DNA ve gen teknolojisindeki muazzam gelişmeler sayesinde DNA’daki kansere yol açan o “MUTASYONLAR”ı çok erken dönemde basit kan analizleriyle tespit ederek “KANSER TARAMALARI”nda yeni bir ufuk açmanın şafağındayız.
Kanser süreçlerinin daha ilk aşamalarında DNA’da mutasyona yol açan kötü değişimleri belirleyebilecek yani yıllar sonra oluşabilecek bir kanserin “kanda dolaşan DNA parçalarını tespit ederek” yakalayabilecek testler üzerinde çalışılıyor. Bu sayede çoğu önemli ve sık görülen kanseri oluşumlarından yıllar önce bile yakalayabilecek tarama testlerinin geliştirilmesi ve uygulamaya sokulması yakındır. Mutasyona uğrayan hücrelerden kana dökülen DNA parçacıklarında oluşan “METİLASYON DEĞİŞİKLİKLERİ”ni saptamaya odaklı bu harika testler bana göre “kanserlerin erken dönemde bile daha hücresel tasarım aşamasında iken yakalanabilmeleri imkânını” bize sağlayabileceklerdir. Bu testlerin yakın bir zamanda “rutin kanser taramalarına ek veya yardımcı olarak” kullanılabileceklerini düşünüyor ve umuyorum.
Bu testler sayesinde prostat, meme, rahim ağzı ve kalın bağırsak kanserlerini taranması alanında muazzam sevindirici haberlere hazır olmamızda fayda var.
KANSERE DE ÇARE BULACAĞIZ Modern tıptaki olağanüstü gelişmeler “GENETİK ŞİFRELER”in çözülmesi alanındaki harika çalışmalar “BİYO VE NANO TEKNOLOJİ” ve de “YAPAY ZEK” ile desteklenerek kanserle mücadele alanında da önümüze muazzam bir ufuk açma yolundadır.
Bize düşen görev hâlâ ısrarla vazgeçmediğimiz yaşam tarzı yanlışlarımıza nokta koymak, bedenimizi zehirleyen toksik gıdalara, uykusuzluk canavarına, hareketsizlik zehrine ve stres felaketine paçamızı kaptırmamak, sadece ve sadece bilime güvenmektir.