DUŞ KABİNİNİN KAPISINI YA DA DUŞ PERDESİNİ ARALIK BIRAKIN
Aytaç Karadağ, duş perdesi veya duş kabini kullanılıyorsa yıkanma sırasında perdenin veya kabinin kapısının aralık bırakılmasının gerektiğini, iyi temizlenmiş bir küvette veya sıcak su dolu kovada yıkanmanın daha güvenli olduğunu söyledi.
AYDA BİR DEFA SÖKÜP ÇAMAŞIR SULU YA DA SİRKELİ SUDA BEKLETİN
Dr. Aytaç Karadağ, duş başlığının ayda 1 defa sökülmesinin ve antiseptik özelliğinden ötürü çamaşır sulu veya sirkeli suda bekletilmesinin, kireç varsa kireç sökücüler kullanılmasının en uygun temizlik yöntemi olacağını belirtti. Duş sırasında solunan küçük su zerreleri nasıl akciğerlerimize inip zarar veriyor? Karadağ, duş sırasında oluşan küçük su zerreciklerinin havadaki oksijenle temas ettiğini, bu mycobacterium türlerinin oksijeni son derece seven bakteriler olduğunu belirtti ve bakterilerin akciğere yolculuğunu şu sözlerle anlattı:
“Duş kabini gibi kapalı bir ortamda iyice ısınan suyun buharlaşmasıyla sudan hava zerreciklerine geçer. Duşta yıkanan kişinin havalanması iyi olmayan banyoda, duş kabininde yıkandığı sırada nefes alarak, havada asılı kalan Mycobacterium'ları akciğerlere teneffüs etmesi, solunum yolu enfeksiyonlarına neden olabilir.” Bu durum kimler için daha riskli? “Mycobacterium mikrobu, duş başlığı içinde yaşamını sürdürdüğü sırada, suyun buharlaşması sonucu havada bulunan su damlacıkları içinde taşınır. Bir kişi duş alırken, bu mikrobu içeren su damlacıkları solunum yoluyla vücuda alınır” diyen Dr. Adem Yılmaz, hamileler, yaşlılar ve bir hastalık nedeniyle bağışıklık sistemi zayıflamış kişilerin risk grubunda olduğunu, bakterinin yorgunluk, kuru ve inatçı öksürük, yüksek ateş ve soluğun kesilmesine varan klinik durumlara neden olabileceğini belirtti.
Karadağ, normalde tüberkülozün hücre içine yerleşen zayıf etkili bir bakteri olduğu için; bağışıklığı iyi olan, düzenli uyuyan, mevsimindeki gıdalarla sağlıklı bir şekilde beslenen, stresi iyi yönetebilen, düzenli egzersiz yapan insanlarda çok fazla görülmediğini belirtti ve riskli grupta olanları şöyle sıraladı:
-- 5 yaş altındaki çocuklar ve bebekler
-- 65 yaş üstü yaşlılar
-- Kanser hastaları
-- Şeker hastaları
-- Bağışıklığı azaltan AIDS gibi hastalıklar
-- Kronik böbrek, kronik kalp, kronik karaciğer hastaları
-- Organ nakilli hastalar
-- Astım, KOAH gibi akciğer hastaları
-- Alkolikler
-- Bağışıklığı azaltan kemoterapi, kortizol gibi ilaç kullananlar
-- Stres yönetimi iyi olmayanlar
-- Uyku kalitesi iyi olmayanlar
-- Obezler
-- Sağlıksız ve karbonhidrat bazlı beslenenler