Hamileyken her yediğiniz bebeğe yaramıyor! Dilara Koçak yazdı
Üzüm üzüme baka baka kararır derler ya! Çocuklarımız da yemek konusunda bizi izler. Peki, siz sofraya bilinçli bir şekilde mi oturuyorsunuz, yoksa yemeği bir zorunluluk veya stres kaynağı olarak mı görüyorsunuz? Araştırmalar gösteriyor ki, bir çocuğun beslenme alışkanlıkları büyük oranda ailesinin yemek kültüründen etkileniyor.






Bir diğer yeni araştırma ise yağ ve şeker oranı yüksek bir diyetin, fetüsün karaciğer sağlığını uzun vadede olumsuz etkileyebileceğini ortaya koyuyor. Liver International dergisinde yayımlanan çalışma, rahimde yaşanan belirli biyokimyasal değişimlerin, bebeklerin ilerleyen yaşlarda karaciğer hastalıkları açısından risk altında olabileceğini gösteriyor. Vücudumuzdaki tüm organlar ayrı önem taşıyor, fakat karaciğerin gördüğü fonksiyonlar nedeniyle çok önemli bir yere sahip olduğu unutulmamalı. Kendisi sindirimden toksin atılımına kadar birçok hayati görevi üstleniyor. Bu süreçte ise safra asitleri kritik bir rol oynuyor. Safra asitleri normalde yağların sindirilmesine yardımcı olurken, aşırı seviyelere ulaştığında toksik hâle gelerek karaciğere zarar verebiliyor. Anne vücudu fazla safra asitlerini atabilirken, fetüs henüz bu yeteneğe sahip değil. Araştırmacılar rahimde aşırı safra asitlerine maruz kalmanın genç yaşta başlayan metabolik disfonksiyonla ilişkili steatotik karaciğer hastalığı (MASLD) riskini artırabileceğini vurguluyor. Bugün, gençlerin yaklaşık yüzde 30’unun bu sağlık problemiyle karşı karşıya olduğu ve bu durumun giderek arttığı da altı çizilen noktalardan. Hamilelikte rafine şeker ve doymuş yağ oranı yüksek besinleri azaltmak, yerine tam tahıllar, sağlıklı yağlar ve protein açısından zengin besinleri tercih etmek, bebeğin karaciğer sağlığı için koruyucu bir adım olabilir.
Enginar etkisi
Tam mevsimi iken karaciğer dostu enginarı da sofranızdan eksik etmeyin.
Enginarın en önemli özelliklerinden biri, karaciğeri temizlemesi ve safranın kolay akışını sağlamasıdır. İçerdiği “sinarin” adlı antioksidan sayesinde karaciğer, safra kesesi, böbrekler ve bağırsakların düzenli çalışmasına yardımcı oluyor.