* “Rocketman” filminde sizi Taron Egerton canlandırdı. Ve siz, Cannes’da verdiğiniz bir röportajda “Filmi izlerken Taron Egerton’u değil, Elton John’u gördüm” dediniz...- Elton John: Başkasının beni portrelemesini izlemek garip geldi. Ama izlediğim kişi bendim, bir aktör beni canlandırmıyordu. Taron’un yeteneği için söyleyebileceğim en büyük övgü bu olmalı. Gerçekten zirvede bir oyunculuk sergiledi. Performansı beni hayrete düşürdü.* Filmde süperstarlığa doğru yükselişinizi izlerken, hayatınızın üzücü anlarına da şahit olduk. Neden hayatınızın iki tarafını da tüm dünyayla paylaşmak istediniz?- Elton John: Beni anlatan bir film yapmak istediklerini söylediklerinde, “Eğer yapacaksak her şeyi dürüstçe anlatmamız gerek” dedim. Başarı harikaydı ama ben başa çıkamadım. Üstesinden gelemedim. Dolayısıyla insanlar eğer Elton John’un müzikal biyografisini izleyecekse, sadece iyiyi değil kötüyü de görmeliydiler. Bu benim hayatım. Bunlar benim yaşadıklarım. Benim için izlemek kolay mı, çok zor. O sahneleri izledikçe “Şükürler olsun ki kurtulabildim” diyorum. Asla geri dönmek istemediğim günler...- David Furnish: Elton çok zor bir dönem yaşadı. Bağımlılık ve ruh sağlığı, toplumumuzda hâlâ konuşmaktan utanılan şeyler. Evet, çok korkunç ve acı veren konular ama bağımlılıktan kurtulan birinin yaşadıklarını paylaşması da bence ilham ve umut verici.- Elton John: Korkunç bir durumda olduğum halde çalışmaya devam ettim. Aşırı derecede uyuşturucu kullanıyordum. Ama o halde bile çalışmaya hiç ara vermedim. Albüm yaptım, konser turlarıma devam ettim. Müzik beni hayatta tuttu. Eğer çalışmayı bıraksaydım, bugün burada olmazdım. Hayatta kalma sebebim müzik oldu.* Filmde anne ve babanızla ilişkinizi de izledik. Mutsuz bir çocukluk geçirmişsiniz. Yaşadıklarınız, çocuklarınıza davranışlarınızı etkiledi mi?- Elton John: Benim annem ve babamla ilgili en büyük talihsizlik, evlenmiş olmaları. Asla evlenmeme-liydiler. Birlikteyken mutlu değildiler. Onların mutsuzluğu beni de mutsuz bir çocuk yaptı. Tek yaptıkları benim hakkımda tartışmaktı.İkisi de aşkı ikinci evliliklerinde buldular. Bunu düşünmek bile beni mutlu ediyor. Benim çocuklarıma olan tavrıma gelirsem... Çok daha farklı. Onlara karşı açık ve anlayışlı bir babayım.David Furnish: Ben Elton’ın aksine sevgi dolu bir ailede büyüdüm. Bana sevildiğimi hissettiren ve saygı duyan bir ailem vardı. Elton büyürken bunlara sahip değildi. Onun çocukluk hatıraları korkudan ibaret. Ne zaman evde olsa yanlış bir şey söylemekten, babasının onaylamadığı bir şey yapmaktan korkarmış. Biz çocuklarımızın “korku” hissini yaşamasını istemiyoruz. Onları özgür bırakıyoruz.- Elton John: Benim çocukluğumda her şey farklıydı. 1950’ler, oldukça tutucu bir dönemdi... Annemle babam boşanmaya karar verdiklerinde, annemin erkek kardeşi “Hayır boşanamazsınız, komşular neler düşünür biliyor musunuz!” demiş. Büyüdükçe daha iyi anladım, benim için, iyi bir eğitim almam için birbirlerine katlandılar. Bunun için onlara minnettarım. Ama onlar ayrılmadıkça her şey daha da kötüye gitti. Kabus dolu günler yaşadık. Kereviz sapı yerken ses çıkarsam, babam azarlardı. Çocukluğun korku içinde geçince kendini rahatlatacak bir şeyler arıyorsun. Müzik benim kaçışım oldu. Bir de büyükannem.