Genel Cerrahi Uzmanı Op.Dr.Kadir Uskuay konu ile ilgili bilgiler verdi.Halk arasında basur, mayasıl olarak da bilinen hemoroid en az 4000 yıldır bilinen ve tedavi edilen bir hastalıktır. Ancak yakın zamanda gerçek anlamda hastalık ve tedavisi anlaşılabilir olmuştur.Toplumda 2-3 kişiden birinde hemoroid mevcuttur. Kadın ve erkekte eşit görülür. Orta yaşlarda görülme sıklığı artar, 65 yaş sonrası azalır. Toplum yaşamında en çok mahduriyete yol açan hastalıktır.Hemoroid denen yapı normalde bulunan ve dışkı algılanması, dışkı ve gazın tutulmasının sağlanması, dışkılamada makatın tahriş olmasını engelleme görevlerini gören dokulardır. Bunların zaman içerisinde gevşeme ve genişlemesiyle, makattan dışarı sarkmasıyla hastalık oluşur.Ailesel yatkınlık, kabızlık, tuvalette uzun oturma, çok ıkınma, şişmanlık, ishal ve gebelik oluşumuna etki eden faktörlerdir.Elle dokunabildiğimiz bölgedeki hemoroidler dış, makattan dışarı çıkanlar ise iç hemoroidlerdir.İç hemoroidler de dört derecede kendini gösterir. Birinci derece: Kanama olabilir. İkinci derece: Tuvaletle meme çıkar, bitince içeri çekilir. Üçüncü derece: Tuvaletten sonra çıkan memeleri elle içeri itmek gerekir, kendi girmez. Dördüncü derece: Hemoroid memeleri sürekli dışarıdadır, içeri girmezler. Kaşıntı, yanma, ıslaklık, kanama, memelerin ele gelmesi, ağrı, tuvalet hissinin bozulması (tuvaletten sonra tuvalet bitmemiş hissi) gibi belirtiler verir. Bu şikayetler bölgenin hemen hemen her hastalığında aynıdır. Kişi kendini hemoroid hastası sanır ancak kanser dahil diğer hastalıklarla karışabilir. Fissür: Makat halkasının yırtığıdır. Çok ciddi ağrı yapar, tuvalete girmek eziyet olur. Doğru tanı ve tedaviyle 10 dakikada kurtulmak mümkündür.Fistül: Makat kenarında iltihap akan deliktir, farklı ameliyat yöntemleriyle tedavisi mümkündür.Siğil: Çok bulaşıcı, tekrarlayan, tedavi edilmez ise kansere yol açabilen bir hastalıktır. En sık görülen kanserler sıralamasında üçüncü sıradadır. Muayene olmadan anlayabilmek mümkün değildir.Bağırsağın iltihabi hastalıkları:Hemoroidin başta kanser olmak üzere birçok hastalıkla karıştırılması çok olasıdır. Bu nedenle bu bölgeden en ufak şikayeti olan, ailesinde barsak kanseri olan herkes mutlaka bu konuda uzman, bu hastalığın tanı ve tedavisinin yapılabileceği techizatı olan bir hekime, kliniğe başvurmalıdır. Muayene hayat kurtarıcıdır. Kanser henüz başlamadan bağırsakta oluşturduğu polip dediğimiz yapının teşhis edilmesi ve alınması ameliyata gerek kalmadan, başlamadan kanseri önler. Hemoroidin de ameliyata gerek kalmaksızın 10 dakikada tedavisine olanak sağlar.Hemoroidin tedavisi uzman ellerde çok kolay, ağrısız, anestezisiz, hiçbir hazırlığa gerek olmadan, günlük yaşamdan kopmadan ve risksizdir.Hermoroidin ve bağırsakların son 20 cm'inin mutlak muayenesi (Başka bir hastalık özellikle kanser varlığını araştırmak için) sonrasında tedavi planlanır.Çok yeni başlamış hemoroidlerde ilaçla tedavi denenir. Hasta rahatlar ve hastalık tekrarlamaz, ilerlemez ise yeterlidir.Tercih edilmesi gereken ameliyatsız tedavidir.En sık kullanılan ve en iyi sonuç veren band ligasyon denen yöntemdir. 5-10 dakika içerisinde uygulanır,hiçbir ön hazırlık gerekmez, anestezi gerekmez.Uzman kişinin elinde hasta tedavinin yapıldığını bile fark etmeyebilir. Hiçbir komplikasyon ihtimali yoktur.Çok korkulan tuvaletini gazını tutamama ihtimali sıfırdır. Hasta tedavi sonrası yürüyerek günlük yaşamına,işine geri döner.Diğer bir yöntem ilaç enjeksiyonudur. Genelde tek başına yetersizdir. Bant yöntemiyle beraber kullanılabilir.Hastalık dördüncü evreye geldiğinde artık ameliyat kaçınılmazdır. Ameliyat mutlaka hastaneye yatmayı ve genel anestezi uygulanmasını gerektirir. Sonrası çok ağrılı olup, şifası 15-45 gün sürer ve komplikasyon ihtimali az da olsa vardır.