Müjgan Ferhan Şensoy'un kızı Pera'ya kavuştuğu tarih dikkat çekti

Bir süredir hastanede tedavi gören babası Ferhan Şensoy'un vefatıyla sarsılan Müjgan Ferhan Şensoy, acı haberden dört gün sonra, 6 Eylül'de bebeğini kucağına aldı. Üç yıl önce müzisyen Cem Öğet ile nikah masasına oturan oyuncunun, kızı Pera'ya kavuştuğu tarih dikkat çekti.Türk tiyatrosunun efsanelerinden Ferhan Şensoy (70), tedavi gördüğü İstanbul Tıp Fakültesinde kalp damar hastalıkları ve solunum yetersizliği nedeniyle geçtiğimiz hafta vefat etmişti. 2 Eylül Perşembe günü Ses Tiyatrosunda düzenlenen tören ile son yolculuğuna uğurlanan Şensoy, Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi. Usta sanatçının ölümü Türkiye'yi yasa boğdu. 2004 yılında boşandığı oyuncu Derya Baykal ile evliliğinden dünyaya gelen Derya ve Müjgan adında iki kızı olan Şensoy, dede olmak için gün sayıyordu. 32 yaşındaki büyük kızı Müjgan Ferhan Şensoy, dokuz aylık hamileydi. Ancak usta sanatçı, doğumuna sayılı günler kala torunu Pera'yı göremeden yaşamını yitirdi. Önceki gün doğum yapan Müjgan Ferhan Şensoy ve eşi Cem Öget, 'Pera' adını verdikleri kızlarının evlilik yıldönümlerinde doğmasıyla çifte mutluluk yaşadı. Bir firmanın Pera için hazırladığı hediyeye sosyal medya hesabından teşekkür eden Şensoy, söz konusu paylaşıma Kızımız evlilik yıldönümümüzde geldi mesajıyla cevap verdi. Eylül 2018'de nikah masasına oturan Müjgan Ferhan Şensoy ile müzisyen Cem Öget, bebeklerinin ismine nasıl karar verdiklerini şu sözlerle açıklamıştı:Cem ile konuştuğumuz bir şeydi; bir kızımız olursa adı 'Pera' olsun dedik. İkimizin hem ayrı ayrı hem de kesişen hayatlarının ev sahibiydi Pera. Aradan geçen yıllar içinde tatlı Pera kızlar çıktı karşımıza, çoğu zaman birbirimize çaktırmadan içimizden aynı şeyleri geçirdik sanırım. Bebeğimizin kız olduğunu öğrendiğimiz doktor kontrolünde birbirimize baktık, Cem kulağıma eğilip 'Pera geliyor' dedi. Vefat haberinin ardından Twitter hesabından Babam uçtu göklere mesajını paylaşan Müjgan Ferhan Şensoy, Ses Tiyatrosu'nda düzenlenen törende ise şu ifadeleri kullanmıştı: O kadar güç ki burada böyle durmak. Ne söylesem eksik kalacak. Size babamı anlatmaya kalkamam, onu az benim kadar tanıyorsunuz. Babamı ne kadar sevdiğimden bahsetsem eminim hepiniz benim kadar ayrı ve özel olarak seviyorsunuz. Küçükken bu sevgiyi paylaşmak zorlardı beni. Onu en çok benim sevdiğimi ispat etmeye uğraşırdım... Şu an burada dururken bu sevgiyi sizlerle paylaşmak ve bölüşmek yüreğimi biraz olsun hafifletiyor. Ölümden hiç korkmadı babam. Yaşamını anlamlı kılmaya kıymet verdi. Sayısız insanın aklına, kalbine ve fikrine ektiklerine bakınca anlıyorum ki hayat tam olarak böyle bir inatla yaşanır.