Redd: ''Sen bir insanı nerede tanıyacağını düşünüyorsun?''

Redd grubu uzun bir aradan sonra altıncı albümü Mükemmel Boşluku çıkardı. Artık yola üç kişi devam eden grubun üyeleriyle Hakan Gence grubun iş ve özel hayatına dair merak edilenlerini konuştu.İtiraf isimli şarkınızda, çok insan sattığınızdan bahsediyor ve kendi bedeninizden sürtük diye bahsediyorsunuz. Gerçekten çok insan sattınız mı?DOĞAN DURU: Satmamak için gayret gösterdim ama illa hayat içinde bir noktada insanları satıyoruz. Bu söylediğimi kötü niyetli düşünme. Sürtük bedenlere gelirsek, ben seksi mekanik bir şey olarak görüyorum.Nasıl yani?- Seks bedensel bir eylem. Yani iki bedenin birbiriyle olan eylemi. Ama kalp başka bir şey. Sana daha ruhsal tahribat verir. Ben de günümüzde insanların seksi mekanik yaşayıp bunu aşkmış gibi gösterme çabalarını anlamıyorum. Siz de mekanik mi yaşıyorsunuz?- Her türlü yaşıyorum. Ama insanların buna şöyle ya da böyle olmalı gibi tanımlar koymalarını yanlış buluyorum. İnsanlar sahip olma duygusunu aşk sanıp mekanik olan bir şeyi ruhsalmış gibi gösteriyor.GÜNEŞ DURU: Aslında aşk olmadan seks olmaz gibi tanımlar var ya. İşte bunlar bir şekilde bize öğretilen şeyler. Ahlak paketinin bir parçası. Sextronot şarkınızda da insanlığı koltuğun üzerinde, yatakta ya da duvarda bulmaktan bahsediyorsunuz... Mümkün mü bu? DOĞAN DURU: Tabii mümkün. Sen bir insanı nerede tanıyacağını düşünüyorsun?Seyahat klişesiyle cevap verebilirim...- Uçakta sohbet ederek mi tanıyorsun? Seks önemli bir tanışma usulü. Şarkıda esprili bir dil var. Kostüm partisinden sonra astronot kıyafetiyle çıkan birini anlatıyor. O kostüm aslında insanların kabukları. Çıplaklıkla herkes özüne dönüyor.Dört yıldır ortalarda yoksunuz. Bu dönemde birçok şey yaşamışsınız anlaşılan...- Kayıtlarımız iki buçuk yıl sürdü. Çok şarkı vardı ve hassas davrandık. Bir de iki seçim gördük. Biz aslında birincisine göre planlamıştık. Ama ikincisi de olunca ve ardından karışık durumlar ortaya çıkınca bir sene de bu yüzden durduk. Sonuçta albümün soundu içimize sindi. Şimdi doğru zaman. Grubunuzdan iki kişi ayrıldı. Yola üç kişi devam ediyorsunuz...DOĞAN DURU: Bizimki pürüzlü bir ilişki şekliydi. Biz eleştirilerimizi, rahatsız olduğumuz tarafları çokça söyledik. Pek oralı olmadılar. Yapılması gereken ayrılıktı. Bu pürüz ve sıkıntılardan uzaklaştığımız huzurlu bir ortamda yeni albüm sürecini yaşadık. Egosu olmayan bir albüm ortaya çıktı.Albümün adı Mükemmel Boşluk. Hayatınızın anlamını aramaya çıktığınız için bu adı koymuşsunuz. Bulabildiniz mi?-Türkiyede başka şeylere o kadar kitlendik ki kendimizi ve duygularımızı unutur hale geldik. Biz o arkaya attığımız şeyleri boşaltıp bir boşluk yaratmak istedik. Boşluk hissi güzeldir. GÜNEŞ DURU: Dış dünyaya olana bitene karşı çok şey söyledik bugüne kadar. Bu sefer kendi sessizliğimizin keyfini çıkaralım. Ama o sessizliğin içinde de birçok iç ses var.Dışarıdan sinirli ve değerinin bilinmediğini düşünen adamlar gibi duruyorsunuz. Nedir derdiniz hayatla?GÜNEŞ DURU: Değerimiz bilinmiyor, doğru. Bu ülkede satacak müziğin ne olduğunu biliyoruz ve istesek yaparız. Daha çok mecrada olmak için suya sabuna dokunmayabiliriz. Ama bunları bilinçli olarak kullanmayı tercih etmiyoruz. Tanımadıklarımıza karşı biraz daha soğuğuz. Bu da bizi kibirli, ukala gösterebilir. Eğilip bükülen tipler değiliz.Suya sabuna dokunmamak dediniz de 2010daki Masal şarkınızın klibi ifade özgürlüğüne parmak basıyordu... Peki şimdiki Türkiyeyi nasıl buluyorsunuz?- Geziden önce yazdık ve gösterdik. Ama şunu anladık, o kadar görünmüyoruz -ki bu belki de iyi bir şey. Görünür birinin Masal klibini çekmiş olması onların başına iş açardı. Fotoğraf: Muhsin Akgün- Hürriyet)