Bel fıtığı kendi kendine geçer mi?
Geç kalınmadan tedavi edilmesi gereken hastalıklardan biri olan bel fıtığı ile ilgili tüm merak edilenleri Nöroloji ve Ağrı Uzmanı Prof. Dr. Ali Kemal Erdemoğlu sizler için anlatıyor.
Bel fıtığı, bel omurgasını oluşturan 5 omur arasında bulunan intervertebral diskin hasar görmesinden kaynaklanan bir sağlık sorunudur. Fıtıklaşmış bir disk, çeşitli nedenlerle kayma veya yırtılma nedeniyle sinir sıkışması nedeniyle ağrı olarak ortaya çıkar. Yanlış ve kontrolsüz hareketler disk fıtığına neden olabilir. Bir kişi ideal kilodan daha ağırsa, bel fıtığına hazırlanmak mümkündür. Hareketsiz yaşam ve masa başı çalışma, bel fıtığı için tehlikeli olabilir.
Kaymış veya yırtılmış disk olarak da bilinen fıtıklaşmış bir disk, zayıf veya yırtılmış bir diski zorlayarak omuriliği terk eden sinirlere baskı uygulayarak şiddetli ağrıya neden olabilir. Sinirlerin sıkıştığı bel bölgesi olmasına rağmen bu sinirlerin hedef organları olan bel, kalça veya bacak bölgelerinde de ağrı görülebilir.
Bel fıtıkları her yaşta ortaya çıkabilir
Fıtıklaşmış diskler yaşlı erişkinlerde daha sık görülür, ancak genç, sağlıklı görünen hastalarda da görülebilir. Bir diskin dış halkası zayıfladığında veya yırtıldığında bir fıtık oluşur. Aşırı kilo, yaş alma ve ağır taşıma da dahil olmak üzere çeşitli faktörler disklerin zayıflamasına neden olabilir.
Bel ağrılarının sebepleri nelerdir?
Yaralanmalar; omurga kırıkları sıklıkla yaralanmalar sonucu oluşur. Yüksekten düşme, trafik kazası, yüksek enerjili kazalar sonucunda bel ağrıları görülebilir.
Bel fıtığı; ağır kaldırma, uzun süreli hareketsiz çalışma, fazla kilo bel ağrısına zemin hazırlayabilir. Fıtık ilk olarak kendini bacak ve bel ağrısı olarak belli edebilir. Tedavi edilmediği takdirde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.
Bel kayması; uzun süre iyileşmeyen kırıklar sonucu ilerleyen yaşlarda bel kayması görülebilir. Bel kayması sıklıkla bacak ağrısı ve bacak çekme belirtileri ile anlaşılmaktadır.
Enfeksiyonlar; omurgada görülen enfeksiyonların çoğu bel bölgesinde oluşmaktadır. Sigara tüketimi, beslenme bozukluğu, obezite ve çeşitli kanserler enfeksiyona yol açabilir.
Romatizmal hastalıklar; başta kemik erimesi olmakla beraber ağrı, stres ve metabolik sorunlarda bel ağrısına sebep olabilir.
Bel fıtığında doğru tanı önemlidir
Bel fıtığını teşhis etmeden önce, doktor hastanın tıbbi geçmişini alacak ve fizik muayene yapacaktır. Hastanın kas reflekslerini ve kas gücünü test etmek için nörolojik bir muayene yapabilir.
Bir fıtığın neden olduğu omurilik veya sinir sıkışması, fizik muayeneden sonra X ışınları, MR veya CT taramaları gibi yüksek çözünürlüklü tanısal ekipmanlarla tespit edilir. Ek olarak, EMG (elektromiyografi) cihazı, bir hastada hangi sinir kökü veya sinir köklerinin fıtıktan etkilendiğini belirleyebilir.
Tedavi kişiye özel planlanmalıdır!
Tedavi planlaması, uzman doktor tarafından hastanın durumu değerlendirilerek, riskler ve faydalar göz önünde bulundurularak yapılmalıdır. Böylece kişiye en uygun ve etkili tedavi yöntemi belirlenerek hastanın daha hızlı ve sağlıklı bir şekilde iyileşmesi sağlanabilir.
Radyofrekans yöntemi: Bu tedavi yönteminde genel anesteziye gerek kalmadan uygulanmaktadır. İşlem sırasında radyofrekans uygulanacak bölgeye uyuşturulduğu için hasta ağrı ya da sızı hissetmeden seans tamamlanır. Bel bölgesi uyuşturulduktan sonra prob isimli cihaz ile işleme başlanır. 15 – 20 dakika boyunca radyofrekans dalgaları gönderilir ve seans tamamlanır. Hasta seans sonrasında hemen günlük hayatına dönebilir.
Ozon tedavi yöntemi: Bel fıtığında ozon tedavisi oldukça yüz güldürücüdür. İşlem sırasında ise; ilk olarak görüntüleme cihazı ile bel fıtığına sebep olan diskin içine ozon verilir. 10 dakika içinde tamamlanan işlem sonrası hasta günlük hayatına kolaylıkla dönebilir.
Enjeksiyon yöntemi: Kuru iğne tedavisi olarak da bilinmektedir. Bu tedavi yönteminde amaç kas spazmı sonucu oluşan ağrıların ortadan kaldırılmasıdır. İşleme uygun iğneler ile sertleşen kasların yumuşatılması hedeflenir.