Bir çocuğun hiperaktif olduğu nasıl anlaşılır?
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu hem öğrenmeyi hem de sosyal ilişkileri olumsuz etkileyen ciddi bir sorun. Çocuk, Ergen ve Erişkin Psikiyatristi Prof. Dr. Yankı Yazgan ailelerin ciddiye alması gereken belirtileri anlatıyor. (Özgür Gökmen Çelenk / Posta)
'Hiperaktif' kelimesi 'dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu' (DEHB) tanısı almış çocuklar için kullanılan bir takma ad. Bu terim yanıltıcı çünkü her DEHB'li çocuk hiperaktif değil. Her aşırı hareketli ya da davranışları kontrolsüz çocuk da DEHB tanısı almaz. DEHB'li çocuklar durumun gerektirdiğinden fazla hareketlidir ve davranışlarını kontrol etmekte zorlanırlar. Bu davranışlar sadece bir kez ya da sınırlı durumlarda değil, pek çok durum ve koşulda gözlenir. Davranışların aşırılığı çocuk ve çevresi için hayatı zorlaştıracak ölçüdedir.
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite her zaman bir arada mı görülür?
Yüzde 60-70 oranında birlikte görülen bir sorun. Yerinde duramama, kıpır kıpır olma, dalgınlık, hayallere kapılma... Bu davranışları her çocukta değişik zamanlarda bir süreliğine görebiliriz. DEHB'de ise dikkatin dağılması, dürtülerin kontrol edilememesi ve hareketlerin kabul edilebilir seviyenin üzerinde olması öğrenmeyi, başkalarıyla geçinmeyi ve sorumlulukları yerine getirmeyi engelleyici düzeydedir.
Yaramaz mı hiperaktif mi, ayrım nasıl yapılır?
Yaramazlık aslında çocuğun davranışlarına tahammülsüzlüğümüz, sınırları net koyamamamız gibi aileye veya çevreye ait faktörlere bağlı. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan çocuklar elbette aynı zamanda yaramaz da olabilirler. Yaramaz çocukların bazılarında dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu aynı zamanda bulunabilir. Yaramazlık ve DEHB bambaşka dünyalara ait kavramlar.
DEHB'nin belirtileri nelerdir?
Dalgınlık: Dikkat kolayca dağılabilir (toparlanamaz). Olması gereken yerde değildir. Özellikle kız çocuklarında daha çok görülür.
Dağınıklık: Derli toplu iş yapabilmek zordur (planlama).
Sürekli bir hareket ihtiyacı vardır (hiperaktivite).
Bekleyememe, sabırsızlık.
Gözü karalık, aklına eseni yapıverme, düşünmeden hareket etme (dürtüsellik).
Bu aşırılıklar herkeste birçok durumda karşımıza çıkabilir. Ama dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu tanısı koyabilmemiz için tek bir aşırılık yetmez, birçok aşırılığın aynı anda olması gerekir. Bu aşırılıklar gündelik yaşamı, işlevleri, öğrenmeyi, toplumsal uyumu bozucu olur.
Yaşamı nasıl etkiler?
DEHB tanısı alan kişilerin planlama ve düzenleme becerileri yeterince gelişmemiştir. Dikkatsizlik ve konsantrasyon güçlüğü, konuları anlamayı ve kalıcılaştırmayı zorlaştırır. Akademik yaşamda olduğu gibi sosyal yaşamda da olayları takip etmeyi, sosyal ilişkilerdeki nüansları yakalamayı zorlaştırır. O nedenle, DEHB çok kişinin sandığı gibi bir kırıp dökme problemi değil. Daha ziyade sosyal uyumu ve akademik gelişimi etkileyen bir davranış zorluğudur. Buna paralel olarak da kişilik gelişiminin zorlandığı, çevreyle olan çatışmalar sonucunda kişinin kendisine ilişkin algısının bozulduğu bir durumdur. Dürtüsellik ve kendini dizginleyememe, öğrenme ve ders çıkartma için gerekli sabrı azaltır, ani ve hesapsız adımlara sebep olur.
Kişi bir öğrenci ise ders dinleme ya da anne-babası ile ilişkilerinde zorlanmalar ağır basar.
Çok küçük bir çocuksa dil gelişimi gecikebilir ya da yuvaya ayak uydurmakta zorlanabilir.
Çocuk okula başlangıç döneminde ise okuma yazmada gecikme gözlenebilir. Diğer çocuklara kendini kabul ettirmek için zor kullanmaktan başka bir yol bilmediğinden yalnızlaşma ön plana geçebilir.
* Belirtiler ileride değişim gösteriyor mu?
Evet, gelişimsel dönemlere göre seyir değişebiliyor. Özellikle hareketlilik bilhassa ergenlikte ciddi biçimde azalıyor. Hiperaktivite çocukların önemli bir bölümünde zaman içinde yalnızca adı yadigâr kalan bir problem haline geliyor. Ama ergenlikte bu kez de riskli davranışlara açıklık, madde bağımlılığı, kazalar, suçlar gibi problemler ortaya çıkabiliyor. Dikkat dağınıklığı daha kronik gidişli bir mesele oluyor.
Kıpır kıpırlık ergenlikte geçer
Ergenlik döneminde yerinde duramama, kıpır kıpırlık genellikle geri gelmemek üzere kaybolur. Yerini telaşa, aceleciliğe, gerginliğe ya da karamsarlığa bırakır. Dalgınlık, plansızlık, dağınıklık etkisini artırarak sürer. Hayatın yükleri ve sorumlulukları çoğaldıkça yetişememe, yetememe kaynaklı sorunlar artar.
DEHB tanısı alanların en az üçte biri ergenlikten başlayarak yetişkin yaşlara doğru hayatın her alanını etkileyen bir sorun yumağıyla, kaynağını, nedenini bilemedikleri bir kaygı ve gerilim duygusuyla karşı karşılaşırlar.
Ödev tesliminde zorlanan öğrenci, taahhütleri, projeleri tamamlamakta zorlanan ya da borçları zamanında ödemekte zorlanan bir birey olarak hayata devam edebilir.
Kızlar ve erkekler arasında görülme sıklığı farklılık gösterir mi?
Dikkat dağınıklığı, davranışlarını kontrol etmekte güçlük, amaçsız hareketlilik gibi belirtilerde pek büyük bir fark yok. Ama erkek çocuklar daha fazla doktora ve psikoloğa götürülüyor. Belki de bunda erkeklerin problemi yaşayış biçimlerinin başkalarına daha rahatsız edici gelmesi etkili. Kız çocuklarında problemin kendine özgü yanlarını tanımlamakta zorlanıyoruz.
Kendini tutamaz!
Kendini tutmakta zorlanan DEHB’li çocukların sık görülen davranışları:
Yerinde duramaz.
Oturması gerektiği halde oturmaz.
Yerli yersiz koşup tırmanır.
Çok konuşur.
Sessiz sakin oynamakta güçlük çeker.
Her zaman bir şeyle uğraşır.
Sırasını beklemekte zorlanır.
Söz keser.
Çok mu unutkan?
Dikkati dağınık çocukların yaşayabileceği sorunlar:
Yönergeleri başından sonuna kadar takip edemez.
Dikkatini yaptığı işe veya oynadığı oyuna vermekte zorlanır.
Evde veya okulda yapacağı işler için gereken araç gereçleri kaybeder.
Dinlemez.
Detayları kaçırır.
Düzensizdir.
Uzun süre zihinsel çaba gerektiren işleri yapmak zorlanır.
Unutkandır.
İlgisi kolayca başka yönlere kayar.