Hastalar robotik cerrahiyle şifa buluyor
Kamuda ilk kez 2008 yılında Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde kullanılmaya başlanan robotik cerrahi yöntemiyle ürolojik ve jinekolojik hastalıklar başta olmak üzere birçok sağlık sorunu giderilebiliyor.
Açık operasyonlara göre, hekime ve hastaya birçok avantaj sunan yöntemde, ameliyatlar, 1 santimetre büyüklüğünde açılan kesilerden girilerek yapılıyor. Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yöneticisi Doç. Dr. Kamil Özdil, robotik cerrahi sisteminin ilk olarak prostat kanseri cerrahisinde uygulandığını söyledi. Daha sonra hastaneleri bünyesinde hizmet eden kadın doğum kliniğinde aktif olarak kullanılan yöntemle ciddi işler yapıldığını anlatan Özdil, "Bugüne kadar bin 110 civarında robotik cerrahi işlemi yaptık" dedi.
Özdil, yöntemin jinekoloji ve üroloji branşlarında sıklıkla kullanılmasıyla hastaların normal yaşamlarına daha hızlı dönebileceklerini dile getirerek, şöyle devam etti: "Robotik metotla yapılan operasyonlarla hastanın çok kısa sürede evegitmesi sağlanırken, oluşabilecek kozmetik sorunların da önüne geçilebiliyor.
Boğulma tehlikesinde yaşanan panik can alıyor
Elin ulaşamadığı manevraların gerçekleştirilmesini sağlayabilen yöntemin bu açıdan da ciddi bir işlevi var. Yöntem kadın doğumda, hem kanser cerrahisinde hem de tüplerin açılması durumlarında ciddi bir alan açmıştır. Kamuda ilk kez bizim hastanemizde 2008 yılında kullanılan sistem daha sonra ülke geneline yayılmıştır. Kamuda şu an 9 adet robotik cerrahi sistemi mevcut. Türkiye'de özel hastanelerle birlikte yaklaşık 35 robotik cerrahi sistemi var."
Bu yöntem hekimin manevra kabiliyetini artırıyor
Özdil, her hekimin kendi branşıyla ilgili robotik cerrahi operasyonlarını gerçekleştirebildiğini belirterek, "Robotik cerrahi için hekimler ek bir eğitim alıyor. Bu operasyonlar da bu deneyimli cerrahlar tarafından yürütülüyor. Yani işlem robot tarafından yapılan bir işlem değil. Robot o işlemiyapan cerrah için bir alan açmaktadır" şeklinde konuştu. Cerrahın hastayla direkt temas etmeden kontrol ettiği robotun kollarının, hastanın karnına 1 santimetrelik kesilerden yerleştirildiğini ifade eden Özdil, bu sayede hem hekimin manevra kabiliyetinin arttığını hem de açılan küçük kesiler sayesinde hastanın kısa sürede normal hayatına dönebildiğini kaydetti.
Kişiye özel botox uygulamaları
Robot, cerrahın verdiği komutları yerine getiriyor
Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi Üroloji Kliniği Eğitim Görevlisi Doç. Dr. Uğur Boylu da prostat kanseri tanısı konulan hastaların daha önce açık yöntemle ameliyat edildiğini anlatarak, bu yöntemde hastanın göbek altında yaklaşık 15 santimetrelik bir kesi açıldığını söyledi.
Açık ameliyatta açılan bu kesiden karın içine girildiğini ve prostatın çıkarıldığını aktaran Boylu, şöyle devam etti: "Açık ameliyatta bu bölge zor çıkartılabilecek bir bölge olduğu için, burada ameliyatı yapmak için cerrah görsel olarak çok zorlanıyordu. Dolayısıyla açık ameliyatlar hem daha uzun sürüyordu hem de daha çok komplikasyon riski taşıyordu. Hem operasyon sırasında yaşanabilecek kan kayıpları hem de yaptığımız ameliyat kesileri nedeniyle hastanın da iyileşme süresi uzuyordu.
Daha sonra kullanmaya başladığımız robotik cerrahi yöntemiyle operasyon için 1 santimetrelik kesiler açıyoruz. Bu kesilerden robot kollarını batın içine yerleştirerek işlemi yapıyoruz. Hastalarımız robotik cerrahi denilince sanki ameliyatın robot tarafından yapıldığını zannediyor. Ancak robot cerrahi yöntemi bize, yorulmadan, titremeden, saatlerce çalışabileceğimiz bir sistem sunuyor. Dolayısıyla bu konsolun başındaki cerrah tarafından hangi komutlar cihaza gönderilirse robot tamamen onları yapıyor."
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Grip misin yoksa nezle mi? Grip, nezle ve soğuk algınlığı arasındaki farklar ne? İşte ayırt etmenin yolu
Vücutta 300'den Fazla Reaksiyonda Görevi Var! Eksikliğinde En Sık Görülen Belirti Kas Krampları... Magnezyumun Önemi
Ağız Kanseri Riski: Erkeklerde 2 Kat Fazla Görülüyor! Belirtileri Göz Ardı etmeyin...
Gözden Kaçan En Önemli Salgın! Mide Ve Bağırsak Kanserlerini Tetikliyor! Bulaş Yaşı Çocukluk Çağına Kadar İndi
Uzman İsimden Korkutan Uyarı: 2050 Yılında, Dünya Nüfusunun Yarısı Miyopi Olacak Diye Tahmin Ediyoruz