hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Huzursuz bağırsak sendromu ile karıştırılıyor! İnce bağırsak sağlığına dikkat

    Huzursuz bağırsak sendromu ile karıştırılıyor İnce bağırsak sağlığına dikkat
    expand
    KAYNAKİHA

    Uzm Dr. Sevilay Karaduman, “Sabah uyandığımda dümdüz bir karnım var, ama yediğim ilk lokmayla hamile gibi şişkinlik başlıyor” diyenlerin dikkatini SIBO’ya (ince bağırsakta bakteri artışının yol açtığı hastalık) çekti. SIBO’nun yanlış teşhisi konusunda uyaran Uzm. Dr. Karaduman, “Araştırmalar huzursuz bağırsak sendromu teşhisi konanların yarısının aslında SİBO olduğunu gösteriyor. Hastalığa doğru tanı koyulup doğru tedavi gerekli” dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Fonksiyonel Tıp uygulayıcısı olan Acil Tıp Uzmanı Dr. Sevilay Karaduman, bağırsak sağlığının beyin sağlığıyla yakın ilişkisinin ortaya konulmasının ardından bağırsakların “ikinci beyin” olarak adlandırıldığını hatırlattı. Bu yüzden de bağırsak sağlığının son yıllarda çok daha önem kazandığını belirten Uzm. Dr. Karaduman şöyle konuştu: “Yıllardır her yemek sonrası karın ağrısı, gaz krampları, geğirme, şişkinlik, gaz, ishal/kabızlık atakları ve hazımsızlık gibi kronik yakınmalarınız mı var? Sabah dümdüz bir karınla uyanıp ağzınıza giren ilk lokmayla hamile gibi şişkinlik mi başlıyor? Açken hiçbir sorun yokken, gıda tüketimi ile birlikte sorunlarınız başlıyor mu? Bu şikâyetlere eşlik eden fibromiyalji, kronik yorgunluk, huzursuz bacak sendromu, dikkat ve hafıza zayıflığı (sisli beyin), akne, interstisiyel sistit gibi tanılarınız var mı? Takviyeler kullanmanıza rağmen ferritin, B12, D vitamininiz bir türlü yükselmiyor mu? Bu şikayetlerden birine veya birkaçına sahipseniz klasik tıpta halen gözden kaçmasına rağmen, fonksiyonel tıbbın temel konularından biri olan SIBO olabilirsiniz. SIBO (Small İntestinal Bacterial Owergrowth) en basit tanımı ile ince bağırsakta bakteri artışıdır, bu artışın neden olduğu hastalıktır.”

    Huzursuz bağırsak sendromu ile karıştırılıyor

    İnce bağırsaklarda çok az bakteri bulunduğunu, bunun nedeninin de mide asidi olduğunu belirten Uzm. Dr. Karaduman, “Midemizdeki asit, bakteriler için bir bariyer oluşturuyor ve ince bağırsağa geçmesini engelliyor. Bir de ince ve kalın bağırsak arasındaki tek yönlü çalışan bir kapak sistemi kalın bağırsaktaki bakterilerin ince bağırsağa kaçmasına engel oluyor. İşte bu bariyerlerin herhangi birinde bozukluk SİBO’ya zemin hazırlıyor. İnce bağırsak bakterinin ürememesi gereken bir yerdir. Bakterilerin ait olduğu yer, kalın bağırsaktır” diye konuştu.

    Nedenleri çok

    Sezaryenle doğmuş olmaktan anne sütü almamış olmaya; antibiyotik, ağrı kesiciler ve özellikle mide asidi azaltıcı ilaç kullanımına kadar SİBO’ya yol açan nedenleri sıralayan Uzm. Dr. Karaduman, “Geçirilmiş besin zehirlenmeleri, stresli bir yaşam, sağlıksız beslenme, diyabet, safra kesesi ameliyatı ve diğer geçirilmiş karın ameliyatları, karbonhidrattan zengin beslenme de nedenler arasında. SIBO genellikle, irritabl bağırsak sendromu (IBS) veya huzursuz bağırsak olarak yanlış teşhis edilir. Araştırmalar IBS teşhisi konanların yarısının aslında SİBO olduğunu gösteriyor” bilgisini verdi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Nefes testi

    Uzm. Dr. Sevilay Karaduman; IBS, inflamatuar bağırsak hastalığı, gluten, kazein, laktoz, fruktoz gibi gıda intoleransları ve özellikle histaminin toleransının çoğu zaman SIBO ile birlikte seyrettiğini söyledi. Ayrıca SIBO’nun otoimmün hastalıklarla, hashimoto ve hipotiroidi ile sık birliktelik gösterdiğini kaydeden Uzm. Dr. Karaduman, sözlerini şöyle tamamladı: “SIBO tanısı nefes testinde hidrojen ve metan gazları ölçümleriyle yapılır. Tedavisi fonksiyonel tıp uygulayıcısı tarafından sistemik dolaşıma girmeyen özel antibiyotikler, beslenme protokolleri ve protokole uygun takviye ürünlerle yapılır. Uzun süreli ve sıkı takip gerektiren bu süreçte fonksiyonel tıp uygulayıcısı, fonksiyonel tıp diyetisyeni ve hastanın birbirleri ile sürekli iletişim halinde tedaviyi sürdürmeleri, özenli ve uyum içinde çalışmalı gereklidir.”

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow