'Senden Önce'nin yıldızları Alp Navruz, Sinem Ünsal ve Nilperi Şahinkaya konuştu: Aldatıldım, yakaladım; Affettim, sonra tekrar...
Kanal D'nin yeni dizisi 'Senden Önce'de birlikte kamera karşısına geçen Alp Navruz, Sinem Ünsal ve Nilperi Şahinkaya dizi ile ilgili merak edilenleri Hürriyet'ten Hakan Gence'ye anlattı. İşte o röportaj... FOTOĞRAFLAR: Muhsin AKGÜN/MASTÜDYO
Üçü de yetenekli, başarılı ve gündemden düşmeyen isimler. Alp Navruz, Sinem Ünsal ve Nilperi Şahinkaya... Onları bir araya getiren Kanal D’nin uzun süredir beklenen ve salı akşamı ekrana gelecek yeni dizisi ‘Senden Önce’ oldu. 14 Şubat Sevgililer Günü öncesinde üç oyuncuyla buluştuk. Aşk onlara ne ifade ediyor? İhanetin derecesi nedir? Aldatıldılar mı? Affettiler mi? Hepsini konuştuk.
Bir hafta sonu çekim için buluşuyoruz. Stüdyoda hummalı bir çalışma var. Bir yanda saçlar yapılıyor, diğer tarafta kıyafetler seçiliyor. Söyleşi sırasında birbirleriyle dizi sayesinde tanıştıklarını öğreniyorum ama sanki 40 yıllık dost gibiler. Bakışlarıyla anlaşmaya, aralarında özel bir dil oluşturmaya başlamışlar bile. Üçüyle yeni işlerinden aşka uzanan bir sohbet gerçekleştiriyoruz.
Dizinin fragmanları yayımlandı. Bizi nasıl bir iş bekliyor?
Alp Navruz: Her karakterin farklı bir hikâyesi var ve birbirleriyle bağlantıları çok fazla. Bir de sloganımız var: “Hiçbir şey göründüğü gibi değil.” Şu an iki kadın ve bir adam hikâyesi gibi bazı yorumlar görüyoruz ama bambaşka bir şey olduğunu anlayacaksınız.
Sinem Ünsal: Çok sürprizli bir iş. Çok dişi bir hikâye, doğurgan, bitmeyen ve sürekli üreyen. Spoiler (İçerikle ilgili bilgi) olmadan biraz anlatabilirim.
Tabii...
Sinem Ünsal: Birbirini çok seven bir çift var. Her şey yolunda giderken aslında benim karakterim Merve’nin değişiminden bir şeylerin çok da yolunda gitmediğini görmeye başlıyoruz. Hayatımıza Sahra (Nilperi) giriyor. Dolayısıyla bir aşk üçgeni değil de belki aşktan daha kuvvetli birtakım duyguların çatışmasını izleyeceğiz.
“Hiçbir şey göründüğü gibi değil” dediniz. Günümüzde özellikle sosyal medya etkisiyle sahte dünyalarda mı yaşıyoruz?
Sinem Ünsal: Sosyal hayatta sahtelik, kötü anlamda biraz daha fazlalaştı.
Alp Navruz: Dönem bana biraz maskeleme dönemi gibi geliyor.
Sinem Ünsal: İşin kötüsü bence farkında da değil birçok kişi maskeli olduğunun. Gerçek olamayan hayata o kadar inanılmış ki içinde kayboluyor birçok insan.
Alp Navruz: Gerçek ya da değil mutluluk satma gibi bir durum var.
Sizler ne kadar gerçeksiniz?
Alp Navruz: Normal ve dijital kimliğimiz var. Dijitaldeki şey gerçeklerden kesitler bence.
Nilperi Şahinkaya: Sosyal medyada ben de her şeyimi paylaşmıyorum; paylaştıklarım, gerçek evet, ama sadece bir parçam. Çünkü takipçiler neyi takip etmeyi seviyorlarsa ona göre şekilleniyorum. Ağladığımda ya da mutsuz olduğumda kendimi çekecek halim yok.
Sinem Ünsal: Zaten öyle yaklaşsaydık şu an sevilerek takip edilen kişiler olmazdık. Önemli olan ilham olmak, birazcık pozitif olmak. Story’lerime bakanların yüzleri gülümsesin istiyorum.
Dizinin adı ‘Senden Önce’. Sizin ‘senden önce’, ‘senden sonra’ diye milat kabul ettiğiniz şeyler var mı?
Nilperi Şahinkaya: En önemlisi erkek arkadaşım (Emre Yusufi). 2019’da tanıştık, ondan sonra çok değiştim, ayakları yere basan biri oldum.
Sinem Ünsal: Benim de karakterimde bulduğum ve onlara sarılıp devam ettiğim şeyler var. Tabii Berk’ten (Berk Cankat, sevgilisi) örnek verebilirim. Kendinizi rahat hissettiğiniz bir alan açılınca ve daha önce böyle bir alanın size tanınmadığını görünce milat oluyor.
Alp Navruz: Kendimi tanıdıkça her yıl biraz daha değişen biriyim. Miladım hep kendimde oluyor açıkçası. Hayatıma girenlerin de iyi ya da kötü bir tecrübe olarak katkısı oluyor bana.
ALDATILDIM, YAKALADIM; AFFETTİM, SONRA TEKRAR
Bir kalbe iki aşk sığar mı?
Alp Navruz: Sığmaz, aşk tek kişiliktir.
Sinem Ünsal: Sığmaz, sığmamalı.
Nilperi Şahinkaya: Çıkıntılık yapmak istemem ama ben sığdığını düşünüyorum. Geçmişte keşfettim; iki kişiyi aynı anda sevebileceğime inanıyorum. Bir kişinin bazı taraflarına, diğerinin onda olmayan taraflarına âşık olabiliyor insan. Ama şu an öyle bir durum yok tabii. Seçim yapmak gerekir.
Bu bir aldatma hikâyesi. Siz hiç aldattınız mı ya da aldatıldınız mı?
Alp Navruz: Aldatmadım, bildiğim kadarıyla da aldatılmadım.
Sinem Ünsal: Aldatmadım ama aldatıldım.
Ne yaptın? Affeder misin?
Sinem Ünsal: Aldatmak ya da aldatılmak bir sürü yolla olabilir, hiçbiri insanı haklı çıkarmaz. Aldatıldığımda, döndüm arkamı gittim. Affettiğim de oldu. Sonra yine aynı şeyi yaşadım.
Nilperi Şahinkaya: “Bir kere affedersen bir daha yapar” dedikleri doğru mu o zaman?
Sinem Ünsal: Bence bu karşıdakinin karaktersizliğiyle alakalı.
Nilperi Şahinkaya: Ben de aldatmadım ama aldatıldım. Bir tanesini mesajla yakaladım, diğeri söyledi. Biriyle bir daha denedik çünkü çok âşık olduğuma inanıyordum, sonra tekrar aldatıldım.
Sizce aldatmanın bir derecesi var mı?
Sinem Ünsal: Kafasında bile bir şey olduğunda aslında aldatmaya başlamış oluyor. Mesaj atmış falan, bu kabul edilebilir değil.
Nilperi Şahinkaya: Her çift kurallarını kendi koyuyor.
Alp Navruz: Fiziksel boyutu zaten çok kötü, zihinsel olan tarafı da bence aldatmaya giriyor. Kafan başka bir yere gidiyorsa zaten çok da âşık değilsindir. Biriyle birlikteyken bir eylemde bulunmak her türlü aldatmak bence.
AŞK BİR MEYVE OLSA AYVA OLURDU
Aşkın bir rengi olsa ne olurdu?
Alp Navruz: Kırmızı.
Sinem Ünsal: Beyaz.
Nilperi Şahinkaya: Kırmızı.
Aşk tanımınız nedir?
Alp Navruz: Tanımsız.
Sinem Ünsal: Kendin olabilmek.
Nilperi Şahinkaya: Seni en saf, kırılgan ve savunmasız haline götüren şey.
Peki, aşk bir meyve olsa...
Alp Navruz: Ayva (gülüyor).
Ayvayı yedik diyorsunuz...
Sinem Ünsal: Hindistan cevizi. Çok sert gibi görünen ama içi çok yumuşak ve tatlı.
Nilperi Şahinkaya: Elma. Âdem ile Havva’nın elması aklıma geliyor.
Partnerinizde ilk neye bakarsınız?
Alp Navruz: Zekâ.
Nilperi Şahinkaya: Ondan önce...
Alp Navruz: Göz ve gülüş.
Sinem Ünsal: Gülüş bence de çok önemli.
Nilperi Şahinkaya: Göz ve gülüş, doğru.
Şimdiye kadar yaparken yakalandığınız ve en utandığınız şey neydi?
Nilperi Şahinkaya: Biri hakkında konuşurken yakalanmak.
Sevgilinizin odasında bir obje olsanız, bu ne olurdu?
Nilperi Şahinkaya: Tabloyu sanat eseri değil de objeden sayarsak odasındaki tablo olurdum.
Sinem Ünsal: Yastığı olurdum. Nereye gitse götürülür, onsuz uyunmaz.
Alp Navruz: Ayna.
14 ŞUBAT’TA HİÇ SEVGİLİM OLMAMIŞ
Dizideki gibi sizce de ilişkide sırlar olur mu, yoksa âşıkken her şeyi filtresiz mi yaşamak gerekir?
Alp Navruz: Kişiliklere göre değişen bir şey galiba, ben kapalı biri olduğum için kendimi çok geç açıyorum, bir de Oğlak burcuyum. Bu aşk, arkadaşlık, dostluk, hepsinde öyle biraz. Biraz da güven duygusunun gelmesini bekliyor insan, güvenmek bu dönemde daha zor.
Sinem Ünsal: Bence güven altyapılı bir ilişkide çok fazla sırrın olmaması gerekir. Yani yüzde yüz kendini açmış olmalısın. Tabii bazı şeyler de sürprizli tutulabilir heyecanın taze kalması için.
Nilperi Şahinkaya: Ben her şeyi anlatmanın doğru olmadığını düşünüyorum. Yalan söylemek değil, ama her şeyi anlatmaya gerek yok.
Sevgililer Günü yaklaşıyor. O gün size ne ifade ediyor?
Sinem Ünsal: Hiçbir şey. Benim için birilerinin koyduğu ve birilerinin uymak istediği hiç özel olmayan bir gün. Gerekirse kutlanır ama çok şanslıyım ki sevgilim de buna hiç önem vermiyor, bizim için her gün aynı kıymette.
Nilperi Şahinkaya: O kadar aynısını düşünüyorum ki...
Alp Navruz: Bir güne sığdırılmaya çalışılan hiçbir zaman kavramı benim için önemli bir şey ifade etmiyor.
Kızlar bu konudan hayli uzak anladığım, Alp senin Sevgililer Günü’nde en romantik hareketin neydi?
Alp Navruz: Benim ilginçtir ki 14 Şubat’ta hiç sevgilim olmamış.
BİZİM SEKTÖRDE CİNSİYET AYRIMI VAR
Sektörde hiç şiddete maruz kaldınız mı?
Sinem Ünsal: Her gün oluyor. Cinsiyet ayrımı da var.
Nilperi Şahinkaya: Bir de bu yaşadığım yanlış mıydı doğru muydu bunu anlamanız da bir süre alabiliyor.
Sinem Ünsal: Ben mi abartıyorum diye düşünüyorsun.
Nilperi Şahinkaya: “Ne var canım, iyice abarttın” denebiliyor. O yüzden susmayı tercih eden bir sürü insan oluyor. Bence her zaman tepki göstermeliyiz.
Sinem Ünsal, Alp Navruz ve Nilperi Şahinkaya’nın (soldan sağa) rol aldığı ‘Senden Önce’ 13 Şubat Salı saat 20.00’de Kanal D’de.
‘HAYIR, BEN O DEĞİLİM’ DİYE HAYKIRASIM GELİYORDU
Birbirinizi birkaç kelimeyle nasıl anlatırsınız?
Alp Navruz: İkisi de çok komik. Çalışkanlar ve iletişimleri çok iyi.
Üçünüz de yıllardır oyunculuk yapıyorsunuz. Nasıl anlatırsınız bu sektörü?
Alp Navruz: Hiçbir şey göründüğü gibi değil.
Sinem Ünsal: Sevmediğiniz sürece asla yapılabilecek bir şey olmadığını düşünüyorum. Her an devam ediyor mesleğimiz, her adımımızda o meslek bizimle yapışmış şekilde geliyor.
Nilperi Şahinkaya: Bütün hayatınızı bu mesleğe adamanız gerekiyor. Haftada bir-iki günün boşsa o zamanı da sadece kendini onarmaya ayırıyorsun.
Alp Navruz: Kesinlikle katılıyorum. Sevmeden yapılacak bir iş değil. Kendim dışında, olmadığım ya da olamayacağım birini oynamak bana her zaman zevk veriyor.
Bu mesleği seçtikten sonra en çok maruz kaldığınız şey ne oldu?
Alp Navruz: Sosyal medya linçleri önemseyenler için kötü. Kendinizi savunamıyorsunuz.
Nilperi Şahinkaya: Bazılarının diziden yola çıkarak kafalarında kurdukları şekilde beni görüp, eleştirip, hakaret ettiklerini görmek beni çok kırdı başlarda. “Hayır, ben o değilim” diye haykırasım geliyordu. Hâlâ da zor geliyor.
Sinem Ünsal: Bence en maruz kaldığımız şey, nasıl görünmemiz gerektiğine çok fazla karışılıyor olması. Estetikli ya da estetiksiz sürekli bunların konuşulması, sürekli başka birilerine benzetilmek gibi şeylerden rahatsızım. Ben neden kendimi açıklamak zorundayım. Özgür biçimde hayatımı sürdürememek beni en çok yoran şey.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
‘Genç sevgili' takıntısı nedeniyle gündem olmuştu! MADONNA 38 YAŞ KÜÇÜK AŞKINDAN AYRILDI
Hadise’nin saatinin fiyatı dudak uçuklattı! BİNLERCE EURO DEĞERİNDE
Merak edildi: Murat Yıldırım'ın eşi İman Elbani kimdir? İman Elbani nereli? İman Elbani çocuğu var mı, kaç yaşında?
SON DAKİKA: Ankaralı Turgut'tan haber var! Entübe edilmişti! Menajeri ünlü şarkıcının sağlık durumunu açıkladı
Çok Güzel Hareketler Bunlar'ın yıldızı Ersin Korkut'tan 'Yasa dışı bahis' açıklaması: 'CEZAİ VE HUKUKİ BAŞVURULARDA BULUNACAĞIM'