İkinci bir afet yaşanmasın... Enkazdan çıkan tehlike: Asbest!
Depremin yıktığı 11 ilde artık resmi olarak arama-kurtarma çalışmaları bitti, enkaz kaldırma çalışmaları başladı. Ancak moloz yığınları demek yıkılan binaların yapımında kullanılan ve kanser başta birçok hastalığa sebebiyet veren asbest, kurşun ve PCB gibi tehlikeli maddelerin de açığa çıkmış olması demek. İnsan sağlığını tehlikeye atan tüm bu maddeler moloz kaldırma çalışmaları sırasında havaya ve yağışlarla da suya karışıyor. Dolayısıyla uzmanlar bölgeye yemek, çadır ve hijyen malzemeleri kadar toz maskesi yardımı yapılması ve acil önlemler alınması gerektiği yönünde uyarıyor. Peki ne önlem alacak, nasıl korunacağız? Bizi bekleyen olası tehlikeler neler? İşte yanıtı. Hürriyet'ten Fulya Soybaş yazdı...


Asbest ve türevi tehlikeli maddelerin akciğer kanseri ve akciğer zarı kanserine yol açtığını biliyoruz. Ancak kanserin uzun vadede ortaya çıkması konunun önemsizmiş gibi algılanmasına neden oluyor. Kanser geçmişi olan bir birey olarak şunu söylemem mümkün ki bu işin ‘ama’sı falan olmamalı. Kaldı ki asbest daha kısa vadede ortaya çıkan ve yaşam kalitesini düşüren başka hastalıklara da sebebiyet verebiliyor. Ensari de bana katılıyor ve ekliyor: “Tarihin en büyük felaketlerinden birini yaşadık ancak asbest ve tehlikeli atıklar konusuna dikkat edilmezse 5-10 yıl sonra bir başka felaket, ‘ikinci bir afet’ daha yaşamamız olası. Asbest sinsidir. Göz ardı edilecek bir konu değil bu. Dolayısıyla enkaz kaldırma safhasında vatandaşa dağıtılacak ekmek kadar maske de önemlidir. Yoksa bu işin faturası çok ağır olur, hiçbirimiz altından kalkamayız.”
11 EYLÜL SALDIRILARINDAN SONRA KANSER VAKALARI PATLADI
AMERİKA’da 11 Eylül saldırılarından 20 yıl sonra 2021’de yapılan çalışmaya göre saldırı sonrasında havaya yayılan asbest ve zehirli tozlardan 90 bini arama-kurtarma personeli toplamda 500 binden fazla insan etkilendi. 3 binden fazla kişi zehirli madde solumaya bağlı hastalıklardan, bin 500’e yakın kişi de akciğer kanseri sebebi ile hayatını kaybetti. Bölgede görevli itfaiyeciler arasında ise asbeste bağlı kanser vakalarının yüzde 19 oranında arttığı görüldü. Çalışma metnine https://www.asbestos.com/world-trade-center/ adresinden ulaşabilirsiniz.

Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği (TÜSAD) Mesleki ve Çevresel Solunum Hastalıkları-İş Sağlığı Çalışma Grubu adına Dr. Melike Yüksek Yavuz da asbestin kanserojen madde olarak tanımlandığına dikkat çekerek, “Asbest vücuda solunum ve kontamine içme suyu ile alınır. Maruz kalınan asbest miktarı, maruz kalınan süre, asbest liflerinin boyutu, şekli ve kimyasal yapısı ile maruziyetin kaynağı ve ayrıca sigara kullanımı, önceden var olan akciğer hastalığı ve genetik özellikler gibi bireysel risk faktörlerine göre hastalıkların gelişim süreci değişebilir” diyor. Asbestin neden olabileceği belli başlı hastalıklara gelince:
- Akciğer zarı ve karın zarı kanseri.
- Diğer akciğer kanser türleri ve hastalıkları.
- Gırtlak-sindirim sistemi kanserleri.
- GİS, böbrek, larinks gibi tümörler ve benzeri.

PEKİ, deprem bölgesindekiler ve yetkililer ne yapmalı? ASUD Başkanı Mehmet Şeyhmus Ensari 5 maddede özetledi.
1- Hem enkaz kaldırma çalışmalarına katılan personel hem de halk FFP3 tarzı zehirli tozlardan koruyan maske takmalı.
2- Görevli personel Tyvek tulum, iş eldiveni ve gözlük ile çalışmalı.
3- Yıkımlar izlenmemeli, halk yıkım yapılan yerden toza maruz kalmaması için uzaklaştırılmalı.