Adet düzensizliğini tetikleyen durumlar

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. S. Erdem Özhan, "Ortada hiçbir sebep yokken düzensiz adet görmeye başlıyorsanız mutlaka doktor kontrolünden geçmenizi tavsiye ediyorum" dedi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. S. Erdem Özhan, kadınların sıkça rastladığı sağlık sorunlarından olan adet düzensizliği hakkında bilgiler vererek uyarılarda bulundu. Opr. Dr. S. Erdem Özhan, "Kadınlarda ergenlik çağında vücutta birbirini takip eden bir dizi hormonal değişim oluşur. Bu değişimle ortalama her 28 günde bir 4 ile 5 gün kadar süren adet kanamaları başlar.

Kanama aralıkları her kadında aynı olmayabilir. 21-35 gün arası normal kabul edilir ve kanama süresi de 2-7 gün arasında değişir. Bunun dışındaki adet düzeni araştırma gerektirebilir. Normal adet kanaması başlangıçta az miktardadır, gittikçe çoğalır, sonra azalarak biter. Adet görme, düzenli olarak gerçekleşen bir olaydır. Eğer ortada hiçbir sebep yokken erken adet görmeye başlıyorsanız en yakın zamanda doktora giderek gerekli olan kontrollerden geçmenizi tavsiye ediyoruz. Adet gecikmesi, özellikle ergenlik çapındaki kişilerde herhangi bir sebep olmadan da ortaya çıkabilir. Çünkü ilk zamanlarda vücut adet görme düzenine tam olarak alışamaz ve ilk görülen adetlerden sonra 1 yıla kadar düzensiz adet görme meydana gelebilir. Bu yüzden de ergenlik çağında geç adet görme gibi bir durumla karşı karşıya kalırsanız panik yapmanıza gerek yoktur” diye konuştu.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Adet düzensizliğine etki eden nedenler?

Opr. Dr. S. Erdem Özhan, şu bilgileri verdi: “Stres, kullanılan hormon ilaçları, rahim içi polipler veya miyomlar, kadın üreme sistemine etki eden enfeksiyon çeşitleri, polikistik yumurtalık hastalığı, erken yumurtalık yetmezliği adet düzensizliğinin nedenleri arasındadır.

Bunun yanı sıra; aşırı kilo alma veya kilo kaybı, aşırı egzersiz, endometrial hiperplazi (rahim iç tabakasının kalınlaşması), rahim kanseri, tiroid sorunları, diyabet, karaciğer sirozu, sistemik lupus, gebelik komplikasyonları (düşük veya dış gebelik), östrojen takviyeleri, kan sulandırıcı ilaçların kullanımı, doğum kontrolü için rahim içi araçlarının kullanımı, steroidler, antidepresan kullanımı ve östrojen veya progesteron dengesizliği de adet düzensizliği oluşturmaktadır.

Adet düzensizliğinde tedavi de problemin kaynağını ortaya koymak için sırasıyla jinekolojik muayene, ultrasonografik muayene (gereğinde tomografi, MR, hsg) ve aynı anda yumurtalıktan ve vücudun diğer bölgelerinden (özellikle tiroit bezinden ) salgılanan hormonların ölçümü gereklidir. Sorun ortaya konulmadan sadece adet düzenleyici ilaçların da kullanılması doğru değildir. Detaylı bir incelemeden sonra sorun tespit edilmeli ve tedavi süreci başlatılmalıdır."