Leyla Bilginel: Çamaşırlarımı elimle ve ayağımla teperek yıkıyorum

Üç yıl önce oğlu Kayrayla birlikte Phukete yerleşen Leyla Bilginel, önceki gün Beşiktaştaki bir kafede objektife takıldı. Hayatını anlattığı Bendeki Sen kitabı nedeniyle bir süre İstanbulda olacağını açıklayan ünlü oyuncu yeni hayatıyla ilgili merak edilenleri anlattı. Neden Phukete yerleşmeye karar verdiniz? Neydi orada sizi çeken şey?- Sıcak, aynı zamanda doğal güzelliği çok etkileyici bir yer... Sinir yok, stres yok... Bu yüzden orada yaşamak istedim. Ben hayatım boyunca paraya önem vermedim. Orada da hepsi hepsi 30 metrekarelik bir evim var. Televizyonum, bulaşık makinem, çamaşır makinem yok evimde, düşünün. Çamaşırlarımı elimle ve ayağımla teperek yıkıyorum. Doğadaki bitkilerle besleniyorum. Geçiminizi nasıl sağlıyorsunuz?- Oyunculukta pek para kazanmadım zaten. Kazandığımı gayrimenkule yatırdım. Gelen bir iki kira parasıyla geçiniyorum. Mutlu musunuz?- Hem de çok... Oğlum da mutlu. Bu hayatı seviyorum. Sperm bankasına başvurarak anne olmuştunuz. Bu yolla ikinci bir çocuk düşünüyor musunuz?- Hayır... Zaten annelik duygusunu oğlumla yeterince güzel şekilde yaşıyorum. Bir sürü yardıma muhtaç çocuk var dünyada. Kitabımdan kazandığım paraları da o çocuklar için harcayacağım. Türkiyeye dönmeyi düşünüyor musunuz?- Türkiyeye kesin dönüş yapmam. Başka hayallerim var. Ne gibi?- 40 yaşımdan sonra oğlumla birlikte dünyayı dolaşmak istiyorum. Az önce bahsettiğim zor şartlarda yaşayan çocuklara ulaşıp sorunlarının çözümü için çalışmak niyetindeyim. Hayalim oğlumla birlikte çok daha özgür bir yaşam sürmek. Ne kendimi ne de çocuğumu yormak istiyorum. Çocuğunuz bunu isteyecek mi bakalım...- Kayra şu an 10 yaşında... 20 yaşından sonra kendi hayatını çizmek isterse karışmam ama ben kendi hayatımı çizdim, dünyayı dolaşacağım. İsterse eşlik eder. Bazen kendime şaşırıyorum. Daha önceki hayatımı biliyorsunuz, gezip tozan bir insandım. İstanbulda tanımadığım kimse yoktu. Şimdi ise hayatımda eğlence yok, içki yok, aşk yok, sevgili yok, seks yok, hiçbir şey yok. Ama böyle çok mutluyum. Yeri geldiğinde saatlerce konuşmuyorum, hiçbir zorunluluğum yok. Hangi hayatta olduğumu çözdüm. Hayatımda tek lüksüm, çocuğumun eğitimi.