Ülkemizde demir eksikliği anemisi açısından daha hassas olan 2 yaşın altındaki çocuklar için Sağlık Bakanlığı tarafından Nisan 2004 tarihinden beri "Demir Gibi Türkiye Programı"nın yürütüldüğüne dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Dikme, "Bu program ile 4-12 ay arası her bebeğe demir eksikliği anemisini önlemek amacı ile ücretsiz demir desteği sağlanıp, 13-24 ay arasında ve anemisi olan bebeklere demir tedavisi uygulanarak 6-24 ay arası bebeklerde demir eksikliği anemisi sıklığının yüzde 30'lardan (yüzde 12-80), yüzde 6,3'e gerilemesi sağlanmıştır. Ailelerin bu programa uymaları oldukça önemlidir" diye konuştu. Çocuklarda demir eksikliği anemisinin sıklıkla semptomsuz olduğunu ve çoğunlukla başka bir nedenle yapılan kan sayımlarında fark edildiğini dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Dikme, "Semptomlar çoğunlukla aneminin şiddetlenmesi ile ortaya çıkmaya başlar. Çocuklarda demir eksikliği anemisinin en sık bulgusu ise solukluktur. En iyi avuç içlerinde, tırnak yataklarında ve konjonktivada görülür. Ancak solukluğun çocuklarda kan (hemoglobin) değeri 7-8 g/dL'nin altına düşene kadar fark edilmeyebileceği unutulmamalıdır. Aneminin diğer belirtileri yorgunluk, halsizlik, iştahsızlık, kolay üşüme, saç ve tırnaklarda kolay kırılmalar, tırnaklarda kaşıklaşma, çarpıntı, nefes darlığı, baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması, huzursuzluk, unutkanlık gibi zihinsel işlevlerde azalmadır. 'Pika' olarak isimlendirilen kâğıt, toprak ve buz gibi şeylerin yenmesi, demir eksikliğinin bir diğer bulgusudur. Bu yüzden çocuklara kan değerlerinin düşüp aneminin semptomlarının ortaya çıkması beklenmeden, düzenli olarak anemi açısından kan tetkiki yaptırılması uygun olacaktır" ifadelerini kullandı.