Aşırı tüylenme, saç seyrelmesi, adet düzensizliği... Bu belirtilere dikkat!
Her 10 kadından birinin polikistik over sendromu yaşıyor. Adet aralıklarının 35 günden uzun olması, adet kanamalarının çok az ya da çok sık olmasının bu sendroma işaret ediyor. Peki polikistik over sendromu nedir, bilinmeyen belirtileri nelerdir? Uzman isim anlattı, önemli uyarılarda bulundu.




Yumurtlama düzensizlikleri nedeniyle PCOS’lu kadınların gebelik şansının azalabileceğini anlatan Dr. Aladağ, “Ancak bu durum takip ve tedavi ile iyileştirilebilir. Yine PCOS’lu kadınlar, metabolik bozukluklar nedeniyle kilo almaya daha yatkındır. Özellikle karın çevresinde yağ birikimi gözlenebilir. Hastalık insülin direnci ile de ilişkilidir. Bu durum, şeker metabolizmasını olumsuz etkileyerek diyabet ve kalp hastalıkları riskini artırabilir” diye konuştu.
“Doğum kontrol hapları adet döngüsünü düzenler”
PCOS bulgularını yönetmek için semptomların türüne, şiddetine ve kadının yaşam tarzına bağlı olarak kişiye özel tedavi gerektiğinin altını çizen Aladağ, “Tedavide temel hedef, semptomları kontrol altına almak, yaşam kalitesini artırmak ve komplikasyonları önlemektir. Öncelikle adet döngüsünü düzenlemek için doğum kontrol hapları sıklıkla kullanılır. Bu haplar, östrojen ve progesteron içererek hormonal dengeyi sağlar, adet döngüsünü düzenler ve aşırı tüylenmeyi kontrol eder. Tedaviye başlandıktan sonra, düzenli olarak adet döngüsü izlenmeli ve gerekirse hormonal düzeyler kontrol edilmelidir” dedi.

Aşırı tüylenme ve aknenin de yine hormon tedavileri ile düzeltilebileceğini ifade eden Dr. Aladağ, doğum kontrol haplarının olumlu etkiler oluşturacağına, ayrıca, antiandrojenik ilaçlar ile topikal tedaviler veya sistemik tedavi seçenekleri tercih edilebileceği bilgisini verdi. Kilo almanın PCOS semptomlarını kötüleştirebileceğini aktararak düzenli egzersiz ve düşük karbonhidratlı diyetler gibi sağlıklı beslenme alışkanlıklarının büyük önem taşıdığını söyledi. Kilo kaybının insülin direncini iyileştirerek adet düzenini olumlu yönde etkileyebildiğini vurgulayan Dr. Aladağ, “PCOS’lu hastaların genelinde insülin direnci bulunduğundan, hastaların metabolik durumları izlenmelidir.
Glukoz, insülin ve lipid profilleri gibi testlerle metabolik riskler değerlendirilmelidir. Metformin gibi ilaçlar, insülin duyarlılığını artırarak kan şekeri seviyelerini düzenlemeye yardımcı olabilir” diye konuştu.
Gebelik ile ilgili de yumurtlamayı arttıran ve düzenleyen tedavilerin uygulandığının altını çizdi.
“Kişiye özel tedavi uygulanmalı”
Yine bu hastalığın depresyon, anksiyete ve düşük benlik saygısı gibi psikolojik sorunlara yol açabileceğine işaret eden Dr. Aladağ, “Psiko-sosyal destek, tedavi sürecinin önemli bir parçasıdır. Bu nedenle, hastaların ruhsal sağlıkları da göz önünde bulundurulmalıdır. PCOS kadınların yaşamını etkileyebilecek birçok semptomla seyredebilir. Ancak, doğru yönetim ve bireyselleştirilmiş tedavi planları ile semptomlar kontrol altına alınabilir. Erken tanı, düzenli takip ve yaşam tarzı değişiklikleri ile PCOS’lu hastaların yaşam kalitesini iyileştirmek mümkündür” dedi.