En gerçek diyet

Son dönemde hızlı zayıflama diyetleri tartışma konusu oldu. Uzmanlar sağlığa zarar veren hatta ölümlerle bile sonuçlanan bilinçsiz diyetler yerine yaşam boyu sürdürülebilir diyetler yapılmasını öneriyor. Ve bunun en iyi örneğinin Akdeniz diyeti olduğunun altını çiziyor. Gül Kireklo / SabahDünya Sağlık Örgütü'nün tanımı ile Sürdürülebilir Sağlıklı Diyetler, bireylerin sağlık ve refahının tüm boyutlarını destekleyen diyet kalıplarıdır; erişilebilir, uygun maliyetli, güvenli, kültürel olarak kabul edilebilir olan diyetlerdir. Beslenme ve Diyet Uzmanı Pelin Ceceli sürdürülebilir diyet hakkında bilgiler verdi. Sürdürülebilir diyetin amacını Ceceli, şöyle açıkladı: Bireylerin sağlıklı bir şekilde gelişme ve büyümesini sağlamak, her türlü yetersiz beslenmenin önüne geçilmesine katkıda bulunmak, biyolojik çeşitliliklerin korunmasını desteklemektedir. Sürdürülebilir diyetin en iyi örneğinin Akdeniz diyeti olduğunu belirten Ceceli, Akdeniz diyeti yüksek miktarda bitkisel gıdalar içerir. Sebzeler, meyveler, tahıllar, fasulye, fındık, tohumlar Akdeniz diyetinin en önemli gıdalarıdır. Akdeniz diyetinin ana yağ kaynağı sızma zeytinyağlarıdır. Ilımlı bir süt ürünleri alımı örneğin; peynir ve yoğurt gibi bu diyette önemlidir. Haftada 1-4 arası yumurta tüketimi, 1-2 gün tüketilecek balık ve kümes hayvanları ve çok az miktarda kırmızı et tüketimi Akdeniz diyetinin temel prensipleridir dedi. Tek tip beslenmenin vücudu yorup, böbrek ve karaciğer fonksiyonlarının zarar görmesine neden olduğunu söyleyen Ceceli, şöyle dedi: Bağışıklık sistemimizin zayıflamasına ve zarar görmesine neden olur. Tek tip beslenmeler, popüler olan düşük kalorili diyetler, bilinçsiz yapılan şok diyetler sizin hayatınızı risk altına alıyor. Son dönemlerde gördüğümüz bu tip beslenmeler maalesef insan sağlığına zarar vermeye devam ediyor. Kısacası hiçbir besin tek başına mucizevi değildir ve beslenmede çeşitlilik, sağlığımız açısından son derece önemlidir. Her besinin kendine ait vitamin, mineral içeriği vardır. Ve bizde bunun için her besinden yeteri kadar faydalanmalıyız. Ne kadar farklı renklerde sebze ve meyve tüketebilirsek o kadar farklı mineral ve vitamini vücuda almış oluruz diyen Ceceli, şunları söyledi: Özellikle kırmızı sebze ve meyve gruplarını soframızdan eksik etmeyelim. Kırmızı rengi veren pigment; likopenantioksidandır. Ahududu, nar, karpuz, kırmızıbiber, çilek en güzel örnekleridir. Turuncu renkteki sebzeler ve meyvelerde karotenoidler tarafından renklendirilmiştir ve çok güçlü bir antioksidandır. Bağışıklık sisteminiz için oldukça faydalıdır. Bunun için günlük 1 yumruk büyüklüğünde portakal almanız veya mevsiminde salatalarda havuç kullanmanız yeterli olacaktır. Güçlü bir bağışıklık ve sağlığımız için mevsiminde beslenmeye ve tabaklarda renk olmasına her zaman dikkat etmeliyiz.