Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. Uğur Selek: Kanserin sonu gelmeyecek belki ama tahminim yakın gelecekte birçok kanser türü, aynı diyabet gibi daha az ölümcül ve kronik bir sorun olarak gündemimizden düşecek.
-- Eskiden kanser tedavisinde farklı kanserlerin standart tedavilerine çok iyi yanıt elde ettiğimizde ya da istediğimiz yanıtı elde edemediğimiz durumlarda, bu farklılığa neyin sebep olduğunu bilemiyorduk.
Kanserle mücadelede özel bir hedef gözetmeden yaptığımız kemoterapi ya da iki boyutlu radyoterapi tekniklerini kullanıyorduk.
Son aylarda bildirilen çığır açan bu çalışmalarda da görüldüğü gibi, artık vücudun bağışıklık hücrelerini kansere karşı ayarlayabildiğimiz immünoterapiler, tümörün üzerinde yer alan özel proteinleri seçerek üretilen hedeflenmiş ilaçlar, tümöre karşı geliştirilen aşılar, vücudun savunma hücrelerini eğiterek elde edilen genetik savunma yolları ile tüm kanserler olmasa da önemli bir grup kanserde iyi yanıt elde edebileceğimiz hastaların sayısı giderek artmakta.
-- Bunun yanında güncel radyoterapi uygulamaları da daha seçici, daha keskin, normal dokuları koruyucu ama tümörlü dokuyu yok edici odaklanmış ve akılcı tedaviler olarak uygulanıyor.
Tümörü hedefleyen ve vücudun savunma bağışıklık sistemine net hedefler sunabildiğimiz durumlarda, hastalarımız bu akıllı ilaç yaklaşımlarından daha çok fayda görecek. Böylece cerrahinin, radyoterapinin, ilaç tedavisinin yerini ortak hareket ederek daha seçici ve fayda görme olasılığı fazla olan hastalarımıza, yüksek beklentilerle sunabileceğiz.
-- Kanser mücadelesi için henüz tek bir mucize ilaç olmadığını bilmek önemliyken, eskiden bilmediğimiz yeni akıllı hedeflerle daha çok hastamızın şifa bulduğunu söyleyebiliriz. Bu mücadele için de cerrahi onkoloji, tıbbi onkoloji ve radyasyon onkolojisi doktorları olarak hem her yeni gelişmeyi izliyor, hem de hastalarımız lehine uygulamalar için kendi aramızda fikir alışverişiyle her hastamıza özel tedaviler belirliyoruz.
Covid-19 ile mücadelede geliştirdikleri aşı ile dünya sahnesine çıkan BioNTech, şimdilerde kanser için de tüm dünyaya umut aşılıyor. Uzmanlar, uzun vadeli bağışıklık tepkisini artırabilecek kişiselleştirilmiş bir pankreas kanseri tedavisi üzerindeki çalışmalarını tamamladılar.
Pankreas kanserinin geri dönmesini durdurmak için Covid-19 aşısı ile aynı teknolojiyi kullandılar. Pankreas tümörleri ameliyatla çıkarılan ve daha sonra kemoterapi gören 16 deneğe bu müdahalelerden 2.5 ay sonra tümörlerinin genetik özelliklerine özel olarak uyarlanmış mRNA etken maddesi verildi. Bu süreçte 16 denekten 8'i tümör hücrelerine karşı antikor geliştirdi ve antikor geliştirmeyen deneklere kıyasa önemli ölçüde daha uzun süre hastalığın nüksetmesiyle karşılaşmadı.
Yani aşı yapılan hastaların yarısında 18 ay sonra kanser saptanmadı.