullanmak istemiyor, bir şekilde gizliyor. İnsanların ’sağır’ diyeceği korkusunu yaşıyor. Bizim maalesef ’estetik’ kaygımız var. Avrupalı ise sağlık sorunu olarak bakıyor. Mesela Almanya’da işitme cihazları pazarında yılda 900 bin cihaz satılırken bizde geçen yıl 110 bin cihaz satışı oldu."