Bacak damar tıkanmasına dikkat! Diyabetik yaralara anjiyo
Diyabete bağlı damar tıkanıklığına ‘anjiyografi’ ile cerrahisiz ve ağrısız tedavi mümkün. Girişimsel radyoloji ile yapılan anjiyografi ile diyabetik ayak yarası olan hastalarda görülen diz altındaki küçük damar tıkanmaları açılabiliyor. Bu da bacak ampütasyonlarının engellenmesini sağlıyor. (Sabah)
Haberin Devamı
/

Dünya genelinde şu an 550 milyon kişi olan diyabet hastası sayısının 2030'da 643 milyona, 2070'de de 783 milyona çıkması öngörülüyor. Diyabet, dünyada travma dışı bacak ampütasyonlarının en sık sebebi. Anjiyografi, bu hastalarda damarın açılmasını sağlayarak, ayak yarasının iyileşmesini mümkün kılıyor. Bu da bacak ampütasyonlarının (kesilmesi) engellenmesini sağlıyor ve hasta ölümlerinin önüne geçebiliyor.
AVRUPA'YI GEÇTİK
/

Türk Girişimsel Radyoloji Derneği'nin (TGRD) düzenlediği kongrede konuşan TGRD Başkanı Prof. Dr. Levent Oğuzkurt, "Türkiye'de diyabet sıklığı ne yazık ki Avrupa ortalamasının çok üstündedir ve yetişkin her 100 kişiden 15'inde diyabet vardır. Bu nedenle diyabet ülkemizde ciddi bir halk sağlığı sorunudur. Günümüzde her yıl 18,6 milyon diyabet hastasında ayak yarası çıkmaktadır" dedi.
Haberin Devamı
AMPÜTASYONLARIN SEBEBİ
/

Diyabetik ayak yarası olan hastaların yüzde 20'sinde küçük (ayakla kısıtlı) ya da büyük (bacak) ampütasyonu gerekebildiğini söyleyen Prof. Dr. Oğuzkurt, şunları söyledi: "Bu nedenle diyabet dünyada travma dışı bacak ampütasyonlarının en sık sebebi olarak gösterilmektedir. Tip 1 ya da Tip 2 diyabetik hastaların yüzde 34'ü yani üçte birinde hayat boyu en az bir kere ayak yarası ortaya çıkmaktadır. Bu yaralar, uzun süre iyileşmeyen ve sorun yaratan yaralardır. Ve sonunda iyileşmeden ayak ya da bacağın ampütasyonuyla (kesilmesi) sonuçlanabilir. Amerika'da 2023'te diyabetik ayak yarası tedavisinin bir yıllık maliyeti 9-13 milyar dolar arasında."
MULTİDİSİPLİNER TEDAVİ ÇOK ÖNEMLİ
/

DÜNYADA diyabetik ayak yarası ile yoğun olarak uğraşan Uluslararası Diyabet Federasyonu (IDF), Uluslararası Diyabetik Ayak Yarası Çalışma Grubu (IWGDF) gibi birçok kuruluşun, diyabet hastalarında yapılması gerekenlerle ilgili kılavuzlar oluşturarak, bunu belli dönemlerde güncellediğini söyleyen Prof. Dr. Oğuzkurt, şunlara dikkat çekti: "Diyabetik ayak yarasında tüm kılavuzların vurguladığı önemli bir nokta da bu hastaların multidisipliner olarak yani birden fazla bölüm tarafından değerlendirilmesi. Bu hastalarda yüksek kan glukozu (endokrinoloji), nöropati (nöroloji), damar tıkanıklığı (girişimsel radyoloji, kardiyoloji ve kalp damar cerrahisi), yarada enfeksiyon (enfeksiyon hastalıkları) gibi birçok bölümün beraber çalışması gerekir."
Haberin Devamı
Haberin Devamı
BACAK DAMAR TIKANMASINA DİKKAT!
/

DIYABETIK ayak yarası olan insanların en az yarısında bacak damar tıkanması bulunduğunu söyleyen Prof. Dr. Oğuzkurt, "Bu oran 70 yaşını aşmış diyabetik hastalarda yüzde 70'e ve hastaneye yatışı gerektirecek kadar kötü yarası olanlarda yüzde 100'e çıkmaktadır. Damar tıkanıklığı, yaraya iyileşmesi için gereken kan akımını engellemektedir ve damar tıkanması varken ayaktaki yarayı bakım ve ilaçlarla tedavi etmek genellikle başarısızlıkla sonuçlanmaktadır. Bu hastalarda yapılması gereken ilk şey, bacak damar tıkanıklığının olup olmadığının saptanması için iyi bir damar muayenesi ve sonra renkli 'Doppler ultrason' görüntülemedir" dedi.AYAK YARASINA GİRİŞİMSEL RADYOLOJİAYAK yarasının tüm tedavi yöntemleri kullanılarak iyileştirilse bile 1 yıl sonunda hastaların yüzde 42'sinde, 5 yıl sonunda hastaların yüzde 65'inde tekrar edebileceğini belirten Prof. Dr. Oğuzkurt, "Tekrarı engellemenin en önemli yolu hastanın bilinçlenmesi, ayak koruma ve ayak bakımı yönünden eğitilmesidir. Bu hastaların büyük çoğunda bacak damar tıkanıklığı olduğu için bu hastalar girişimsel radyoloji pratiğinde önemli bir yer tutar. Anjiyografi, bu hastalarda damarın açılmasını sağlayarak, ayak yarasının iyileşmesini mümkün kılar ve hızlandırır. Bu da bacak ampütasyonlarının engellenmesini sağlar ve en sonunda hasta ölümlerini engelleyebilir" dedi.