Çayoğlu sözlerine şöyle devam etti: "Korku filmi izlemeye bayılıyor yarısını gözleri kapalı halde, sonra gece evin bütün ışıklarını yakıyor korkudan, rutinleri sevmiyor plan yaparken sıkılıyor, yani aslında benim tam tersim. Ama sonra bir bakıyorsun ilk kahvesini içtikten sonra enerjisine yetişemiyorsun. Her şeyi son dakikada inanılmaz hızlı çözüyor. Bıraksan dünyayı düzene sokacak gibi organizasyon yapıyor istediği zaman. Yani öyle pek birkaç cümleyle anlatılmıyor Özge, bazen kendinden çok etrafındakileri düşünüyor; sevdikleri mutlu olsun diye çok çabalıyor. Onu izlerken bile çok şey öğreniyorsun."