TANISI NASIL KONULMAKTA?
Tapısız, endometriozis hastalarının çoğunlukla 25-35 yaş arasında ve üreme çağındaki kadınlar olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Hastalar genellikle; kasık ağrısı, gebe kalmada zorluk ve/veya yumurtalık kisti şikâyetleri ile başvururlar. Doktor, şikâyetleri sorgulayıp değerlendirdiğinde ön tanı ve şüphesi doğrultusunda hastayı muayene edecektir. Fizik muayene bulguları hastadan hastaya farklılık göstermekle birlikte, endometriozis lezyonlarının (endometriotik implant) yerleştiği yerlere göre rahim arka duvarında nodüller, yumurtalıkta kistler, muayenede ağrılı bölgeler ile kendini gösterebilir. Ultrasonografi, ihtiyaç duyulduğunda manyetik rezonans gibi görüntüleme yöntemleri ile çikolata kistleri, rahim arka duvarında ve idrar kesesinde yerleşik nodüller görüntülenebilir. Kesin tanı, laparoskopi denilen kapalı yöntem ameliyat ile göbek deliğinden optik bir kamera ile girilerek karın içi organların değerlendirilmesi ve lezyonlardan biyopsi alınması ile konulur. Bu ameliyat ile endometriozis yaygınlığı, yapışıklıklar görülmekte ve aynı anda hem tanı hem tedavi mümkün olabilmektedir."
TEDAVİ HANGİ YÖNTEMLER KULLANILMAKTA?
Endometriozis hastalığının tedavisinin hastaya, hastalığın şiddetine ve hastanın gebelik planına göre şekillendiğini ifade eden Tapısız, "Gebelik arzusu olan bir hastada gebeliği ön planda tutarak yaş ve yumurtalık kapasitesine göre tedavi planlaması yapılmaktadır. Sıklıkla semptomların şiddetine göre tedavide ilk tercih edilmesi gereken yöntem ilaç tedavileri olmalıdır. Bazı durumlarda hastalığın cerrahi ile tedavi edilmesi gerekebilmektedir. Bu durumlar; süreklilik gösteren ve ilaç tedavisine cevap vermeyen ağrı yakınması olduğunda, mevcut hayat fonksiyonları kısıtlanan, ağır bulguları olan hastalarda, endometriozis doku tanısının gerekli görüldüğü durumlarda, bağırsak ya da idrar yolları tıkanıklığının olduğu durumlarda, beraberinde kanser şüphesi olan hastalarda cerrahi tedavi uygulanmaktadır. Cerrahide yaklaşım her zaman ilk olarak laparoskopi yani kapalı yöntem ile olmalıdır. İleri düzey laparoskopik cerrahi yapabilmeyi gerektiren bu hastalığın cerrahi tedavisi, bu konuda yoğun eğitim almış, deneyimli cerrahlarca yapılmalıdır. Doğru merkezlerde bu konuda deneyimli cerrahlarca yapılmış cerrahiler sonrası çok yüz güldürücü sonuçlar alınmaktadır." dedi.