Klasik tanı yöntemlerine kıyasla yapay zekânın artıları olduğunu dile getiren Prof. Dr. İpekçi, “Yapay zekâ, klinisyenlerin tedavi planlarını hızlıca daha az gecikmeyle gerektiği gibi ayarlamasına yardımcı olur. Prostat kanseri tanısının standardizasyonu ve gereksiz biyopsi riskinin azaltılması için de umut vaat etmektedir. Prostat MR’ında yapay zekâ uygulamaları, MR görüntülerinin daha etkili ve verimli yorumlanması için umut verici araçlardır. Yapay zekânın farklı alanlardaki karmaşık veri kümelerini değerlendirme yeteneği, tümör genetiği biyobelirteçleri ile MR gibi gelişmiş görüntülemelerin köprülenmesini de kolaylaştırabileceğini düşündürmektedir” dedi.
LEZYONLARIN DAHA ERKEN TEŞHİS EDİLMESİNİ SAĞLIYOR
Yapay zekanın, derin öğrenmeye dayalı tanısal yöntemlerle yüksek çözünürlüklü görüntülerde bile zorlukla gözlemlenebilen kompleks özellikleri ortaya koyarak radyologlara ve patologlara yardımcı olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. İpekçi, “Bu da doğru teşhis ve risk sınıflaması için önemlidir. Bu araçlar, net bir süre verilememekle birlikte şüphesiz lezyonların daha erken tespit edilmesini kolaylaştırır. Bu derin öğrenme algoritmalarının dizaynlarına göre değişimleri olabilmekle birlikte, kanseri doğru saptama oranları yüzde 70 ve üzeri olarak saptanmıştır” açıklamasında bulundu.
GELECEKTE OLASI KANSERLER DE TAHMİN EDİLEBİLECEK
Yapay zekâ ile bir kişinin gelecekte prostat kanseri olacağının önceden tahmin edilip edilemeyeceği sorusuna da yanıt veren Prof. Dr. İpekçi, şunları söyledi: “Mevcut çalışmalar yapay zekânın bir gün önemli bir hasta triyaj aracı olabileceğini ve radyologlara prostat kanseri tanısal görüntülerini okumada ve olası kanseri tahmin etmede daha da yardımcı olabileceğini göstermektedir. Ayrıca klasik yöntemlerle karşılaştırıldığında, nüksü ve metastazsız hayatta kalma süresini tahmin etmede daha iyi sonuçlar elde edebilir. Unutulmaması gerekir ki, prostat kanseri yavaş ilerler ve erken evrede yakalandığında uygun tedavi yöntemleriyle tam kür sağlanabilen bir kanser türüdür.”
KORUNMAK İÇİN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
Prof. Dr. İpekçi, prostat kanseri olmamak için dikkat edilmesi gerekenleri ise şöyle açıkladı: “Prostat kanseri için, bilimsel araştırmalarda ispatlanmış, önleyici bir tedavi ya da gıda zamanımızda yoktur. Akdeniz tipi diyetler gibi bitkisel tabanlı diyetlerin agresif prostat kanserine yakalanma riskini önemli ölçüde azalttığı görülmüştür. Yine kilo kontrolü, egzersiz, obeziteden kaçınma, hayvansal protein ve yağ içeriği bakımından zengin gıdaların fazla tüketimini azaltma ve sık ejakülasyon hastalara önerilebilir.”