Mahir İpek ağlamamak için kendini zor tuttu!

'Güldür Güldür Show' ile ekranlarda olan Mahir İpek, Ocak 2021'de annesinin vefat haberiyle sarsldı. Eşi Aşık İsmail İpek'le koronavirüse yakalanan ve aynı zamanda astım hastası olan Naciye İpek'in hastanede kalbi durdu. Tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayan Naciye İpek, Ankara'da toprağa verildi. Koronavirüs testi pozitif çıkan ve karantinada olduğu için cenazeye katılamayan 50 yaşındaki oyuncunun tarifsiz acısı, yüz ifadesine ve sözlerine yansıdı. (Milliyet)Mahir İpek, önceki akşam Cihangir'de bir mekanda arkadaşlarıyla sohbet ederken kendisini bekleyen basın mensuplarını görerek, masadan kalkıp yanlarına geldi. Ünlü oyuncu, Arkadaşlar bayramınız kutlu olsun. Hava çok soğuk, eğer beni bekliyorsanız bu havada içim el vermedi, varsa sormak istediğiniz sorun dedi. Mahir Bey projeler var mı? sorusuna İpek, Güldür Güldür devam ediyor. Bir de Ankarada da tiyatro var, gidip geliyorum. Her hafta Ankaraya git, oyna, geri gel, Güldür Güldür'ü çek... Bu sene çok ağır geçti benim için yanıtını verdi.Ünlü oyuncu, Demet Akbağ 'Aydınlıkevler' oyunu ile tiyatro sahnelerine geri döndü. Neler söylemek istersiniz? sorusunu cevapladı. İpek, İzleyemedim, benim oyunuma denk geldi o yüzden gidemedim. İzlemem lazım, çünkü Türkiye'nin en önemli kadın oyuncularından biri Demet. Bu kadar aradan sonra tiyatroya dönmesi çok heyecan verici. Tiyatro seyircisi televizyon seyircisi gibi değildir. Evden çıkıp bir yere gidip oyun izlemek başka bir şey ve çok az. Evden çıkmak, sinemaya, tiyatroya, konsere gitmek bambaşka. Eminim Demeti sevenler döndüğüne çok mutlu olmuşlardır. Kapalı gişedir. Demet Akbağ ve Yılmaz Erdoğan, bunlar müthiş sanatçılar ifadelerini kullandı. Muhabirlerin Mahir Bey sizin için çok buruk bir bayram, annenizi pandemide kaybettiniz. Acınız çok büyük cümlesi üzerine birden susan Mahir İpek'in gözleri doldu.Bir yıl önce koronavirüse yakalanan annesi Naciye İpek yaşamını yitiren 50 yaşındaki oyuncu, ağlamamak için kendini zor tutarken, şu açıklamayı yaptı:Sağlık Bakanlığı rakamlar açıklıyor, Aa şu kadar insan vefat etmiş diyorsunuz. Sonra bir bakıyorsun bu istatistik içinde sen de varsın, senin bir parçan da var. '80 milyonun içinde beni mi bulacak canım?' dersin ve bulur. İstanbulda pozitif olmuştum, anneciğim Ankarada ama aynı dönemde olduk. Anneciğim hayatını kaybetti ve ben gidemedim çünkü karantinadaydım. Korkunç günler yaşadık. Sadece benim için değil, bütün Türkiye bu korkunç günleri yaşadı. Bir aileden 4-5 kişinin hayatını kaybettiği oldu. Çok ağır bir şey. Aslında bunları çok çabuk unutmamak lazım, ama maalesef hafızası zayıf bir toplumuz. 'Bitti' deyince her şey bitti oluyor. Bu anlamda Avrupalılar bize nazaran daha tedbirli ve geçmişten ders çıkarıyorlar. Bu yaşananları unutmamamız lazım. Kaybımız çok, asla unutmamamız lazım.